ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/416 Esas KARAR NO : 2021/547 DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 07/09/2020 KARAR TARİHİ : 07/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ----- faaliyetleriyle iştigal ettiğini, müvekkilinin faaliyetlerin icrası için davalı yüklenici ile 01/05/2016 tarihilinde yüklenici sözleşmesi imzaladığını, ancak davalının yüklenici sözleşmesinde belirtilen hükümlere aykırı olarak tam ve gereği gibi bir hizmet sağlayamadığını, bazı sahalarda hiç hizmet vermediğini, ancak ifa edilmeyen hizmetlere karşılık fatura kesildiğini, bu faturalara karşı icra takipleri başlatıldığını, sözleşmesel ilişki kapsamında müvekkili tarafından davalıya sehven avans ödemesi yapıldığını, sehven ödemenin iadesi istendiğinde davalının iadeyi yapmadığını belirterek, sehven...
GEREKÇE; İki dava dosyasındaki tarafların aynı olması, davaya konu hizmetin ve hizmetin kaynağı olan sözleşmenin aynı olmasından dolayı talepler arasında bağlantı bulunduğu, bu dosyada verilecek kararın diğer dosyada verilecek karara etkisi olacağı görülmüş, Mahkememizde açılan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası ile ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas Sayılı dosyasında yürütülen davada dava konusu davaların aynı hukuki sebebe dayandığı, verilecek kararın diğer davaya etkisi olacağı, bu hali ile 6100 Sayılı HMK 166.maddesi uyarınca davalar arasında bağlantı bulunduğundan dosyamızın ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 1-)Mahkememizin derdest 2021/349 Esas sayılı dosyamız ile ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... esas sayılı dosyasının taraflarının ve dava konusunun aynı olduğu, aralarında hukuki ve fiili irtibat olduğu, ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/335 Esas KARAR NO : 2023/68 Karar DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/05/2022 KARAR TARİHİ: 23/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin ----- bulunan ---- işletmenin sahibidir. Anılan işletmede --- izlenmesi için --- tarihinde iş yerinde kullanılmak üzere aracı kurum olarak davalı taraf ----- üyeliğini başlatılmıştır. ---- üzerinden yapılmış, ilk hafta alınmayarak ----üzerinden sözleşme yapılmıştır. Ödemenin ---- bedel ile senet imzalanarak yapılması kararlaştırılmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/517 Esas KARAR NO : 2022/870 Karar DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) DAVA TARİHİ : 21/10/2020 KARAR TARİHİ : 18/11/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 01/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacı Ankara ...İcra Müdürlüğü'nün ... E....
Taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulduğu, davacı tarafından hizmetin verildiği noktalarında uyuşmazlık bulunmayıp; uyuşmazlığın, davacı tarafından verilen hizmetin ayıplı olarak verilip verilmediği noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafından, davacının verdiği depolama hizmeti sırasında depolanan klimaların hasarlanması nedeniyle oluşan zararın davacı alacağından mahsubunun gerektiği savunulmuş, davacı tarafından ise hizmetin eksiksiz ve tam olarak verildiği belirtilmiştir. Bu durumda hizmetin ayıplı olarak verildiğinin ispat yükü davalı taraftadır....
Ayrıca ücret farkı davacıya ait olmak üzere hizmetin yeni bir firmadan alınacağını da belirtmiştir. Öte yandan davalı, hizmetin alınamadığına yönelik yasal süresinde ve usulüne uygun olarak davacıya bir ihtar da yapmış değildir. Buna göre ispat yükü üzerinde olan davalının, hizmetin alınamadığına yönelik iddialarına itibar edilmemiştir. Ayrıca davalı, sözleşmeye konu hizmetin alındığının kabul edilmesi sebebiyle sözleşme feshedilse bile hizmet bedelini ödenmesi gerekir. Çünkü sözleşmenin feshinin haklı bir sebebe dayanıp dayanmadığı, bu sebeple bir talep hakkı veya bir zararı bulunup bulunmadığı yönündeki davalı iddiaları ayrı bir yargılamanın konusunu oluşturur....
K A R A R Hükmüne uyulan Dairemizin 30/04/2019 tarihli 2019/634 esas ve 2019/2512 karar sayılı ilamında “davalıların Anayasa’nın 72. maddesi gereği askerlik görevi sırasında kusurları ile zarara yol açtıkları, hizmetin karşılığında ücret alınmaması ve bu hizmetin anayasal bir görev niteliğinde olması nedeniyle hakkaniyet indirimi yapılması gerekirken bu hususun gözetilmemesinin usul ve yasaya olduğu” gerekçesiyle temyiz eden davalılar yararına bozulmasına karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda %20 hakkaniyet indirimi yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Bir davada mahkemenin veya tarafların yapmış oldukları bir usul işlemi nedeniyle taraflardan biri lehine, dolayısıyla diğeri aleyhine doğan ve gözetilmesi zorunlu olan hakka usulü kazanılmış hak denilir....
Dava, yapı denetim sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınarak taraflar arasında imzalanan sözleşmedeki imzanın davalıya ait olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davalı adına binayı inşa etme işini yürüten ve ihbar olunan ... ... 11.06.2013 tarih ve 1 nolu celsede alınan beyanında hizmetin davacı taraftan alındığını kabul etmiş ancak görevini yerine getirmediği için davacıya ödeme yapmadıklarını, kaldı ki ödemelerin Yapı Kontrol Müdürlüğü hesabına yapıldığını savunmuştur. Dosya kapsamında bulunan belgelerden davacının 1 ve 2 nolu hak ediş raporuna istinaden 8.127,22 Tl alacağın tahsili için icra takibi yaptığı, ilgili hakediş raporlarının 2007 yılına ait olduğu, faaliyet durdurma kararının ise 2008 de verildiği, imzası inkar edilen sözleşmenin ve bu sözleşmeye ait hakediş raporlarının ise ilgili belediyeye ibraz edildiği anlaşılmaktadır....
Ancak yapılan yazışmalardan anlaşıldığı üzere hizmetin yapılıp yapılmadığı bilişim-bilgi işlem teknik tarafını kapsadığından uzmanlık alanımız dışında olup incelememiz Mali tespitlerle arzedilmektedir. Ödemelerin varlığı hizmetin alındığı ancak miktarı konusunda veri içermemektedir. Dosya kapsamında faturaların tebliğ yönünde bir bilgi ve belgeye rastlanılmadı, incelemede ibraz edilmedi. Hizmetin teslimi konulu tutanak v.b bir bilgiye dosya kapsamında rastlanılmadı, incelemede ibraz edilmedi. Hizmetin teslimi konulu tutanak v.b bir bilgiye dosya kapsamında rastlanılmadı, incelemede ibraz edilmedi, 2015-2016 yılı içinde defterle sınırlı incelemede 7 adet ödeme görüldü incelendi ve tespit edildi. ......
verilmiş olduğunu, teknik verilere göre hizmetin başlangıcın sözleşme ile uyumlu olduğu ve yine teknik verilere (trafik grafiklerine) göre 31.08.2017 tarihine kadar hizmetin verildiği kanaatine varıldığını, dava konusu hizmetin teknik olarak ayıplı olduğu hususunda dosyada sunulmuş herhangi bir delile rastlanılmadığını, takip konusu 6 adet faturanın davalıya tebliğ edildiğinin ispat edilemediğini, bu durumda ticari defter hükümleri (TTK.64 vd) ve/veya TTK.21/2 yardımıyla davanın ispat edilemeyeceğini, birbiriyle çelişkili defter kayıtlarının birbirini çürüteceği, tek ispat aracının hizmetin alınıp alınmadığına dair teknik tespit olacağı, teknik tespit hizmetin alındığı yönünde olduğu için takibe konu 6 adet fatura bedeli toplam 5.969,40- TL asıl alacak kaleminin haklı olduğunu, taraflar arasında yapılmış bir vade farkı anlaşması sunulmamış, temerrüt ihtarı çekildiği ve faturaların tebliğ edildiği hususları da ispatlanamamış olduğundan, itiraz edilen 165,23- TL işlemiş faiz kaleminin haksız...