62.400,00 TL+KDV olmak üzere aylık 73.632,00 TL kira getirebileceği belirtilmiştir.Her ne kadar mahkemece bozma ilamına uyularak 02.12.2013 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmışsa da brüt 73.632,00 TL kira bedelinden davalının eski kiracı olduğu gözetilerek hakkaniyete uygun miktarda indirim yapılarak brüt kira bedeli tespit edilmesi gerekirken hakkaniyete uygun olmayacak derecede düşük indirim yapılmak suretiyle net kira bedeline karar verilmesi doğru değildir.Öte yandan Harçlar Kanunu'nda, tespit davalarında harcın aylık kira parasına göre mi, yoksa yıllık kira parasına göre mi hesap edileceğine dair açıklık bulunmadığından, uygulamada aylık kira parasının tespitine ilişkin davalarda aylık kira farkı üzerinden harç alınması gerekeceği kabul edilmiştir.Bu nedenle mahkemece aylık kira farkı üzerinden harç hesaplanması gerekirken yıllık kira farkı üzerinden harç hesaplanması doğru değildir....
olduğu da değerlendirilerek indirim uygulanmak suretiyle kira bedelinin hak ve nesafete göre belirlendiği anlaşılmakta olup, Mahkemece ikinci kez indirim uygulanarak kira bedelinin belirlenmiş olması doğru değildir....
Şti. ile davalı arasında yapılan kira sözleşmesi 01.04.2004 başlangıç tarihli ve 5 yıllıktır. Kira bedelinin her ay başında peşin olmak üzere aylık 1.000 TL olarak ödeneceği yazılıdır. Sözleşmede artış şartı bulunmamaktadır.Davacı tarafça kira tespit istemli dava 16.05.2008 tarihinde açılmıştır.Ancak istek, kira sözleşmesine dayanan bir kira tesbiti davası olmayıp, kira sözleşmesinin kira parasına ilişkin olan şartın değiştirilmesi istemini içermektedir. Bu durumda görevli mahkemenin belirlenmesinde sözleşmedeki yıllık kira parası dikkate alınacağından davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir....
Mahkemece aylık kira bedelinin net 95.000 TL (brüt 118.750 TL) olarak tespitine karar verilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı vekilinin tespit edilen kira bedelinden hak ve nesafet ilkesine göre indirim yapılmadığına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davada tespiti istenilen dönem hak ve nesafet dönemi olup, bilirkişi heyeti tarafından belirlenen, taşınmazın yeniden kiralanması halinde serbest şartlarda boş olarak kiraya verilmesi halinde getirebileceği kira bedelinden mahkemece hak ve nesafet kurallarına uygun indirim yapılarak kira bedelinin tespiti gerekirken, bilirkişi tarafından belirlenen kira bedeli üzerinden hak ve nesafet kurallarına göre indirim yapılmaksızın karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
İcra Müd.nün 2019/13812 sayılı dosyasından alacaklı Şıh Mehmet Altındağ vekilince borçlu .Mehmet Güven Ödemiş aleyhine 01.08.2017 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesinden kaynaklanan kira alacağına ilişkin olmak üzere 09.1.2019 tarihinde toplam 30.580,00TL alacak yönünden haciz ve tahliye istemli icra takibine geçilerek borçluya 7 günlük itiraz ve 30 günlük ödeme süresi ihtarlarını içerir örnek 13 ödeme emrinin 1.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça süresi içerisinde ödeme emrine ve kira sözleşmesine karşı itirazda bulunulmadığı gibi yine ödeme süresi içerisinde takip konusu alacağın ödenmediği, davacı tarafça da 30 günlük ödeme süresi bitiminden sonra tahliye istemli davanın açıldığı, davalının da ödeme süresi içerisinde takip konusu kira bedellerinin ödendiğini iddia ve ispat etmediği anlaşılmakla, davanın kabulüne ve davalının yukarıda belirtilen taşınmazdan tahliyesine dair ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
Davalı kiralananı görerek ve mevcut durumu kabul ederek davacıyla kira sözleşmesi akdettiğinden, halı sahada soyunma kabinleri ve duşların olmadığı gerekçesi ile kira bedelinde ayıp nedeniyle indirim yapılması taraflar için bağlayıcı olan sözleşme ve TBK hükümlerine aykırıdır. Kaldı ki; dava konusu halı sahanın bu eksikler nedeniyle kullanılamadığı ve kullanılmasının engellendiği de iddia ve ispat da edilememiştir. Bu durumda kira bedelinde indirim yapılmadan davalının sorumlu olduğu kira bedelinin tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. 2-Davacının icra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesinin 2. fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir....
Dava, kira alacağının tahsili ve tahliye istemli icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılmasına ve tahliyeye karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, taraflar arasında 15.02.2008 tarihli aylık 500,00 TL kira bedelli yazılı kira sözleşmesi olduğundan bahisle aylık 500,00 TL'den ödenmeyen 15.07.2009 tarihinden 15.08.2010 tarihine kadar 14 aylık kira parasının tahsili ve tahliye istemli icra takibinde bulunmuş, icra takip talebine dayanağı yazılı kira sözleşmesini eklememiştir. Davalı yasal süresi içerisinde icra takibine itirazında, taşınmazda kiracı olduğunu, ancak alacaklı ile aralarında kira sözleşmesi olmadığını, kira borcunu da ...'na ödediğini beyan ederek borca itiraz etmiş, ayrıca yargılama sırasında, ...'na yapılan ödemelere ilişkin posta ödeme belgelerini dosyaya ibraz etmiştir....
Somut olayda, davacı alacaklı, 01/06/2018 başlangıç tarihli sözlü kira sözleşmesine dayalı olarak 09/06/2021 tarihinde kiracı hakkında başlatmış olduğu icra takibi ile 01/06/2021- 31/05/2022 tarihleri arasında muaccel olan toplam 25.676750 TL kira alacağının tahsilini talep etmiştir. Davalı borçlu itiraz dilekçesi ile vekil edeni ile alacaklı arasında Urla Sulh Hukuk Mahkemesi 2020/891 Esas sayılı, konusu kira bedelinde indirim olan bir dava söz konusu olduğunu, kira bedelinde indirim uygulanması talebiyle açılan dosyanın yargılamasının devam etmekte olduğunu, icra takibine konu dosyada belirtilen kira dönemleri için vekil edeninin böyle bir borcu olmadığından; takibe konu asıl alacağa, faize, iddia edilen alacağın tüm ferilerine itiraz etmiş, ancak davacı alacaklı ile aralarındaki kira ilişkisine karşı çıkmamıştır....
Yapılan keşif sonrasında alınan bilirkişi raporunda, alışveriş merkezinin kapatisesinin % 50 azalmış olduğu, alışveriş merkezinin genel doluluk oranı, müşteri giriş çıkışına dayalı alışveriş kapasitesi ve buna bağlı olarak davacının günlük cirosunun % 30 oranında azaldığı, bu oranda kira bedelinden indirim yapılması halinde aylık kira bedelinin 10.108,10 USD + KDV, kira sözleşmesindeki % 3 artış oranı ilavesi ile 10.514,34 USD+KDV olacağı bildirilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kira bedelinin dava tarihi olan 28/12/2010 tarihinden itibaren aylık 10.108,10 USD+ KDV olarak tespitine karar verilmiştir. Davada dayanılan ve hükme esas alınan 08/06/2006 tarihli ve dokuz yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin üçüncü maddesinde “kira bedeli her yeni dönem yılında % 3 oranında artırılacaktır." hükmüne yer verilmiştir....
Mahkemece, bilirkişi raporuna itibar edilerek, mecurun kira bedelinin 15.07.2014 tarihinden itibaren aylık brüt 8.568-TL olarak tespitine karar verilmiştir. Davacı kiraya verenin harç ve vergiden muaf olduğu, vergi ve stopaj sorumlusu olmadığı dikkate alınarak bilirkişi kurulu tarafından net olarak belirlenen kira bedelinden mahkemece makul seviyede eski kiracılık nedeniyle hak ve nesafet indirimi yapılarak sonucuna göre net kira bedelinin tespitine karar verilmesi gerekirken yaklaşık % 28 oranında fazla indirim yapılması süretiyle yazılı şekilde brüt olarak kira bedelinin tespitine karar verilmesi doğru değildir....