Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre davalı Havelsan’ın durumu değerlendirildiğinde, davalının hisselerinin % 99,45’inin Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfına, % 0,5’inin Türk Hava Kurumuna, % 0,0375’inin ...’ye ve % 0,0125’inin ise ... Şirketine ait olduğu görülmektedir. Davalının Türk Ticaret Kanunu’na tabi olarak faaliyetlerini sürdüreceği sözleşmesinde yazılıdır. Davalının anonim şirket niteliğinde bir özel hukuk tüzelkişisi olduğu anlaşılmaktadır. Şu halde davalının davacının ücret talebinden sorumluluğu bulunmamaktadır. Mahkemece aksi yönde karar vermesi isabetsizdir. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Buna göre davalı ...’ın durumu değerlendirildiğinde, davalının hisselerinin % 99,45’inin Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfına, % 0,5’inin Türk Hava Kurumuna, % 0,0375’inin ....’ye ve % 0,0125’inin ise ... Şirketine ait olduğu görülmektedir. Davalının Türk Ticaret Kanunu’na tabi olarak faaliyetlerini sürdüreceği sözleşmesinde yazılıdır. Davalının anonim şirket niteliğinde bir özel hukuk tüzelkişisi olduğu anlaşılmaktadır. Şu halde davalının davacının ücret talebinden sorumluluğu bulunmamaktadır. Mahkemece aksi yönde karar vermesi isabetsizdir. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ...'ın 814 parsel sayılı taşınmazını mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak, tapuda satış göstermek suretiyle; 637, 1112, 1162 ve 1420 parsel sayılı taşınmazlarını rucu şartlı bağış işlemi ile mahfuz hisselerini ihlal ederek davalı oğluna temlik ettiğini ileri sürerek 814 nolu parsel sayılı taşınmazın davalı adına tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına tescili, 637, 1112, 1162 ve 1420 nolu parsel sayılı taşınmazların ise davalı adına tapu kaydının %75'inin iptali ile tüm mirasçılar adına tescili isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, çekişme konusu 814 parsel sayılı taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını, miras bırakanın mal kaçırma kastının olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

        Yapılacak iş; davacının dava dışı işy...l...inden yapılan hizmet bildiriml...inin davalı işy...i ile bağlantısı bulunup bulunmadığını ve g...çek bir çalışmaya dayalı olup olmadığını araştırmak, bu çalışmalar iptal edilmeden eldeki davada görülmekte olan hizmet süresinin tespitine karar v...ilemeyeceğinden davacının bu çalışmaların iptalini isteyip istemediğini belirlemek, iptalinin talep edilmesi halinde söz konusu çalışmaları bildiren işv...enl...i de davaya dahil edip araştırmayı genişletmek, davacının tespitini istediği sürel...e ilişkin işv...ence ...'na v...ilmiş dönem bordrolarında kayıtlı tarafsız diğ... tanıklar da saptanarak bunların bilgil...ine başvurmak, bordolarda adı geçen kişil...in adresl...inin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, ... ......

          Tarafların bundan sonra taşınmazı mülkiyetinin %65'inin davalılar miras bırakanına, %35'inin davacı miras bırakanına ait olacağını kabul ettikleri görülmektedir. Burada hemen belirtilmelidir ki, bir kimsenin kendi bitkisini başkasının arazisine veya başkasının bitkisini kendi arazisine dikmesi halinde uygulanacak hükümler Türk Medeni Kanunu'nun 722-724. maddeleridir. Nitekim bu husus, 05.07.1944 tarih ve 12/26 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da tartışılmış ve burada tarla vererek onun yerine bağ, bahçe yaptırılmasına ilişkin sözleşmelerde akdin geçerli sonuç meydana getirmesi için resmi biçim koşulunun aranmayacağı, harici bir sözleşme ile de bir kimseye arazisi üzerine bağ ve bahçe yaptıran malikin sözleşmeyle bağlı sayılacağı kuralı kabul edilmiştir. O yüzden davacının isteminin dayanağını Türk Medeni Kanunu'nun 729. maddesinin yollamasıyla 724. (eski MK 650.) madde teşkil etmektedir....

