WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş sahibinin sözleşmenin feshi hakkını kullanması ile sözleşme geriye etkili olarak ortadan kalkar ve taraflar fesihten önce edimde bulunmuşlarsa bunların iadesini isteyebilirler (BK md. 108/1). Açıklanan olgular gözönünde bulundurularak somut olaya dönülürse; davalı yüklenici davacı iş sahibine ait kamyona hidroacar marka ve 60T2 model ikinci el vinç satış, montaj ve revizyonu işini üstlenmiş, gerekli imalâtı yaparak vinci teslim etmiştir. Yanlar arasında düzenlenen 30/04/2012 tarihli sözleşmeye göre iş bedeli 220.000,00 TL + KDV olup bu bedelden iş sahibi tarafından getirilen kamyon bedelinin düşüleceği kararlaştırılmıştır. Davacı iş sahibi tarafından davalıya 155.200,00 TL ödenmiştir. Davacı, vincin ayıplı olması nedeniyle ödenen bu bedelin davalıdan tahsilini istemiş, mahkemece davalının sözleşme kapsamında yaptığı imalât ve onarımların hatalı olduğuna dair davacı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    Davalı/Birleşen Dosya Davacısı ----vekilinin --- havale tarihli dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan --- kapsamında davalı ---- sözleşmeye aykırı davranışları, sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemiş olması, ayıplı, kusurlu ve hatalı hizmet vermiş olması nedeniyle davalıya ödenen paraların ve uğranılan diğer zararlara ilişkin alacağın tahsilini talep ve dava etmiştir. -----sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda birleştirme karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir. İNCELEME ve GEREKÇE : Asıl Davanın, hukuki niteliği itibari ile tacirler arasında düzenlenen sözleşme nedeniyle verilen hizmet sonucu talep edilen alacak nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü. Uyuşmazlık kapsamında davacının edimini yerine getirip getirmediğini, getirmişse ne kadar alacağının olacağı, işlemiş faiz talep edip edemeyeceği hususlarında araştırma yapılacağı anlaşıldı....

      Malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, satış tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanununu 194 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş ve ayıbın gizli ya da açık olması halleri için ayrı ihbar süreleri getirilmiş; hatta ayıbın hile ile gizlenmesi halinde sorumluluğu kaldıran her şartın batıl olduğu, açıkça ifade edilmiştir. Yasal düzenlemeye göre, alıcı taraf kendisine sağlanan mal ve hizmetle ilgili ayıplı olup olmama konusunda gerekli muayeneyi (denetimi) yapacak ve bu muayene sonucu, mal ya da hizmetle ilgili saptadığı ayıpları, mal veya hizmetin sağlanmasından itibaren ihbar süreleri içinde, kendisine mal yada hizmet sağlayan sözleşmenin tarafına bildirecektir. Bu bildirim (ayıp ihbarı) ödevi ihmal edildiğinde, alıcı, ayıba dayalı yasal haklarını kaybedecektir....

        Maddesinin uygulanması gerekmektedir; "MADDE 126- İfasına başlanmış sürekli edimli sözleşmelerde, borçlunun temerrüdü hâlinde alacaklı, ifa ve gecikme tazminatı isteyebileceği gibi, sözleşmeyi feshederek, sözleşmenin süresinden önce sona ermesi yüzünden uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir." Somut olayda taraflar arasında imzalanan sözleşmede davacı hizmet sağlayıcının hizmetin ayıplı hizmetten veya hizmet verilememesinden sorumsuzluğuna dair bir sorumsuzluk hükmü bulunmadığı gözetildiğinde TBK'nın 126. Maddesi uyarınca davalı müşteri tarafından sözleşmenin feshi istenebilecektir. Davalı tarafın sözleşmeyi feshinde haklı nedene dayandığı gözetilerek daha önceki aylar için yapılan indirimlerin davalıdan istenebilmesi de mümkün değildir. Taraflar arasında uyuşmazlık konusu bir diğer alacak kalemi ise işyeri sigorta bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

          Maddesinin uygulanması gerekmektedir; "MADDE 126- İfasına başlanmış sürekli edimli sözleşmelerde, borçlunun temerrüdü hâlinde alacaklı, ifa ve gecikme tazminatı isteyebileceği gibi, sözleşmeyi feshederek, sözleşmenin süresinden önce sona ermesi yüzünden uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir." Somut olayda taraflar arasında imzalanan sözleşmede davacı hizmet sağlayıcının hizmetin ayıplı hizmetten veya hizmet verilememesinden sorumsuzluğuna dair bir sorumsuzluk hükmü bulunmadığı gözetildiğinde TBK'nın 126. Maddesi uyarınca davalı müşteri tarafından sözleşmenin feshi istenebilecektir. Davalı tarafın sözleşmeyi feshinde haklı nedene dayandığı gözetilerek daha önceki aylar için yapılan indirimlerin davalıdan istenebilmesi de mümkün değildir. Taraflar arasında uyuşmazlık konusu bir diğer alacak kalemi ise işyeri sigorta bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

            TKHK.m.15 "(1) Hizmetin ayıplı ifa edildiği durumlarda tüketici, hizmetin yeniden görülmesi, hizmet sonucu ortaya çıkan eserin ücretsiz onarımı, ayıp oranında bedelden indirim veya sözleşmeden dönme haklarından birini sağlayıcıya karşı kullanmakta serbesttir. Sağlayıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar sağlayıcı tarafından karşılanır. Tüketici, bu seçimlik haklarından biri ile birlikte Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir." hükümleri düzenlenmiştir. Davacı, davalı firmadan almış olduğu hizmetin ayıplı olduğundan bahisle ödenen bedelin iadesiyle birlikte tazminat isteğinde bulunmuştur. Buna göre davalı tarafça, davacıya verilen hizmetin ayıplı olup olmadığının tespiti gerekmektedir....

            DELİLLER VE GEREKÇE: Asıl dava, ticari satım sözleşmesine konu malın ayıplı olması nedeniyle bedel iadesi ile uğranılan zarara illişkin, karşı dava ise satım sözleşmesine konu malın bakiye bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında imza edilen 19.02.2020 tarihli mesafeli satış sözleşmesi başlıklı sözleşme incelendiğinde; Alıcının beyan ve taahhütleri başlıklı 6. Maddesinde; ''Alıcı, sözleşme konusu malihizmeti teslim almadan önce muayene edecek ezik, kırık, ambalajı yırtılmış vb. hasarlı ve ayıplı mal/hizmeti şirketinden teslim almayacaktır. Teslim alınan mal/hizmetin hasarsız ve sağlam olduğu kabul edilecektir. Teslimden sonra mal/ hizmetin özenle korunması borcu, alıcıya'ya aittir.'' Satıcının beyan ve taahhütleri başlıklı 7.maddesinde; satıcı, sözleşme konusu mal/hizmetin sağlam, eksiksiz, siparişte belirtilen niteliklere uygun ve varsa garanti belgeleri ve kullanım kılavuzları ile teslim edilmesinden sorumludur......

              Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; asıl dava taraflarca akdedilen 01/11/2017 tarihli sözleşmeye göre yapılması gereken işin davalı-karşı davacı tarafça ayıplı-eksik yapılmasından dolayı sözleşmenin feshi nedeniyle davalıya ödenen fazlaya ilişkin haklar saklı tutulması kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL bedelin, sözleşmeye aykırı olarak yapılan yapının ayıplı imalatının söküm bedeli-araziyi eski haline getirmek için fazlaya ilişkin haklar saklı kalınması kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL bedelin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karşı dava ise taraflarca akdedilen sözleşmenin feshedilmesi nedenine dayalı olarak sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla 111.407,00 TL nin davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesine ilişkindir....

                . 2-Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmenin feshi ve tapu iptali tescil ile dava konusu bağımsız bölümde yapılan tadilat masraflarının ve gönderilen ihtarname masrafının iadesi istemine ilişkindir....

                  Karar sayılı ilamı kapsamında davacıya iade edildiği, davacının işbu dava ile sözleşmenin feshi nedeniyle mahrum kaldığı kar ve .... şirketine ödediği vade farkını davalıdan talep ettiği, ancak kâr mahrumiyetinin sözleşmenin ifa edileceğine duyulan güvenin boşa çıkması sebebiyle uğranılan ve sözleşmenin feshi halinde istenemeyecek müspet zararlardan olduğu, bu nedenle mahkemece kar mahrumiyeti talebi yönünden davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davalının davacı ile dava dışı .......

                    UYAP Entegrasyonu