Mahkemece mahallinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle keşif yapılarak dava konusu yerin aynı şartlarda ne kadar sürede kiraya verilebileceği hususunda denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli bilirkişi raporu alındıktan sonra, tahliye tarihi olan 17.08.2010 tarihine kadar kira alacağı ile tahliye tarihinden sonraki talep yönünden, belirlenen makul süre kira alacağı bakımından itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken, icra takibine konu edilen 2010 yılı Ağustos ayı kira alacağının tahliye tarihine kadar olan kısmı gözardı edilmek suretiyle, makul süre yönünden ise mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmaksızın yazılı şekilde belirlenen 1,5 aylık kira alacağı bakımından davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Bu nedenle davacının kira gelirleri ile ilgili katılma alacağı isteği bakımından hangi taşınmazın ne zaman kiraya verildiğinin ve ne kadar kira geliri elde edildiğinin, kira gelirleri ile bir tasarrufta bulunulup bulunulmadığının, kira gelirlerinden kaynaklanan katılma alacağının ne miktarda olduğunun açıklattırılması, taraflara bu hususta delillerini ibraz etmeleri için süre ve imkan verilmesi, tarafların tüm delillerinin toplanması, kira gelirlerinin mal rejiminin sona erdiği tarihte davalı tarafından tasarruf edilip edilmediğinin belirlenmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması, bu yapılırken davacı tarafın TMK’nun 236/2.maddesi ile ilgili isteğinin de gözönünde tutulması gerekirken kira gelirlerinden kaynaklanan katılma alacağı talebi ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK YRG.GELİŞ TARİHİ: -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; asıl dava kira tespiti, kira alacağı ve sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tazminat, birleşen dava ise kira alacağı isteklerine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 6.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 6.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,26.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık, kira alacağı, hor kullanma tazminatı ve regülatör bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece kira alacağı istemi kabulüne, diğer taleplerin reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının kiralananı terk ederek gittiğini belirterek 1000 TL hor kullanım tazminatı, 500 TL düzenleyici bedeli 2800 TL kira parası toplam 4300 TL alacağın tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, kira ilişkisine karşı çıkarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davalının kira sözleşensindeki imzayı inkar ettiğini ancak buna ilişkin bir delil getiremediği gerekçesi ile kira parası alacağını kabul ederek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kural olarak kira ilişkisinin varlığını ve koşullarını davacının kira bedelinin ödenmesinin ise davalı kiracı tarafından kanıtlaması gerekir. HMK 200....
Taraflar arasında düzenlenen kira devir sözleşmesinde sözleşmeyi devralan kiracının devir tarihinden önceki kira ve işletme alacaklarını da devraldığına ilişkin bir düzenleme bulunmaması karşısında davalı ... devreden kiracı sıfatıyla, devir tarihine kadar olan kira alacağı ve işletme giderlerinden, davalı ... ise devir tarihinden sonra oluşan kira alacağı ve işletme giderlerinden sorumlu olacaktır. Ancak, davacı vekili dava dilekçesinde ve yazılı beyanlarında davalı ...'in kira devir sözleşmesinin müşterek ve müteselsil kefili bulunduğunu belirterek, tüm alacak kalemlerinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Taraflarca kabul edilen kira devir sözleşmesi davalı ... tarafından devreden kiracı sıfatıyla imzalanmıştır....
Davacı bu kira sözleşmesine dayanarak 30/04/2012 tarihinde başlattığı icra takibi ile 107.640 TL kira alacağı ve işlemiş 6.078 TL faizinin, 407.194 TL elektrik bedelinin tahsilini talep etmiş, davalı borçlu yasal süresinde tüm borca itiraz etmiş, davacı itirazın iptalini istemiştir. Dairemizce daha önceden verilen kira alacağı ve işlemiş faizine yönelik hüküm temyiz veya bozma konusu yapılmamış olmakla bu alacaklara ilişkin hüküm kesinleşmiştir....
Asıl dava; kira alacağı, kira sözleşmesinden kaynaklanan tazminat, gecikme zammı ve cezai şart,birleşen dava; kira sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart istemlerine ilişkindir. Mahkemece,asıl davanın kısmen kabulü ile 4.572,17 TL kira alacağı, 794,68 TL gecikme faizi,1.312,72 TL cezai şartın tahsiline, birleşen davanın kısmen kabulü ile 51,24 TL cezai şartın tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Uyulan bozma ilamından sonra mahkemece dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mali müşavir ve adli bilirkişiler tarafından hazırlanan raporda; davacının bildirdiği tahliye tarihi olan 22/02/2010 tarihine kadar kira alacağı ile taşınmazın yeri, kira parası gözönüne alındığında yeniden kiralama için gereken makul sürenin Yargıtay uygulamasına uygun düşer vaziyette olmak üzere 2 ay olarak kabul edilebileceği belirtilerek 22/04/2010 tarihine kadar olan alacak miktarının 3805,50 TL asıl alacak ve 315,54 TL işlemiş faiz alacağı olduğu bildirilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne ve 3805,50 TL kira alacağı ve 315,54 TL işlemiş faiz alacağı üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Hükme esas alınan 12.03.2016 tarihli ek bilirkişi raporu ile takipte talep edilen 2013 yılı Ekim, Kasım, Aralık ayları bakiye kira alacağı için faiz başlangıç tarihinin sözleşmeye göre kararlaştırılan her ayın 5'ine göre hesaplanması gerekirken ilgili aylara ait kira alacakları için faiz başlangıç tarihinin ayın 25'i olarak hesaplanması doğru görülmemiştir. 2- Davacı vekili tarafından icra takibi ile 2013 yılı Ekim, Kasım, Aralık aylarına ait bakiye kira alacağı 34.080,11 TL ile 2014 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık ayları kira alacağı 177.080,40 TL olmak üzere toplam 211.260,51 TL asıl alacak talep edilmiştir. Davalı vekili, vekil edeninin borcu olmadığından bahisle itirazda bulunmuş, talep edilen kira bedellerine karşı çıkmamıştır. Hükme esas alınan kök rapor ve ek raporda da bu husus tespit edilmiştir....
Mahkemece, borçlunun itirazında kira sözleşmesine itiraz etmediğinden kira sözleşmesi sabit kabul edilmiş, dava dışı ... ile davalı kiracı ... arasında akdedilen kira sözleşmesinde kararlaştırılan kira bedeli olan 330,00 TL baz alınarak, sözleşmede artış oranı belirlenmediğinden kanunen ÜFE oranında yıllara göre ödenmesi gereken kira bedeli tespit edilmiş ve takibe konu dönemler için bakiye kira alacağı ve ödendiğine dair belge sunulamayan 2015 yılı Mart ve Nisan aylarına ilişkin kira alacağı tespit edilmiş, neticeten davalının 3.125,06 TL asıl kira alacağı ve 187,52 TL faizi yönünden itirazının haksız olup kaldırılması gerektiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle bu kısım üzerinden itirazın kaldırılmasına, İİK.nun 269/a maddesi gereğince süresinde ödenmeyen kira borcu nedeni ile temerrüt nedeni ile tahliyeye karar verilmiştir. Davalı kiracı, kira ilişkisinden doğan edimlerini kendi kiralayanına karşı yerine getirmekle yükümlüdür....