DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 06/10/2022 KARAR TARİHİ : 18/11/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 29/11/2022 Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilİ şirket Aydın ilinde Ford bayiliği işlettiğini, davalı tarafça NM0EXXTTRELR15513 şasi nolu 08/10/2020 fatura tarihli 2020 model Transit MCA araç müvekkili şirketten satın alındığını, taraflar arasında yapılmış olan satış neticesinde davalı tarafça Filo İndirim Müşteri Taahhütnamesi imzalandığını, (Ford Otosan tarafından müvekkili şirkete NM0EXXTTRELR15513 Sasi Nolu araç satılır iken Kampanyalı Bayi Alış Fiyatından satıldığını, şartlar yerine getirilmeyince uygulanan indirim bayiye rücu edildiğini, davalı taraf Filo Müşterisi’nin Beyan ve Yükümlülüklerini Düzenleyen 3....
A.Ş yönünden, satış sözleşmesinin tarafı olmadığı ve araçtaki kusur ile ilgili bir dava açılmadığından işbu davalı yönünden davanın Pasif Husumet Yokluğu Nedeniyle Reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. -Davacının davasının davalı ... A.Ş yönünden PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE, -Davalı ... A.Ş yönünden davanın REDDİNE, ..." şeklinde karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı tarafından yasal süresinde istinafa başvurulmuştur....
Maddeleri dikkate alındığında davacı iddia ve taleplerinin gerçeklikten uzak olduğunun anlaşılacağını, proforma faturanın 11/10/2021 tarihine kadar ödemediğini, 27/10/2021 tarihinde kampanyalı şeklide kredi çekileceğini bildirmesi üzerine yeniden ve yenilenen fiyata göre proforma fatura düzenlenerek davacıya iletildiğini, bu proformada da belirtilen fiyatların proforma fatura bedeli üzerinden hak iddiasında bulunduğunu, davacının yapmış olduğu 636.000- TL peşinat ödemesinin fiyatın sabitlenmesi anlamına gelmediğini belirterek açılan işbu haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2021 NUMARASI : 2021/74 ESAS, 2021/389 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Kampanyalı Satış KARAR : BAKIRKÖY 5. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 02/07/2021 tarihli ve 2021/74 Esas, 2021/389 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davalılar tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2021 NUMARASI : 2021/33 ESAS, 2021/383 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Kampanyalı Satış KARAR : BAKIRKÖY 5. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 02/07/2021 tarihli ve 2021/33 Esas, 2021/383 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davalılar tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
Taşınmazlardaki ayıbın mahiyeti ve duruma göre satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde; doktrinde, “mutlak metod”, “nisbi metod” ve “tazminat metodu” adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan “nispi Metod” olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. Bu metoda göre satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında bilirkişi raporu yetersiz olup bu haliyle hükme esas alınması mümkün değildir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2021 NUMARASI : 2021/78 ESAS, 2021/385 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Kampanyalı Satış KARAR : BAKIRKÖY 5. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 02/07/2021 tarihli ve 2021/78 Esas, 2021/385 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davalılar tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
A.Ş. arasında düzenlenen 14.10.2005 tarihli "Satış Vaadi Şeklinde Düzenlenen Hasılat Paylaşımlı Konut Yapım Sözleşmesi" uyarınca konutların satışından elde edilecek hasılatın %77'sinin yapımcıya, %23'ünün arsa sahiplerine ait olacağı konusunda anlaşma sağlandığını, adi ortaklık niteliğindeki bu sözleşme gereğince davalı yüklenici şirketin kampanyalı satış yöntemi ile daire satışına başladığını, 31.07.2006 tarihli satış sözleşmesi ile davalı yüklenici şirketten daire satın aldığını, satış bedeli olarak kararlaştırılan 152.500,00 TL'yi bu davalıya ödediğini, ancak davalı yüklenici şirketin yönetim kurulunun 05.06.2007 tarihinde toplanarak kendisi ve diğer alıcılarla imzaladığı sözleşmelerdeki hak ve alacak ile mükellefiyetleriyle, ayrıca sözleşmelerde alıcıların haiz olduğu hak ve taahhütleri aynen ifa şartıyla diğer davalı I.T.C....
Taşınmazlardaki ayıbın mahiyeti ve duruma göre satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde; doktrinde, “mutlak metod”, “nisbi metod” ve “tazminat metodu” adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan “nispi Metod” olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. Bu metoda göre satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında bilirkişi raporu yetersiz olup bu haliyle hükme esas alınması mümkün değildir....
Taşınmazlardaki ayıbın mahiyeti ve duruma göre satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde; doktrinde, “mutlak metod”, “nisbi metod” ve “tazminat metodu” adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan “nispi Metod” olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. Bu metoda göre satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında bilirkişi raporu yetersiz olup bu haliyle hükme esas alınması mümkün değildir....