TC kimlik numaralı ... isimli bir kişi olup olmadığını ilgili Nüfus Müdürlüğünden sormak, bu kişinin nüfusa kayıtlı olduğu yerde zabıta araştırması yaptırmak, ... sigorta sicil numarası altında 1975 yılında 2198 ve 2294 işyeri sicil numaralı işyerlerinde geçen çalışmaların kime ait olduğunu tesbit etmek, bu nedenle 1975 yılındaki çalışmaların geçtiği işyerlerinde davacı ile aynı dönemlerde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlarına geçmiş bordro tanıkları,yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına, resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlarını tesbit edip beyanlarına başvurmak ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın,yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup ,bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
Yapılan incelemede; davacı, doğduğunda babasının nüfusuna kaydedildiği ancak amca çocukları tarafından babasının nüfusundan çıkarttırıldığını ve bu durumu iki yıl önce öğrendiğini belirtmiş, davacı tanıklarından Pakize ise davacının yaklaşık yirmi yıl önce babasının nüfusuna kayıtlı olmadığını öğrendiğini belirtmiştir. Bu durumda davacının, daha önce babasının nüfusuna kayıtlı olup olmadığı, sonrasında nüfustan çıkarma işleminin yapılıp yapılmadığı konusunda ilgili nüfus müdürlüğünden sorulup, varsa böyle bir idari işlem ya da yargısal karara ilişkin tüm bilgi ve belgeler getirtilmeden eksik inceleme ile karar verilmiş olması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2- Davacı ve davacı tanıkları baba ...’ün askerde şehit olduğunu ve mezar yerinin bilinmediğini beyan etmişlerdir. Ancak mahkemece bu konuda bir araştırma yapılmamıştır....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar ilk derece mahkemesine verdikleri dava dilekçesinde özetle; babaları Abdullah'ın 1968 yılında trafik kazasında vefat ettiğini, ölüm tarihinin resmi kayıtlarda 1960 gözüktüğünü, ancak 1968 yılında öldüğünün herkes tarafından bilindiğini, babasının eşi Döndü'nün resmi kayıtlarda gözükmediğini, babaları Abdullah ile anneleri Döndü'nün müşterek çocuklarının Aydın, Fatma, Abdullah, Bayram Ali ve Sebiha olduğunu, babasının 1968 yılında kaza sonucu vefatından dolayı 1943 doğumlu amcası Mustafa Çalış'ın annesi Döndü Ayazlı'yı üzerine yazdırdığını, bu nedenle annelerinin soyadını kullandıklarını, Abdullah ve Döndü'nün sadece dini nikahlarının olduğunu, tapu kayıtlarında Abdullah ve Döndü'nün soyadlarının Çalış olarak geçtiğini, babaları Abdullah'ın soyadının Çalış olduğunu, tapu kayıtları ve beyanları doğrultusunda Abdullah ve Döndü'den olma çocukların soyadlarının Çalış olarak değiştirilmesine, ayrıca babaları Abdullah'ın ölüm...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/590 Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, ancak dava dilekçesinin netice kısmında bu taleplerini belirtmediklerini belirterek Mardin ili Savur ilçesi Yenilmez köyü nüfusuna kayıtlı 27/02/1974 doğumlu Cemal Atalay ile 22/09/1969 Beyrut/Lübnan doğumlu Jamal Darwiche'in aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Numaralı, 20.03.1927 Kılleş doğumlu, Mehmet ve Sacide kızı Belkız Sümer'in kaydı ile 14.04.1952 tarihinde evlenmekle Elazığ İli, Alacakaya İlçesi, Altınoluk Mahallesi Cilt No: 8, Hane No: 2, BSN 5'de, 01.07.1927 Kelhası doğumlu, Memet ve Sacide kızı T.C. Numaralı Belkız Talayha olarak oluşan kaydın iptaline karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Somut dava dosyasında; Dörtyol Sulh Hukuk Mahkemesinden alınan veraset ilamına göre 3. Sırada Fatma Pamuk'a 10 pay verildiği, yine son sırada Fatma Pamuk (Emik) mirasçılarına pay verildiği, dosyada kaydın mükerrer olduğunun iddia edildiği, Mahkemece T.C. kimlik numaralı Niğde İli, Bor İlçesi, Postallı Köyü nüfusuna kayıtlı Fatma PAMUK ile Halay İli, Dörtyol İlçesi, Yeniyurt Mahallesi nüfusuna kayıtlı T.C. kimlik numaralı Fatma PAMUK’un öncelikle aynı kişi olduklarının tespitine ve Niğde İli Bor İlçesi nüfusuna kayıtlı T.C. kimlik numaralı Fatma PAMUK’un kaydının iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....
