Gerçekten de uzun bir süreyle kira akdine bağlanmış kiracı ve kiralayanın hak ve vecibelerini, kısa süreli kira sözleşmesinin tarafları ile bir konumda görmenin sözleşme serbestîsi ilkesine, adalet ve mantık kurallarına aykırı olacağında duraksamaya yer olmamalıdır. Aksinin düşünülmesi halinde sözleşmenin fesih edildiği, yeni bir sözleşmenin ortaya çıktığı sonucuna kavuşmak gerekir ki hükümlerini sürdüren bağlayıcı ve ayakta duran sözleşme karşısında bunu kabul etmek mümkün değildir. Olayımızda ise;Taraflar arasındaki 01.01.2002 başlangıç tarihli 5 yıl süreli sözleşme süresi 01.01.2007 tarihinde dolmuştur. Davacı kiracı uzayan kira döneminde kira bedelinin tespitini istemiştir. Mahkemece davanın uyarlama davası olarak kabul edilerek kira bedeli tespiti yoluna gidilmesi doğru değildir. Ancak bu husus davacı tarafından temyiz edilmediği için davalılar lehine usulü kazanılmış hak oluşturmaktadır....
İhtarnamede yeni kira döneminden (01.06.2017) itibaren aylık 10.000,00 TL tutar üzerinden kira bedelinin ödenmesi ve geçmişe dönük eksik ödemelerin de bu tutar üzerinden hesaplanıp ödenmesi ihtar edilmiştir. Davalı taraflar ihtarımıza herhangi bir cevapta bulunmamıştır. Davalıların ödemekte bulunduğu kira bedeli emsallerinin çok altındadır. Devam eden belirsiz süreli kira sözleşmesinin, belirli süreli kira sözleşmesinin bedeli olan 5.408,26 TL bedel ile devam etmesi haksızdır, kabul edilemez. Yeni kira yılında uygulanacak kira bedeli emsal kira bedelleri göz önünde tutularak, hakkaniyet ölçülerinde belirlenmelidir. Bu husus Yargıtay'ın içtihatları ile de sabittir....
Bunun mümkün olmaması hâlinde borçlu, sözleşmeden dönebilir; sürekli edimli sözleşmelerde ise kural olarak, fesih hakkını kullanır.” denilerek uygulamada da kabul edilen uyarlama davasının yasa maddesi haline getirildiği belirtilmiştir. Somut olayda; taraflar arasında geçerli kabul edilen kira sözleşmesi 01/04/2019 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli olup davacının, 01/04/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere değişen, hal ve şartlara göre kira bedelinin uyarlanmasını talep etmiş olduğu görülmektedir. Uzun süreli kira sözleşmelerinde edimler arasındaki dengenin aşırı bozulması ve sözleşmenin taraflar açısından çekilmez hale gelmesi durumunda kira parasının günün ekonomik koşullarına uyarlanması için her zaman "uyarlama" davası açılabilir....
No:4 K:3 D:4 Caddebostan Kadıköy İstanbul adresinde bulunan taşınmaza ilişkin olarak 15/09/2014 kira başlangıç tarihli 1 yıl süreli 4.000,00 TL aylık kira bedelli kira sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin kiralamış olduğu taşınmaza daha sonra davalı T3 malik olduğunu, müvekkili ile dava dışı Birsen Hünalp arasında akdedilen kira sözleşmesine konu taşınmazı halen kullanmaya devam etmekte olduğunu, kiralanan taşınmaza ilişkin kira bedellerinin tam ve zamanında ödendiğini, müvekkilinin kira özleşmesine konu taşınmaza 2018 yılı itibari ile aylık 4.500,00 TL tutarında kira bedeli ödemesi yapmakta olduğunu, ülkedeki ekonomide yaşanan gelişmeler neticesinde müvekkilinin kiralamış olduğu muhitte taşınmaz kira bedellerinde ciddi değişimler meydana geldiğini, taşınmaz kira bedellerinde ekonomideki gelişmelere paralel olarak taşınmaz malikleri tarafından % 20- 25 oranında indirimler yapılmış olduğunu, müvekkilinin kiralamış olduğu taşınmazın alt katında ikamet etmekte olan kiracının 2.600,00 TL...
