WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk ve Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, anneliğin tespiti istemine ilişkindir. Adana 8. Asliye Hukuk Mahkemesince, doğum tutanağı ve aile nüfus kayıt tablosunun incelenmesinde, tespit isteyen davacının Türkiye'de oturmadığı, ilgili A.. J..'ın "Mardin/Kızıltepe" nüfusuna kayıtlı olduğu, Türkiye'de yerleşim yerinin bulunmadığı, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi gereğince nüfus kayıtlarını düzeltme davaları düzeltmeyi isteyen kişilerin yerleşim adresinin bulunduğu ya da nüfusa kayıtlı olduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağından davacıya ait nüfus kayıt tablosunda davacının "Mardin/Kızıltepe" nüfusuna kayıtlı olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Kızıltepe 1....

    Yukarıdaki yasal düzenlemeler ve açıklamalara göre dava değerlendirildiğinde; davacı murisi ile davalı ... San. ve Tic. A.Ş. arasında Türkiye'de yapılan bir iş sözleşmesinin mevcut olmadığı, ...'nin Irak Cumhuriyeti ... Bölgesi Ticaret ve Sanayi Bakanlığı Şirketler Genel Müdürlüğü'ne kayıtlı olduğu, müteveffa kazalılar ..., ... ve ...'in 01/07/2014 tarihi itibariyle... ile hizmet sözleşmesi imzalandığı, davacı murisinin 28/12/2014 tarihinde Irak ülkesi Erbil şehrinde Erbil-Selahaddin yolu üzerinde yapılan tünel inşaatında (......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ERGANİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2013 NUMARASI : 2011/143-2013/725 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan Aziz oğlu Abdi ile Aziz oğlu Abdullah aynı kişi olduğunu, Abdullah adına kayıtlı olan 17,60,210 ve 212 parsel sayılı taşınmazların murisin ölümünden çok sonra yolsuz olarak davalılar adına tescil edildiğini ileri sürerek davalılar adına olan kaydın iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir....

        Uludere nüfusuna kayıtlı... ve Cazı kızı, 1985 Irak doğumlu olduğu belirtilen Destan Fırat Kod adlı şüpheli Zeliha Durak'ın nüfusa kaydının olmadığı, kimlik bilgileri olmadığı için sistemlerden sorgulanamadığı belirtilmiştir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile özetle; Yerel mahkemece verilmiş olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, açmış oldukları davanın kadastro tespiti sonrası zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescili davası olduğunu, kanunun açık hükmü dikkate alındığında tapu sicilinden malikin kim olduğunun anlaşılamaması halinin; taşınmaz malın sahibinin kim olduğunun bilinmesine yarayacak, kimliğini ortaya koyacak gerekli bilgi ve belgelerin tapu sicilinden (kütüğünden) çıkarılmasının imkansız olması olduğunu, kadastro tespitinde tespit maliki olarak gözüken kişinin Abdullah oğlu Hasan olduğunu, bu tespitin haliyle malikin kim olduğunun bilinmesininin imkanının bulunmadığını, her ne kadar kadastro tutanağı sureti dosya arasına alınmış ise de kadastro tespitinde dayanak tapu suretinin ilgili tapu müdürlüğünden istenmediğini, nüfus kayıtlarında isim benzeri olarak tespiti yapılan Abdullah oğlu Hasan ve Abdullah oğlu Hasan oğlu Dursun ERSANGÖZ ilgili kolluk araştırması...

