WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı tarafça, "bilirkişi ek raporunda 2017 yılı için davalının beyanına itibar edilerek artış yapılmamasının hatalı olduğu" ileri sürülmüş ise de; davacı tarafça, dava dilekçesinde açıkça müvekkili tarafından kira sözleşmesine istinaden yapılması gereken ÜFE -TEFE ortalamasına göre kira artışının 2017 yılı için yapılmadığı açıkça beyan edilmiş olduğundan bu beyan esas alınarak 2017 yılı artış yapılmadığı kabul edilerek hesaplama yapılmasında hukuka aykırılık yoktur. Davacı taraf tahliye talebinin reddi yönünden ise HMK 125/2.maddesi gözetilerek bu madde uyarınca uygulama yapılması gerekirken red kararı verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. Davacı alacaklı tarafından 16/01/2019 tarihinde başlatılan icra takibinde aylık 1.364,34 TL den 2018 yılı Mart ila 2019 Ocak ayları arasındaki 15.638,07 TL kira alacağının tahsili istenmiştir....

İcra Müdürlüğünün 2019/3583 esas sayılı dosyası ile hakkında 24/03/2019- 24/03/2020 tarihleri arasında belirlenen 1 yıllık kira bedeli için tahliye talepli takipte davalıya örnek 13 ödeme emri kira sözleşmesi ile birlikte tebliğ edildiğini, 208.650,00 TL ödemede bulunduğunu, buna göre eksik ödeme nedeniyle bakiye alacağı bulunduğunu, hesap tablosunda toplam 215.771,00TL olarak belirlendiğini, borcun tamamının yatırılmadığından yapılan kısmi itirazın kaldırılması talep edildiğini, davanın kabulü ile davalıların borca kısmi itirazlarının kaldırılmasını, kira sözleşmesine konu Melikgazi Hallaçoğlu Mahallesi 858 ada 174 parselde kayıtlı zemin, kat:1 ve 3 numaralı dükkan olan bağımsız bölümlerden tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; İtirazın kaldırılması ve tahliye davalarının ayrı ayrı reddine, yönelik karar verildiği anlaşılmıştır....

K A R A R Davacı alacaklı 01.01.2016 tarihli sözlü kira sözleşmesine dayanarak 04.05.2017 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı ........ takibi ile 2016 yılı ........ ayı bakiye kira alacağı 3.273,00 TL ile aylık 8.496,00 TL'den 2016 yılı ........ ayından 2017 yılı ........ ayına kadarki kira alacağı toplam 62.745,00 TL'nin faiziyle tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 09.05.2017 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 12.05.2017 tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkilinin alacaklı görünen şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin taşınmazı 2016 ........ tarihinde tahliye ettiğini ve anahtarı mal sahibine teslim ettiğini, ekte bir başka işyerine taşındığına dair belgeyi sunduklarını, ayrıca alacaklının işyerine kiralık tabelası astığını, takibe, borca, kira sözleşmesine, kira bedellerine, alacak ve tahliye talebine açıkça ve ayrıca itiraz ettiklerini bildirmiştir....

    Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....

    Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....

    Alacaklı önce itirazın kaldırılmasını talep edip, itirazın kaldırılması kararı aldıktan sonra yine itirazın tebliğinden itibaren 6 aylık süre içerisinde tahliye talebinde de bulunabilir. Bu durumlarda da İİK’nın 269 ve devamı hükümlerinin uygulanması zorunludur. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....

    Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne ve temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının 01.01.2007 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesine göre kiracı olduğunu, davalının bir kira dönemi içerisinde iki haklı ihtara sebebiyet verdiğinden 6570 Sayılı Kanunun 7/e maddesi gereğince iki haklı ihtar nedeniyle kiralanandan tahliyesini istemiş, davalı vekili ise ödenmemiş kira bedeli bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir....

      Fakat, kira sözleşmesine dayanan bu davaların diğer yetki kurallarına (m. 6, 8, 10 vb hükümlerine) göre taşınmazın bulunduğu yerde açılması da mümkündür. Özellikle, taşınmazın bulunduğu yer kira sözleşmesinin ifa edileceği (yerine getirileceği, icra olunacağı) yerdir. Bu nedenle, kira sözleşmesine dayanan bir dava sözleşmenin ifa olunacağı yer olan taşınmazın bulunduğu yerde açılabilir (m. 10). Bundan başka, taraflar kira sözleşmesine koyacakları bir yetki şartı ve ayrı bir yetki sözleşmesi (bkz. m. 17) ile başka bir yer mahkemesinin yetkili olduğunu kararlaştırabilirler. Ancak dikkat edilmesi gereken husus, 6100 sayılı Kanun ile getirilen bu yeni düzenlemede yetki sözleşmesinin sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapılabilecek olmasıdır....

        Noterliğinin 24/07/2019 tarihli ve 18339 yevmiye nolu ihtarnamesi ile kira sözleşmesine konu işyerinin yapı kullanma izni ve iskan ruhsatının ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alınması, eksikliğin giderilmemesi durumunda kira sözleşmesine göre 25/07/2019 tarihinde ödenmesi gereken 7.000,00 TL kira bedelinin ödenmeyeceği, kira sözleşmesine göre peşin ödeme tutarı olarak ödenen 10.000,00 TL bedel karşılığı kadar taşınmazda kiracı olarak kalınacağı, yine eksikliklerin giderilmemesi durumunda ayıp nedeni ile uğranan ve uğrayacağı kazanç kayıpları için yasal yollara başvurulacağını ihtaren bildirdiklerini, buna rağmen söz konusu icra takibinin başlatıldığını, müvekkilinin ödediği kira bedeli karşılığı işyerinde kiracı olarak kaldığını ve davacıların da bilgisi dahilinde bu işyerini tahliye ettiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

        UYAP Entegrasyonu