Ilıca Mevkii Ada No: 739 Parsel No:1534 Bağımsız Bölüm No:18, No:19, No:20, No:21" adreslerinde mukim taşınmazlar için 16.01.2021 tanzim tarihli işyeri kira sözleşmeleri akdedildiğini, sözleşmenin 3. maddesinde: " Kira bedeli aylık 2.125 TL(NET) olup, bu miktara stopaj veya KDV dahil değildir. İlk 2 dönem kira artışı yapılmayacaktır. Üçüncü kira döneminin sonundan başlamak üzere sözleşme süresi sonuna kadar kira bedelleri %15'in (yüzde onbeş) altında kaldığı sürece her yıl TÜİK(DİE) tarafından açıklanan ve bir önceki yılın ayına göre gerçekleşen (TÜFE+Yİ-ÜFE)/2 enflasyon oranında hesaplanarak dönem başından sabitlenerek aylık olarak değişmeksizin ödenecektir. Bir önceki cümlede belirtilmiş olan formüle göre ulaşılacak olan artış oranı %15'in üzerinde kalırsa, o döneme ait artış oranı %15 oranunda yapılacaktır....
Davacı, davalının kullanımında bulunan mecur için ödenen bedelin, emsal yerlerin kira bedeline göre daha düşük olduğunu belirterek, aylık kiranın 2.000 TL olarak uyarlanmasını talep etmiş, mahkemece, taraflar arasında imzalanan 01.03.2003 başlangıç tarihli, 9 yıl süreli kira sözleşmenin hususi şartlar kısmında “her yeni yıl başında kira bedelinin TEFE-TÜFE endeksine göre Belediye Encümenince belirleneceği” hükmünün yer aldığı, Sözleşmede kira artışına ilişkin özel bir madde mevcut olup, bu hükmün tarafları bağladığı, uyarlama davasında hakimin sözleşmeye müdahalesi için kira miktarının tespiti için bir kararlaştırmanın olmamasının gerekli olduğu gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş ise de; Taraflar arasındaki 01.03.2003 tarihli sözleşmenin kira artışına ilişkin maddesinde; kira artışına karar verme yetkisinin Belediye Encümeninde olduğu belirtilmekle beraber, bu belirleme yetkisinin sınırsız olmayıp, “TEFE-TÜFE endeksine göre” belirleneceğinin kararlaştırılmış olduğu, yargılama...
Talep tarihine ve kiracı üzerindeki etkilerin devam ettiği aylara göre bu sürenin 17 aydan daha az olması ya da bir kira dönemini kapsamayıp, bir kaç ay devam etmesi dahi mümkündür. O halde, mahkemece kira uyarlamasına karar verilen aylar belirli olup bu aylar yönünden uyarlama yapılmasa idi ödenecek toplam kira bedeli ile uyarlama sonucunda ödecek toplam kira bedeli arasındaki fark kabul edilen dava değeri olarak benimsenmeli, harç ve vekalet ücreti buna göre belirlenmelidir. SOMUT DAVA : Bu genel açıklamanın ardından dairemizce kiranın uyarlanması talebi ile açılan somut davada uyarlama koşullarının oluşup oluşmadığı değerlendirilmiştir. Davacının 01.07.2014 tarihli kira sözleşmesi ile kiracısı olduğu kiralanan için 24.08.2020 tarihinde açmış olduğu bu davada kiranın uyarlanması talep ettiği görülmektedir....
Talep tarihine ve kiracı üzerindeki etkilerin devam ettiği aylara göre bu sürenin 17 aydan daha az olması ya da bir kira dönemini kapsamayıp, bir kaç ay devam etmesi dahi mümkündür. O halde, mahkemece kira uyarlamasına karar verilen aylar belirli olup bu aylar yönünden uyarlama yapılmasa idi ödenecek toplam kira bedeli ile uyarlama sonucunda ödecek toplam kira bedeli arasındaki fark kabul edilen dava değeri olarak benimsenmeli, harç ve vekalet ücreti buna göre belirlenmelidir. SOMUT DAVA : Bu genel açıklamanın ardından dairemizce kiranın uyarlanması talebi ile açılan somut davada uyarlama koşullarının oluşup oluşmadığı değerlendirilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, kira bedeli uyarlama isteğinden kaynaklı olup, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 6. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 7.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasındaki kira (uyarlama istemli) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....