Ceza Dairesinin 01.02.2010 tarihli bozma kararından önce verilen ve sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilen 09.04.2007 tarihli kararda sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının 647 Sayılı TCK.nun 5. maddesi uyarınca 20 eşit taksitle tahsiline karar verildiği ve aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle bu hususun 1412 Sayılı CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca sanık lehine kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeden hükmolunan adli para cezasının taksitle ödenmesine karar verilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 Sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının 647 Sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca birer ay ara ile 20 eşit taksitle sanıktan tahsiline ve taksitlerden birisinin süresinde ödenmemesi halinde geri kalan miktarın bir defada tahsiline, karar verilmek suretiyle...
Ceza Dairesinin 11.03.2008 tarihli bozma kararından önce verilen ve sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilen 28.07.2005 tarihli hükümde, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının 647 Sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca 10 eşit taksitle tahsiline karar verildiği ve aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle bu hususun 1412 Sayılı CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca sanık lehine kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeden hükmolunan adli para cezasının taksitle ödenmesine karar verilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 Sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının 647 Sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca birer ay ara ile 10 eşit taksitle sanıktan tahsiline ve taksitlerden birisinin süresinde ödenmemesi halinde geri kalan miktarın bir defada tahsiline, karar verilmek suretiyle...
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanıklar hakkında hükmedilen para cezasının taksit miktarının TCK’nın 52/4. maddesi gereğince dörtten az olamayacağının gözetilmemesi, Yasaya aykırı, sanık ... müdafii ve sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu durum yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK’nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkralarının para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin kısmında yer alan “2 eşit taksitle” ve “3 eşit taksitle” ibarelerinin çıkartılması ve yerlerine ayrı ayrı “4 eşit taksitle”...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353/(1), b, 2 maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince istinaf kanun yoluna konu edilmiştir. Kamulaştırma Kanununun kıymet takdir esaslarını belirten 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup taşınmazın arsa niteliğinde kabulü doğrudur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atma bedelinin geç ödenmesinden dolayı TMK'nun 122.maddesi gereğince munzam zarar istemli davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında 18.Hukuk Dairesinden çıkan kararı kapsayan 14/12/2015 gün ve 2015/5164 Esas - 2015/18416 Karar sayılı ilama karşı davacılar vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: -K A R A R- Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay kararında yazılı gerekçelere göre karar düzeltme isteği HUMK'nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirine uymadığından REDDİNE, peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına, H.U.M.K’nun 442. maddesi göz önünde bulundurularak takdiren 315,00-TL. para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydedilmesine, 13/...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle arsa sahibi ... yönünden tahsil kararı verilen eksik işlerin giderilme bedelinin fer'ileriyle birlikte ödenmesinden sonra, tapu iptâli tescil kararının infaz edilebileceği tabiî bulunmasına göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.354,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı-k.davalı ... Kur'dan, bakiye 3.565,25 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı-k.davacı ...'...
Tüm dosya kapsamı kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı şirket üzerine kayıtlı ... ili ... ilçesindeki gayrimenkulün kamulaştırma bedelinin davalı banka tarafından eksik ödenmesinden kaynaklı bakiye ödenmeyen alacak için yapılan icra takibine bankanın itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ile davacı adına kayıtlı taşınmazın bedel tespiti davası sonucu kamulaştırılma bedeli olan 355.800,00 TL davalı banka hesabına yatmıştır. İlgili husus ve kamulaştırma bedeline ilişkin taraflar arasındaki bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık kamulaştırma bedelinin tamamının davacıya ödenip ödenmediği hususundadır. .... Asliye Ticaret Mahkemesi ... Esas numaralı dosyasında mahkemece ilgili kamulaştırma bedelinin dava sonuçlanana kadar ......
Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme Uyuşmazlık, temel olarak kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan munzam zararın tahsili hususundadır. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 6098 sayılı Kanun'un 122 nci maddesi. 3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 19.06.1996 tarihli ve 1996/5-144 Esas, 1996/503 Karar sayılı kararı. 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesi uyarınca, hükmün A-4 ve B-4 numaralı bentlerinde yer alan “TCK 52. maddesi” ibarelerinin “TCK.nun 52/2. maddesi” olarak değiştirilmesi, hükmün taksitlendirmeye ilişkin A-5 ve B-5 numaralı bentlerinde yer alan "4 eşit taksitte” ifadesinden önce gelmek üzere "birer ay ara ile" ibarelerinin eklenmesi, müsadereye ilişkin hüküm fıkrasından “...satılmış olması durumunda satış bedelinin gümrük idaresi lehine irad kaydına” ibaresinin çıkartılarak yerine “...dava konusu eşyanın satış suretiyle tasfiye edilmiş olması halinde tasfiye bedelinin hazine adına irad kaydına,” ibaresinin eklenmesi ve diğer kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03.12.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
Fıkrası gereğince ''Kamulaştırmanın satın alma usulü ile yapılamaması halinde idare, 7. maddeye göre topladığı bilgi ve belgelerle 8. madde uyarınca yaptırmış olduğu bedel tespiti ve bu husustaki diğer bilgi ve belgeleri bir dilekçeye ekleyerek taşınmaz malın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine müracaat eder ve taşınmaz malın kamulaştırma bedelinin tespitiyle, bu bedelin, peşin veya kamulaştırma 3'üncü maddenin ikinci fıkrasına göre yapılmış ise taksitle ödenmesi karşılığında, idare adına tesciline karar verilmesini ister'' ibareleri yer aldığını, söz konusu kanun maddeleri gereğince Kamulaştırma Bedelini Tespiti ve Tescili davasını idarelerin açması gerektiğini belirterek arz ve izah edilen ve re’sen gözetilecek sebeplerle, davacıların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmişlerdir....