Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 1- Taraflar arasında 05/04/2011 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi ile bu kira sözleşmesine dayanak 11/03/2011 tarihli kira şartnamesinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira şartnamesinin 15. maddesindeki yükümlülüklerin kiracı tarafından yerine getirilmediğinden bahisle İta Amirinin oluru ile 02/08/2012 tarihinde sözleşmenin tek taraflı olarak feshine karar verilmiştir. Kira sözleşmesinin 10. maddesine göre "Kiracı kira süresinin bitiminde derhal, sözleşmenin feshi halinde ise tebligatı müteakip 15 (onbeş) gün içinde taşınmazı tahliye etmek zorundadır."...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Taraflar arasında her ne kadar kira sözleşmesi bulunmakta ise de dava konusu alacak kira sözleşmesinden kaynaklanan sözleşme şartı olan tazminat alacağı olmayıp davalının kira sözleşmesine aykırı olarak mala zarar verme eyleminden kaynaklanan haksız fiili sebebiyle tazminat davası olduğunu, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasının ticari dava olarak kabulünün mümkün olmadığını, davanın, sözleşmeden kaynaklı tazminat davası olmaması, davalının haksız fiili sebebiyle vermiş olduğu zararın tazminine ilişkin olması karşısında arabuluculuk dava şartı yokluğu gerekçesiyle davanın usulden reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek davanın esasına girilmeksizin gerekli inceleme yapılmadan karar verildiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalıya ait iş yerini davalı ile aralarında imzalanan yazılı kira sözleşmesine dayanarak kullandığını, kira sözleşmesinin devamı sırasında davalının sahte kira sözleşmesi düzenleyerek 160,00 TL olan aylık kira bedelini 1.400,00 TL olarak gösterdiğini ve kira bedellerinin ödenmediği gerekçesi ile ......
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere,alt kira sözleşmesinin asıl kira sözleşmesinin feshi ile sona ereceğine,alt kira sözleşmesinin birinci maddesinde yazılı şartın tahliye taahhüdü niteliğinde bulunmadığına,ilk kira sözleşmesinin usulüne uygun olarak feshedilmiş olmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı vekilinin alt kiracı olarak davacıya ödenen 2010 Eylül ayı kira bedelinin mahsubuna ilişkin temyiz itirazlarına gelince: Hükme esas alınan 01.09.2008 başlangıç tarihli ve 6 yıl süreli asıl kira sözleşmesi ve 08.04.2009 başlangıç tarihli ve 2 yıl süreli alt kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Asıl kira sözleşmesi ile davacı tarafından dava dışı asıl kiraya veren ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı-karşı davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Asıl dava, kira ilişkisinin kurulacağı inancıyla ödenen bedelin iadesi için yapılan icra takibine itirazın iptali, karşı dava kira sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle mahrum kalınan kira alacağı istemine ilişkindir....
Mahkemece, bilirkişi raporu aldırılarak kira sözleşmesinin 3.maddesi gereğince 3'er aylık dönemler halinde ödenmesi gereken 61.500 TL kira bedeli borcu ve ayrıca 6183 sayılı yasanın 51. maddesinde öngörülen gecikme zammı olarak 6.156,28 TLişlemiş faiz ve yine kira sözleşmesinin 11. maddesi gereğince, taahhüdünü sözleşme hükümlerine aykırı olarak yerine getirememesi vs. hallerinde l yıllık kira bedelinin tazminat olarak ödeneceği böylelikle davalının kira sözleşmesi hükümlerini yerine getirmediğinden l yıllık kira bedeli olan 82.000 TL.tazminatı da dahil edilmek sureti ile 149.656,28 TL davalının borçlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça icra inkar tazminatı bakımından temyiz edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesinde düzenlenen icra inkâr tazminatının amacı alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik haksız itirazları önlemektir....
Noterliği'nin 05.06.2014 tarih ve 3614 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile kira sözleşmesini haksız olarak feshettiğini belirterek kira sözleşmesinin başlangıç tarihinden itibaren taşınmazın yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar olan fazlaya ilişkin alacak hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik sözleşme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte 1 aylık kira bedeli olan 15.340,00 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, hukuki ayıplı taşınmazını kiralayarak basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne aykırı davranan davacının, kira bedeli talep etmesinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Maddesi gereği peşin ödediği kira bedelini sözleşmeyi erken feshederek kiralananı tahliye etmesi durumunda iade alamayacağını bildiğini, bu sebeple davacının haksız yere taşınmazın kusurlu ve ayıplı olduğunu iddiasında bulunduğunu ve ayrıca bu iddia edilen kusurlar ile ilgili davalı tarafa herhangi bir ihbarda bulunulmadığını ve davalıya bu iddia edilen kusurların giderilmesi için herhangi bir sürenin verilmediğini, davacının tek taraflı fesih ihbarının geçersiz olup, kira sözleşmesinin devam ettiğini belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Davaya dayanak yapılan ve hükme esas alınan 21/06/2014 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin 4. maddesinde “ Kiracı kiraladığı yerin imar, iskan, ruhsat durumunu ilgili kurumlardan araştırmış, bilgi sahibi olmuş, hali hazırdaki durumuyla beğenmiş ve bilerek kiralamıştır....
Davalılar, davacının aktif dava ehliyeti olmadığını, davaya konu kira sözleşmesinde davalı gerçek kişilerin taraf olmadığını, ödemesiz dönemin 26.03.1999 tarihinde değil 18.06.1999 tarihinde sona erdiğini, kira sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının tazminat talep hakkı olmadığını, davacı tarafın tazminat talep hakkının olması halinde ise davacının iade etmeyerek nakde çevirdiği teminat mektubu bedeli ile yapılan zorunlu ve faydalı masrafların bedellerinin takas- mahsubu gerektiğini beyanla davanın reddini istemiştir....
Maddesindeki yasal şartlar oluşmadığından davacının sözleşmedeki toplam kira bedeli üzerinden talep ettiği 13.500 Euro tutarında ecrimisil alacağı bakımından yaptığı icra takibinin yerinde olmadığı, borçlunun itirazında haklı olduğu gerekçesi ile itirazın iptali davasının reddine, davacının kötüniyetli icra takibi yaptığına dair delil olmadığından davalı lehine tazminat takdirine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur....