SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/1325 ESAS DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : Antalya 7....
Şti. 01.02.2019 tarihli kira sözleşmesi gereğince yapmayı üstlendiği video ve fotoğraf çekim işini ortalama %10 seviyesinde dahi yapamamışken davacıdan sözleşme gereği kira bedelinin tümüyle istenmesinin davacıyı ekonomik olarak zor durumda bırakacak bir talep olduğunu, davacı şirketin 2020 Mart - 2021 Ağustos arasında devam eden pandemi süreciyle çalışamadığı gerçeği karşısında talep edilen kira bedelini ödememekte haklılığının tartışmasız olduğunu, çalışılan günlerde de çalışmanın yasal ve idari düzenlemelerle kısıtlı olması ve maske zorunluluğu sebebiyle dava dilekçesiyle kira bedelinin ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebinin ispatın gerçekleşmediği iddiasıyla reddi yerinde olmadığından 20.09.2021 tarihinde ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kararın istinaf yoluyla kaldırılması ile ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
-TL 'nin yatırıldığını, Mahkemenin tedbir harcı yatırılmadığına ilişkin tespitinin haksız olduğunu, delillerin toplanması halinde tedbir değil esasa ilişkin karar verilmesi gerekmekte olup, bu şart kanunda tedbir ile ilgili belirlenen maddelerin lafzına aykırı düştüğünü, ihtiyati tedbir için bu belgelerin celbi talep edilip tedbir kararı vermek yerine hiç bir inceleme yapmadan tedbirin reddedilmesinin yasaya aykırı olduğunu belirtip, ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak, müvekkili ile kiraya veren arasındaki kira sözleşmesindeki edimler arasındaki dengenin bozulmuş olduğu müvekkilinin öngörülemeyen pandemi süreci ve etkileri sebebiyle kira bedelini ödeme edimi hususunda aşırı ifa güçlüğüne düşmüş olduğu hususları değerlendirilerek öncelikle esas hakkında karar verilinceye kadar HMK'nın 389. Maddesi uyarınca kira bedelinin 875,00 TL olarak ödenmesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından verilen 24.11.2020 tarihli ara kararla; uyuşmazlığın salgın hastalık nedeniyle değişen ekonomik koşullara göre kira bedelinin uyarlanması talebine ilişkin olduğu, davacının ihtiyati tedbir talebinin yargılama sonunda elde edilebilecek sonucu sağlayan ve davaya konu uyuşmazlığı esastan çözen nitelikte olduğu, bu nedenle yargılamanın başında bu şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesinin, kira bedelinin uyarlanması davasında, davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararına karşı yapılan istinaf talebinin reddine ilişkin kararı yerinde değildir. (Yargıtay 3. HD 2021/3452- 6001) Öte yandan, Harçlar Kanunu Genel Tebliği (1) Sayılı Tarife'ye göre, ihtiyati tedbir talepleri harca tabi olup, somut uyuşmazlıkta ihtiyati tedbir talebinde bulunan tarafın ihtiyati tedbir harcını yatırmadan tedbir talebinde bulunduğu da görülmüş olup, tedbir talebinde bulunan taraftan tedbir harcının alınması gerektiği de açıktır. Davacı tarafından istinaf aşamasında dahi tedbir harcının yatırılmadığı anlaşılmıştır....
Bölge Adliye Mahkemesinin, kira bedelinin uyarlanması davasında, davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararına karşı yapılan istinaf talebinin reddine ilişkin kararı yerinde değildir. (Yargıtay 3. HD 2021/3452- 6001) Öte yandan, Harçlar Kanunu Genel Tebliği (1) Sayılı Tarife'ye göre, ihtiyati tedbir talepleri harca tabi olup, somut uyuşmazlıkta ihtiyati tedbir talebinde bulunan tarafın ihtiyati tedbir harcını yatırmadan tedbir talebinde bulunduğu da görülmüş olup, tedbir talebinde bulunan taraftan tedbir harcının alınması gerektiği de açıktır. Davacı tarafından istinaf aşamasında dahi tedbir harcının yatırılmadığı anlaşılmıştır....
Karara karşı, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
Dava konusu taşınmazın 15/06/1998 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalıya kiralandığı, kira sözleşmesinin sona erdiği 30/12/2007 tarihinden sonra kiralananın 15/02/2008 tarihli tutanak ile kiraya veren tarafından teslim alındığı,............sayılı dosyasında tahliye işlemlerinin tedbiren durdurulmasına yönelik verilen karar gereğince dava konusu taşınmazın, 20/03/2008 tarihinden, 07/07/2008 tarihinde tedbir kararının kaldırılmasına kadar davalı kiracı tarafından kullanıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık bu süre zarfından kiralananın kullanım bedelinin nasıl tespit edileceği noktasında toplanmaktadır Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür....
Muhammet Özekes) ihtiyati tedbir diğer fonksiyonları yanında davanın devamı sırasında ve verilecek hükmün kesinleşmesine kadar olan süreç içerisinde dava konusu şey üzerinde yeni bir takım ihtilafların çıkmasını da önleyici niteliği itibariyle geçici bir hukuki korumadır. HMK'nın 390/3 maddesi gereğince tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Öte yandan, 6100 sayılı HMK'nun 391. maddesinin madde gerekçesinde de açıklandığı üzere mahkemece asıl uyuşmazlığı çözecek mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemez. Aksi halde geçici hukuki koruma olan ihtiyati tedbir davanın yerine ikame edilmiş olur. Esasen Yüksek Mahkemenin çeşitli dairelerince verilen kararlarında da ihtiyati tedbir kurumunun bu niteliği vurgulanmıştır. (Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin 01.06.2012 tarih, 2012/12474 E. -2012/14232 K. sayılı ilamı, Yargıtay 6....
İcra Müdürlüğü'nde 80.000,00 TL alacak yönünden takibe geçtiğini, takibin kesinleştiğini, eksik ve ayıplı işler yönünden arsa sahiplerinin daha fazla alacaklı olduğunu belirtip, takibin durdurulmasını, bu olmazsa icraya yatacak paranın yükleniciye ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş; mahkeme ise bu davanın konusunun eksik ve ayıplı iş ile kira alacağı davası olduğunu, takip ve davacının konularının farklı olduğunu, ihtiyati tedbir isteminin uyuşmazlık konusuna ilişkin olmadığı belirtilerek tedbir isteminin reddine karar verilmiş, ara kararına karşı davacılar (arsa sahipleri) vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Takip konusu ile işbu davanın konusu farklı olup; arsa sahiplerinin ihtiyati tedbir istemi uyuşmazlık konusuna ilişkin değildir. İcra takibine itiraz edilmeden kesinleştiği bildirilmiştir. Bu dava bir menfi tespit davası değildir. Eksik ve ayıplı iş, kira kaybı davasıdır....