            Hükmü, taraflar temyiz etmiştir. 1-Taraflar arasında beton santral sistemi için otomasyon tesisi amacıyla 22.03.2008 tarihli sözleşmenin düzenlendiği, sözleşme uyarınca beton santrali otomasyonu için kararlaştırılan bedelin 19.500,00 TL + KDV olduğu, ödemenin %35’inin peşin, %35’inin panonun ve malzemelerin nakledilmesinde %30’luk bölümünün ise “sistemin devreye alınıp çalıştırıldığında” yapılacağının kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Davacı yüklenici, eserin sözleşmeye uygun şekilde sistemi devreye alıp çalıştırılarak teslim edildiğini ileri sürmüş, buna karşılık davalı iş sahibi sistemin devreye alınıp çalıştırılmadığını, kalan iş bedeli alacağının sözleşmeye uygun olarak bu nedenle ödenmediğini, davanın reddini savunmuştur. Burada, eserin teslimi kavramından hukuken ne anlamak gerektiği yönü üzerinde durulması gerekecektir....

              Dava dosyasının incelenmesinden, davacı derneğin kamu yararına çalışan dernek sayılma istemiyle yaptığı başvurunun davalı Bakanlığa iletilmesi üzerine Devlet Bakanlığının, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının ve Maliye Bakanlığının görüşünün istenildiği, Devlet Bakanlığı ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığın'ca olumlu görüş verilirken, Maliye Bakanlığınca; dernek gelirlerinin %80 inin dernek amaçlarına harcanmadığı, tüzüğünde de dernek gelirlerinin enaz %80'inin dernek amaçlarına harcanılacağına ilişkin bir hükmün bulunmadığı belirtilerek istemi uygun görmemesi üzerine dava konusu işlem ile davacıya bildirimde bulunulduğu anlaşılmıştır....

                Sigorta aracılık hizmetlerine ödeme yaptığını ve borcuyla ilgili çek verdiğini ispat edemediği belirtilerek, davalının takas def' inin kabulü ile davaya konu Beypazarı İcra Müdürlüğü' nün 2008/1707 E. sayılı takip dosyasındaki hesap tablosuna göre 58.764.68-TL borçlu, Beypazarı İcra Müdürlüğü' nün 2008/1502 E. sayılı takip dosyasındaki hesap tablosuna göre 143.211.34-TL alacaklı olduğundan davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1- Davacının temyizi yönünden; davalıların murisi ... tarafından verilen cevap dilekçesinde ödeme savunmasında bulunulmuş, ancak takas def' i ileri sürülmemiştir. Cevap dilekçesini veren murisin yargılama sırasında ölümü üzerine, mirasçıları olan davalılara tebligat çıkarılmış ve taraf teşkili tamamlanmıştır. Davalılar vekili 03.11.2011 tarihli dilekçesinde takas def' inde bulunmuştur. Takas def' inin ileri sürüldüğü dilekçenin havale tarihi itibariyle henüz 6100 Sayılı HMK yürürlüğe girmemiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, SSK ... Hastanesinde şoför olarak çalışan davalının kuruma ait ambulans ile tek taraflı kaza yaptığını, davalının tam kusurlu olduğunu ve hasarın 5/8'inin dahili sigorta fonundan karşılandığını açıklayarak, kalan miktarın davalıdan tahsili için aleyhine girişilen 6.790.05-YTL'lık icra takibine vaki itirazın iptaline takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, kusuru kabul etmediğini, sağlık kurulu raporu olmasına rağmen zor şartlarda çalıştırıldığını ve kazanın meydana geldiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

                    Mahkemece, iddia, savunma ve bilirkişi raporuna göre, kooperatif genel kuruluna kayıtlı 220 üyesinden 135' inin katılarak yeterli çoğunluğun sağlandığı, davacıların iptalini istedikleri maddelere karşı red oyu kullanarak muhalefet şerhlerini yazdırdıkları, iptal davası açmaya haklarının bulunduğu, yönetim kurulu raporunun oy çokluğu ile okunmadan geçildiği ancak raporun kabulüne ilişkin bir karar bulunmadığı, bu nedenle maddenin iptali isteğinin hukuki dayanağı bulunmadığı, 5. maddede 2007 yılı denetim kurulu raporu okunup bir karar alınmadığı, 6, 7, 8, 9, 10 ve 12.inci maddelerin oy çokluğu ile kabul edildiği, iptal taleplerinin soyut eleştiri, kişisel görüş ve değerlendirmeye dayalı olup somut delillere dayandırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu