parsel sayılı taşınmazda muhdesat bulunduğundan satış bedelinin % 22,05'inin davalı T6 % 22,05'inin davalı T8 ödenmesinden sonra kalan satış bedelinin tapu kaydındaki ve mirasçılık belgesindeki payları oranında hissedarlara ödenmesine" şeklinde hükmün düzeltilmesine karar verilmiştir....
Bu durumlarda yetkili icra organınca kamulaştırma işlemine başlanıldığını gösteren bir karar alınır." hükmüne, Aynı Kanunun ''Kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili'' başlıklı 10. maddesinde; ''Kamulaştırmanın satın alma usulü ile yapılamaması halinde idare, 7 nci maddeye göre topladığı bilgi ve belgelerle 8 inci madde uyarınca yaptırmış olduğu bedel tespiti ve bu husustaki diğer bilgi ve belgeleri bir dilekçeye ekleyerek taşınmaz malın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine müracaat eder ve taşınmaz malın kamulaştırma bedelinin tespitiyle, bu bedelin, peşin veya kamulaştırma 3 üncü maddenin ikinci fıkrasına göre yapılmış ise taksitle ödenmesi karşılığında, idare adına tesciline karar verilmesini ister....
Ancak, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 3. maddesinde; "Bakanlar Kurulunca kabul olunan büyük enerji ve sulama projeleri ile iskan projelerinin gerçekleştirilmesi, yeni ormanların yetiştirilmesi, kıyıların korunması ve turizm amacıyla yapılacak kamulaştırmalarda bir gerçek veya özel hukuk tüzel kişisine ödenecek kamulaştırma bedelinin o yıl Genel Bütçe Kanununda gösterilen miktarı, nakden ve peşin olarak ödenir. Bu miktar, kamulaştırma bedelinin altıda birinden az olamaz. Bu miktarın üstünde olan kamulaştırma bedelleri, peşin ödeme miktarından az olmamak ve en fazla beş yıl içinde faiziyle birlikte ödenmek üzere eşit taksitlere bağlanır. Taksitlere, peşin ödeme gününü takip eden günden itibaren devlet borçlan için öngörülen en yüksek faiz haddi uygulanır" 4650 sayılı Kanunun 1. maddesi ile de 3. maddeye eklenen fıkrada da: "İdarelerce yeterli ödenek temin edilmeden kamulaştırma işlemlerine başlanılamaz" denilmektedir....
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine; ancak, 1) 5237 sayılı TCK'nın 52/4 maddesine göre; kararda, para cezasının ''10 eşit taksitle ödenmesine'' karar verilerek taksit aralığının açık bir şekilde gösterilmemiş olması, 2) Katılan lehine kendisini vekil ile temsil ettirmesinden ötürü hükmedilen vekalet ücretinin sanıklardan eşit olarak alınmasına karar verilmesi gerekirken, müteselsilen alınmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususların 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün ilgili kısmına ''para cezasının birer ay arayla 10 eşit taksitle ödenmesine'' ve ''müteselsilen...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; icra emrinin iptalinin yasal süresi içerisinde istenmediğini, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde iptal talebinde bulunmayan davacı idarenin gerekçeleri var ise menfi tespit davası açabileceğini, ancak icra emrinin iptali talebinde bulunamayacağını, muhtıranın iptali yönünden de borçlu idarenin iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, eğer muhtıranın iptalini gerektiren bir hesaplama var ise mahkemece hesaplamanın doğru olarak nasıl yapılması gerektiği ortaya konularak muhtıranın iptaline karar verilmesi gerektiğini, faize faiz yürütüldüğü iddiasının gerçek dışı olduğunu, kamulaştırma bedelinin tespiti kararı ile kamulaştırma bedelinin ne olacağının tespiti olduğunu, ancak bununla karar tarihinden sonra faiz ödenmeyeceğine dair bir sonuç çıkarmanın mümkün olmadığını, karar ile tespit edilen karar anında kamulaştırma bedelinin ne olacağı eksik tespit edilen kamulaştırma bedelinin karar anı itibariyle...
-KARAR- Davacı, davalı tarafından aleyhine bonoya dayalı olarak icra takibine girişildiğini, müvekkilinin davalıdan kömür satın aldığını, bedelinin 4 taksitle ödenmesinin kararlaştırıldığını, teminat olarak imzalı boş bono düzenlendiğini, davalıya olan borcun ödendiğini, ancak davalının boş bonoyu iade etmediği gibi anlaşmaya aykırı olarak doldurarak bedelsiz bonoyu takibe koyduğunu ileri sürerek, bonodan ve bonoya dayalı icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, dava konusu bononun davacıya verilen borç para karşılığında alındığını, bono bedelinin ödenmemesi üzerine takibe konulduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir....
Bu durumda, ilk derece mahkeme kararı ile belirlenen bedelin, kıymet takdir komisyonunca belirlenen değerden fazla olan kısmının, tapu malikine ödenmesi kararın kesinleşmesine kadar ertelenmekte olup, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davanın 4 ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren işletilecek faizin de, hak sahibinin bu parayı çekebildiği, kamulaştırma bedelinin kesinleştiği tarihe kadar işletilmesi gerekir....
Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın ön alım bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan sebepsiz zenginleşmeye dayalı belirsiz alacak istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'ne aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 08/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Anılan maddenin 1. fıkrasında " Kamulaştırmanın satın alma usulü ile yapılamaması halinde idare, 7 nci maddeye göre topladığı bilgi ve belgelerle 8 inci madde uyarınca yaptırmış olduğu bedel tespiti ve bu husustaki diğer bilgi ve belgeleri bir dilekçeye ekleyerek taşınmaz malın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesine müracaat eder ve taşınmaz malın kamulaştırma bedelinin tespitiyle, bu bedelin, peşin veya kamulaştırma 3 üncü maddenin ikinci fıkrasına göre yapılmış ise taksitle ödenmesi karşılığında, idare adına tesciline karar verilmesini ister." hükmü, 8. fıkrasında, bedelin belirlenmesi ile ilgili usul kuralları açıklandıktan sonra son cümlesinde "idarece kamulaştırma bedelinin hak sahibi adına yatırıldığına veya hak sahibinin tespit edilemediği durumlarda, ileride ortaya çıkacak hak sahibine verilmek üzere bloke edildiğine dair makbuzun ibrazı halinde mahkemece, taşınmaz malın idare adına tesciline ve kamulaştırma bedelinin hak sahibine ödenmesine karar verilir ve bu karar, tapu dairesine...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2055 KARAR NO : 2022/836 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/04/2021 NUMARASI : 2019/222 ESAS, 2021/136 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırma Bedelinin Geç Ödenmesinden Kaynaklanan Munzam Zarar Nedeniyle) KARAR : Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelemesi talep edilmiş olmakla, dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosya incelendi....