K A R A R Davacı, 3400010731127 sigorta sicil numarası ile 13/06/1976-31/03/2009 yılları arasında muhtelif işyerlerindeki çalışmalarının kendisi ile aynı sigorta numarası olan ve aynı adı taşıyan başka bir şahsın çalışmalarıyla karıştığından kendi hizmetlerinin ... oğlu 1963 doğumlu ... köyü nüfusuna kayıtlı ve ... TC numaralı şahsına ait olduğunun tespitini talep etmiştir. Mahkemece, 3400010731127 sigorta sicil dosyasında 206323.34, 22118.26, 25394.42, 13646.43, 268541.34, 15081.43, 125337.35, 17774.43, 142404.35, 298411.34, 10926.50, 361766.34, 2561.49, 558797.34, 588844.34, 1049398.34, 1006375.60, 1090760.06, 18828.63, 1146462.34, 1011696.60, 1014895.60, sicil sayılı işyerlerinden 13/06/1976 - 31/08/2009 tarihleri arasında Kuruma bildirilen toplam 3022 gün sigortalı hizmetin 03/03/1963 d.lu, ... oğlu, ... TC nolu, ve 3400010731127 sigorta sicil numaralı ...'a ait olduğunun tespitine karar verilmiştir....
ın nüfusunda kayıtlı bulunan 05.10.2001 doğumlu ...'nın davacı ... ile dahili davalı ...'in gayri resmi birlikteliğinden dünyaya gelmesine rağmen davalılar ...'ın nüfusuna kaydedildiğini belirterek davacının küçük ...'nın babası olduğunun tespiti ile çocuğun, ... hanesindeki nüfus kaydının iptal edilip davacının nüfusuna kaydını talep etmiş, mahkemece 28.07.2011 tarihinde verilen kabul kararı Yargıtay 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacının Lübnan nüfusuna kayıtlı ... ile aynı kişi olduğunun tespitini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile davanın usulden reddine şeklinde hüküm kurulmuş olup, bu kez davacı vekilince Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Dava dilekçesinde, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ... ve... kızı 01.07.1941 doğumlu davacı ... ile Suriye nüfus kayıtlarında ... ve Şerife kızı 05.11.1940 doğumlu Sultani Mardini'nin aynı kişi olduğu ileri sürülerek ... ile Suriye vatandaşı Sultani Mardini'nin aynı kişi olduğunun tespiti istenmiştir....
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden ve toplanan delillerden, Yakacık Köyü'nde bulunan davaya konu taşınmazın 1973 yılında yapılan kadastro tespiti sırasında senetsizden 1320 d. lu, Yusuf oğlu Mehmet Deniz adına tescil edildiği, davacının kök murisinin ise Adıyaman İli Merkez İlçesi Pınaryayla Köyü nüfusuna kayıtlı, 01/07/1919 d lu, Uso ve Fatma'dan olma, T.C. kimlik no'lu Ahmet Deniz olduğu, Adıyaman Nüfus Müdürlüğü tarafından yapılan araştırmaya göre, Adıyaman İli Merkez İlçesi'nde 14/02/1928 d lu, Yusuf ve Fatma'dan olma Memet Deniz (Ormaniçi Köyü nüfusuna kayıtlı), 14/02/1928 d. lu, Yusuf ve Fatma'dan olma Mehmet Deniz (Eskisaray Mh nüfusuna kayıtlı) ve 02/02/1947 d. lu, Yusuf ve Fatma'dan olma Mehmet Deniz (Ağaçkonak Köyü nüfusuna kayıtlı) isminde başkaca şahısların da bulunduğu, davacı taraf tanıklarının keşif sırasında dinlenildikleri, buna göre tanık Mehmet Avcı'nın (komşu parsel maliki), taşınmazın maliki Mehmet Deniz'in Pınaryayla (Artan) Köyü'nde oturduğunu, 60 yaşından...