          Aynı Kanunun 19/1. maddesi uyarınca da; “Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir." Tüm dosya kapsamından, mirasbırakanlar, ... ve ...'nın ölmeden önceki son yerleşim yeri adresinin tespiti amacıyla yapılan araştırmada mirasbırakanların "...." adresinde hiç oturmadıklarının tespit edildiği, nüfus kayıtlarında ise yerleşim yeri adreslerinin bulunmadığı, ... ilçesi, ... mahallesi nüfusuna kayıtlı oldukları anlaşıldığından, uyuşmazlığın mirasbırakanların nüfusa kayıtlı oldukları yer mahkemesi olan.... Sulh Hukuk Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12/04/2016 gününde oy birliği ile karar verildi....

            iddet süresi içerisinde doğduğu için boşandığı eşi Adem'in nüfusuna kaydedildiğini ve kimlik numarasını aldığını, çocuğun gerçek babası Engin'in nüfustan kimlik çıkarttığını ve T.C kimlik numarasıyla kendi nüfusuna kaydettiğini, böylece aynı çocuğun iki ayrı nüfus kaydında yer aldığını, iki ayrı nüfus kaydına sahip olan aslında tek kişi olan Deniz Yılmaz Kalebaş'ın gerçek doğum tarihinin 02.05.2012 olup biyolojik babasının da T5 olduğunu, nüfustaki bu karışıklığın giderilmesi için soybağının reddi davası açılması gerektiğini, dava açma yetkisinin koca ve çocuğa tanındığını, kayyıma da yetki verildiğini, biyolojik babanne olan Münevver'in çocuğa kayyım olarak atandığını, bu nedenle davanın açıldığını belirterek, Deniz Bulut ve Deniz Yılmaz Kalebaş olarak nüfusta iki ayrı kayıt olarak gözüken yaşı küçük çocuğun 02.05.2012 doğumlu Deniz Yılmaz Kalebaş olarak tek çocuk olduğunun tespitine, soybağının reddi ile yaşı küçük çocuğun biyolojik babasının T3 olmadığının ve T5 olduğunun tespiti...

            Davacıların amacı; hem Suriye Arap Cumhuriyeti hem de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan davalının, Suriye nüfus kayıtlarında olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti nüfus kayıtlarında da çocukları olarak görünmektir. Taraflar arasında zaten Suriye Arap Cumhuriyeti nüfus kayıtlarında babalık bağı kurulmuş olup, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2017/8963 Esas ve 2019/3695 Karar sayılı ilamında belirtildiği ve Dairemizce de aynen benimsendiği üzere davacıların talebi; Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı numaralı Cheikhmous ile Sari oğlu 01/01/1956 doğumlu Abdulaziz Mohammed ile TC vatandaşı numaralı Abdulaziz Durmaz'ın aynı kişi olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak da, Abdulaziz Durmaz'ın çocukları olarak nüfusa tescil istemidir. Bir başka anlatımla nüfus kaydının düzeltilmesi istemidir. Bu durumda, dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesi ve tespit istemine ilişkin olup, asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Bu sebeple, Kızıltepe 2....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı vekili , müvekkilinin dedesi Derviş Zorlularoğlu'nun muhtemelen izini kaybettirmek maksadıyla beyan usulü kendisini Tarsus ilçesi nüfusuna kaydettirdiğini , Derviş'in babası ve annesinin Denizli ve İlbadı Mahallesi nüfusuna kayıtlı olduğundan Derviş'in babası Mehmet (Mustafa) ve annesi Ayşe'nin mirasçılarını gösterir veraset ilamının verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda bilirkişi raporuna göre Tarsus nüfusuna kayıtlı Derviş'in 1878 , Denizli nüfusuna kayıtlı Mustafa oğlu Mehmet 'in ise 1887 doğumlu olduğu gerekçesi ile aynı kişi olmadıklarından davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü , davacı vekili istinafa getirmiştir. Nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa gerçek durum her türlü delille ispatlanabilir (TMK m. 30/2)....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, 1962 ve 1963 yılları arasında DSİ'de hidrolog olarak çalışan 4118922 sicil numarası ile davalı Kuruma kayıtlı ... ile 4122257 sicil numarası ile davalı Kuruma kayıtlı davacının mirasbırakanı ...'nın aynı kişi olduğunun tespitine, davacı murisinin 1962-1963 yılları arasındaki DSİ'deki çalışmalarının davacıya aylık bağlanmasında nazara alınmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B.İstinaf Sebepleri Davalı Kurum vekili, istinaf dilekçesinde özetle; kararın kaldırılmasına ve talep doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. C....

              UYAP Entegrasyonu