WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/227 Esas sayılı dosyasının 15.10.2020 tarihli duruşmasında taraflarına kayyımlığın kaldırılması için süre ve yetki verildiğini, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 447. Maddesinin; “Temsil kayyımlığı, kayyımın yapmakla görevlendirildiği işin bitirilmesiyle sona erer. Yönetim kayyımlığı, kayyımın atanmasım gerektiren sebebin ortadan kalkması veya kayyımın görevden alınmasıyla sona erer. Yasal danışmanlık, vesayetin kaldırılmasına ilişkin hükümler uyarınca vesayet makamının kararıyla sona erer." şeklindeki düzenlemesine istinaden Abdullah oğlu Siraç ÖNDER'e kayyım atanma sebebinin ortadan kalkmış olması nedeniyle kayyımlığın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Bu durumda TMK’nın 477. maddesi gereğince temsil kayyımlığı, kayyımın yapmakla görevlendirildiği işin bitirilmesiyle kendiliğinden sona erer. Kayyım, açılmamış sayılması kararı ile sonuçlanan davada çocuğu temsil etmek üzere atandığına göre o davanın sonuçlanmasıyla kayyımın görevi kendiliğinden bitmiştir. Bu durumda dava tarihinden önce alınmış yeni bir kayyım tayinine ilişkin karar ibraz edilmediğine göre temsil görevi sona ermiş kayyımın dava hakkının varlığından söz edilemez. Davanın bu nedenle reddi gerekirken, bu husus nazara alınmadan işin esasına girilerek karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalılar vekili, kayyımın dinlenmesi gerektiğini bildirmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, ....'ye ...'nin kayyım olarak atanmasına karar verilmiş, karar taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Bu defa bir kısım şirket ortakları kayyımın şirket mallarını korumak ve alacaklarını tahsil etmek için dava açmak üzere kayyıma yetki ve izin verilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece, kayyımın Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ilamı gözetildiğinde Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmekte olan fesih davasında şirketi temsil etmek üzere atandığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir. Kararı, talep eden ortaklar vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, talep eden ortaklar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

      Gerekçeli karar ve davacı vekilinin sunduğu temyiz dilekçesinin adı geçen müdahile (vekili çekildiğinden asıla) tebliği ile temyiz süresinin beklenilmesi, kararı temyiz etmesi halinde temyiz dilekçesinin dosyaya eklenmesi, 2-İİK'nın dava tarihinden önce 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6103 sayılı Kanun ile değişik 179/a- 2. maddesi “Kayyımın atanmasına ilişkin karar, kayyımın mahkemece belirlenmiş görevleri ve temsil yetkisi ile bunların sınırları ve iflâsın ertelenmesine ilişkin talep 166. maddenin ikinci fıkrasındaki usul ile mahkeme tarafından ilân ve ticaret siciline tescil ettirilir.” hükmünü içermektedir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) -KARAR- 1-İİK'nın dava tarihinden önce 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6103 sayılı Kanun ile değişik 179/a- 2. maddesi “Kayyımın atanmasına ilişkin karar, kayyımın mahkemece belirlenmiş görevleri ve temsil yetkisi ile bunların sınırları ve iflâsın ertelenmesine ilişkin talep 166'ncı maddenin ikinci fıkrasındaki usul ile mahkeme tarafından ilân ve ticaret siciline tescil ettirilir.” hükmünü içermektedir....

          Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/03/2016 tarih ve 2016/233-2016/233 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, şirkete mahkemece kayyım atandığını, ancak kayyımın şirketi zarara uğratacak eylemlerde bulunduğunu ve kayyımlık yetkilerini kötüye kullandığını ileri sürerek tedbiren kayyımın yetkilerinin kaldırılmasına ve başka bir kayyım atanmasına, bu olmadığı takdirde çalışma izin belgesinin (ruhsatı) ve ön izin belgesiyle yapabileceği her türlü tasarrufun engellenmesi konusunda kısıtlanmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalı şirkete ... 1....

            Davalı vekili, her ne kadar dava konusu taşınmaz maliklerine kayyım atanmış ise de, mirasçıların kayyım kararının iptali için dava açtıklarını, bu davanın kabulle sonuçlanması halinde kayyımın dava ehliyeti kalmayacağını ve bu davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini, davalı şirketin herhangi bir haksız işgali olmadığını, kayyımın geriye doğru ecrimisil talep etme yetkisi olmadığını, istenilen ecrimisil miktarının fahiş olduğunu, talebin zamanaşımına uğradığını belirterek savunmada bulunmuştur. Davanın reddine ilişkin olarak verilen kararın, Yargıtay 1....

              SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/02/2019 NUMARASI : 2018/279 ESAS, 2019/296 KARAR DAVA KONUSU : Kayyımlık (Kayyımın Kaldırılması) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisleri Hediye Kökeş'in 07/07/2006 tarihinde vefat ettiğini ve geriye müvekkillerini mirasçı olarak bıraktığını, Mersin ili Tarsus ilçesi Şehit Mustafa Mah. 3553 ada 4 parsel ve Şehit Mustafa Mahallesi 283 ada 20 sayılı taşınmaz için parsel kayıtlarında müvekkilinin murislerinin isminin sadece Hediye olarak geçtiğini, Tarsus 1....

              SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/02/2019 NUMARASI : 2018/279 ESAS, 2019/296 KARAR DAVA KONUSU : Kayyımlık (Kayyımın Kaldırılması) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisleri Hediye Kökeş'in 07/07/2006 tarihinde vefat ettiğini ve geriye müvekkillerini mirasçı olarak bıraktığını, Mersin ili Tarsus ilçesi Şehit Mustafa Mah. 3553 ada 4 parsel ve Şehit Mustafa Mahallesi 283 ada 20 sayılı taşınmaz için parsel kayıtlarında müvekkilinin murislerinin isminin sadece Hediye olarak geçtiğini, Tarsus 1....

              SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/11/2017 NUMARASI : 2017/344 ESAS - 2017/1128 KARAR DAVA KONUSU : Kayyımlık (Kayyımın Kaldırılması) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; kayyım atanan Giresun İli Merkez İlçesi Hacımiktat Mh. 65 ada 11 sayılı parselin maliklerinin, babasının dedesi Eyüp Dönmez ile babasının babaannesi Şaziye olduğunu belirterek kayyımlığın kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Giresun 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 29/11/2017 tarih, 2017/344 Esas - 2017/1128 Karar sayılı ilamıyla; açılan davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın maliki olan Eyüp'e (Şişmanoğullarından) atanan kayyımın, kayyımlık görevinin kaldırılmasına, davacının diğer talebinin (tapu maliki ile arasında soybağının ispat edilemediği gerekçesiyle) reddine karar verilmiş, gerekçeli kararın tebliği üzerine davacı tarafça istinaf dilekçesi sunulduğu görülmüştür....

              UYAP Entegrasyonu