İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın konusunun kira sözleşmesinin geçerli olmaması nedeniyle kira sözleşmesine dayanılmaksızın mülkiyet hakkına dayanılarak kira sözleşmesinin iptali ile fuzuli işgal nedeniyle açıldığını, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İstinafa Cevap: Davalı istinafa cevap vermemiştir. Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, kira sözleşmesinin iptali, müdahalenin men'i ve ecrimisil istemine ilişkindir....
Tokat Valiliği T4'nün 83938013- 949 sayı ve 05.04.2019 tarihli "Sözleşmenin Feshi" konulu kararı, açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, anılan yazıda fesih gerekçesi olarak; 13.03.2019 tarih ve E524 sayılı yazıları ile kantin kira bedellerinin kurum hesabına yatırılması belirtildiği, ödenmesi için 10 günlük süre verilerek 16.03.2019 tarihine uyarı yazısının tebliğ edildiği belirtilerek; sözleşmenin 05.04.2019 tarihinde fesih edildiğinin belirtildiği, uygulanmasına karar verilen fesih işleminin haksız ve yasal dayanaktan yoksun olmakla birlikte davalı yanın müvekkilin 114.600,00TL + yazılarında dahi bahsedilmeyen 9.975,93TL fark kesin teminatını toplamda 124.575,93TL gelir kaydetmesinin açıkça haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kira sözleşmesinin sona erme sebeplerinin biri de kiracının temerrüdü olup kira parasının ödenmemesi veya geç ödenmesi durumunda akdin feshinin biçim ve koşulları, Türk Borçlar Kanun'unda açık ve kesin bir şekilde düzenlendiğini, Davalı yanın kabulünde olduğu üzere...
Davacı vekili dilekçesinde, davacı(kiralayan) ile davalı(kiracı) arasındaki kira sözleşmesinin 01.06.2002 tarihinde yenilenerek aylık kira bedelinin 350 YTL olarak belirlendiğini, davalının 1.6.2003 – 1.7.2005 tarihleri arasındaki döneme ilişkin kira bedellerini yatırmaması nedeniyle aleyhine başlatılan 2005/5026 esas sayılı icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, kiralananın tahliyesine ve %40 oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili, birleşen 2006/115 esas sayılı davada ise; davalının(kiracı) 1.7.2005 – 1.12.2005 tarihleri arasındaki döneme ilişkin kira bedellerini yatırmaması nedeniyle aleyhine başlatılan 2005/9277 esas sayılı icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, kiralananın tahliyesine ve %40 oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1016 Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporlarında, gerekçeli kararda ve Yargıtay bozma ilamında davacının feshinin haksız olduğu, bu nedenle davalı acentenin portföy tazminatı ile komisyon alacağı talebinin kabulüne karar verildiği, verilen ilk hüküm Yargıtay tarafından bozulmuş ise de bozmanın sadece tazminatın miktarına ilişkin bulunduğu ve davacının feshinin haksız olarak yapıldığı yönündeki saptamanın bozma kapsamı dışında kaldığı, feshin haksızlığının Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleştiği, feshin haksız olmasının davalının ödenmeyen sigorta prim borcunun bulunmadığı anlamına geldiği, usul ekonomisi ilkesi gereği başkaca bilirkişi incelemesine gerek görülmediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"... 1.Asliye Ticaret Mahkemesi KARAR Dava Ticari işletme kira sözleşmesinin feshinin haksızlığının tesbiti isteğine ilişkin olduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 Yargıtay Kanunun 14. maddesi uyarınca 14 Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA : TAZMİNAT - KİRA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN DAVA TARİHİ : 16/10/2020 KARAR TARİHİ : 06/03/2023 YAZIM TARİHİ : 05/04/2023 Mahkememizde açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 05/07/2011 tarihinde imzalanan ve 5 yıllık kira sözleşmesinin yenilerek devam etmekte iken 30/11/2019 tarihinde fesih protokolü imzalanmak suretiyle karşılıklı anlaşma yolu ile sona erdirildiğini, müvekkili şirketin kira sözleşmesi gereği tarafına yüklenen edimleri eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, davalı tarafından haksız ve yersiz alınan kararlar ve yapılan uygulamalar nedeniyle mağdur olduklarını, kiralanan yerin ... içerisinde ... numaralı yer olduğunu, davalının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, TMK'unun 2. maddesi gereğince haklarını ve borçlarını ifa ederken dürüstlük kurallarına uygun hareket etmesi gerekir iken bu kurallara aykırı davranışları nedeni ile zarara uğradıkları...
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin, davalı şirketten 1.1.2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile taşınmazı kiraladığını, kiralanana 200.000 TL bedelli malzemeleri koyup işletmeye başladığını, müvekkilinin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirerek işletmeye başladığı tarihten yaklaşık 10 ay sonra, kira sözleşmesinin feshedildiğini ve müvekkil firmanın söz konusu kiralanandan eşyalarını bile almadan çıkarıldığını, el konulan 57 kalem eşyalarının teslimi için davalı fırmaya başvurdugunu, ancak bir netice alamadığını belirterek malzeme bedeli 200.000 TL'den şimdilik 5.000 TL'sinin, ayrıca 5 yılda 1.500.000 TL ciro hedeflediğini, söz konusu kira sözleşmesinin haksız yere fesih edildiğini, beklediği 1.000.000 TL kazancı alamadığını, müvekkilin bu vasıfta gayrimenkul bulmasının mümkün olmadığını, dolayısıyla müvekkilin munzam zararını davalıdan isteme hakkı doğduğunu, bu nedenle 1.000 000 TL munzam zarardan şimdilik 5.000 TL'nin da tahsilini istemiştir....
Mal Müdürlüğü ile arasında 03.04.2009 tarihinde kira sözleşmesi imzalandığını, kira sözleşmesi uyarınca kira bedelinin dört taksit halinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ilk iki taksitin ödendiğini ancak üçüncü taksidin ödenemediğini ve bunun üzerine davalı kiraya veren tarafından kira sözleşmesinin tek taraflı olarak feshedildiğini, haksız fesih nedeniyle tahsis edilen yeri kullanılamadığını ve maden ocağı işletmesine ulaşımın sağlanamadığını, işletmeden elde edilen gelirlerden yoksun kaldığını, kira sözleşmesinin haksız feshedildiğinin tarafınca açılan kiracılık sıfatının tespiti istemi davada hüküm altına alındığını, işletmenin faaliyete geçmemesi sonucu ödenemeyen borçlar nedeniyle ticari itibarının zedelendiğini belirterek maddi ve manevi zararın giderilmesi için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5.000TL maddi ve 5.000TL manevi tazminat olmak üzere toplam 10.000TL tazminata hükmedilmesini istemiştir....
Dava, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesi kapsamında söleşmenin haksız feshi nedenine dayalı alacak ve tazminat talebine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun... hukuk mahkemelerinin görevi başlıklı 4/1-a maddesi "Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın, kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları," hükmünü içermektedir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun Kira sözleşmesi başlıklı 299/1. maddesi "Kira sözleşmesi, kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir." hükmünü, Kira süresi başlıklı 300/1. maddesi "Kira sözleşmesi, belirli ve belirli olmayan...
Davacılar vekili dava dilekçesinde, davacıya ait taşınmazın taraflar arasında düzenlenen 01/06/2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalıya kiralandığını, davalı tarafından 14.8.2013 ve 19/08/2013 tarihli ihtarnameler ile kira sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, kira sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....