Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, davacının davalıya karşı adi yazılı sözleşme ile Muğla ili, Bodrum ilçesinde bulunan 439 ada, 1 parsel taşınmazın mülkiyetinin paylaşılması konusunda adi yazılı sözleşme ile gayrimenkul ortaklık sözleşmesinin ve onun eki olarak da Eyüp 5. Noterliği'nce resmi senet şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin, şekil şartına aykırılık sebebiyle kesin hükümsüzlüğünün tespiti, geçersiz sözleşmelere istinaden taşınmazın tapu kaydında davalı lehine düşülen satış vaadi şerhinin terkini, sözleşmenin bir bütün olarak feshi ile fesih sonucu tapu kaydından düşülen satış vaadi şerhinin terkinine karar verilmesi talebinden ibarettir....

Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen kök ve ek bilirkişi raporlarına göre; davacı bayinin sözleşmenin ayakta olduğu dönemde başka rakip bir firma ile ticari ilişkide bulunması üzerine sözleşmenin 7.4 maddesinin ihlali sebebiyle sözleşmenin 7.5 maddesi hükmü uyarınca davalı tarafça sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği, davalı tarafça düzenlenen üç adet fatura, davalının dava dışı bayilerine yaptığı masraflara ilişkin olup sözleşmenin 7.5.maddesinde de davalının menfi-müsbet zarar ziyan ve kaybının davacı tarafından ödeneceğine yer verildiği, bu durumda teminat mektubunun nakte dönüştürülmesi sözleşmenin davalı tarafça haklı nedenle feshi ve talep edebileceği menfi zarar kapsamında yerinde olup, istirdat koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "..ibraz edilen hisseli gayrimenkul satış sözleşmesine göre davacı ile davalı arasında 20.05.2010 tarih ve 002067 numaralı sözleşme ile 7....

    nin senet imzaladığını ve müvekkili Recep'in icra kefili olduğunu ileri sürmüş ve müvekkilinin üç ayrı takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile icra dosyalarında yapılan gayrimenkul satış ve tescillerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece Adli Tıp Kurumu raporu ile davacı ...'ın senet tanzim ve ödeme tarihlerinde hukuki ehliyete haiz olduğu bu sebeple senetlerin geçersiz olduğu iddiasının yerinde olmadığı, Kocaeli 1. İcra Müdürlüğü'nün 2002/2558 sayılı icra dosyasında takibe konu edilen oniki senetten sekizinde davacılardan ...'ın borçlu olarak herhangi bir imzası bulunmadığından bu senetler yönünden (toplam değeri 8.560.000.000 TL) menfi tespit isteminin kabulüne davacıların sair taleplerinin reddine karar verilmiş hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; devremülk sözleşmesinin feshi nedeniyle ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır....

      Tüketici Mahkemesi ve ... 22. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği ile ödenen bedelin istirdadı ve borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, davanın hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklandığı ve tüketici mahkemelerinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, devre mülk sözleşmesi ile ilgili uyuşmazlığın Tüketici Mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

        Dosya kapsamına göre; taraflar arasında 24.5.2011 tarihinde Gayrimenkul Satış ve İnşaat Yapım Sözleşmesi düzenlenmiş olup, bilahare taraflar aralarında bir fesih sözleşmesi düzenlenerek, Gayrimenkul Satış ve İnşaat Yapım Sözleşmesinin 2.8.2013 tarihinde feshedildiği, davacının ödemiş olduğu 109.382,00 TL tutarındaki bedelden toplam satış bedelinin %5’i olan cezai şartın kesilerek bakiye bedelin davacıya iade edileceği belirtildikten sonra davacı, davalı satıcıyı ibra etmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, taraflar arasında imzalanan fesih sözleşmesi ile davacı cezai şart kesintisine ilişkin olarak davalıyı ibra ettiğine göre, artık ödenen cezai şartın haksız yere kesildiği ileri sürülerek iadesi istenemez....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; " ... davanın kabulü ile davacı ile T3 Anonim Şirketi'nin malik/sağlayıcı olduğu, taşınmazlar ile ilgili diğer davalı Doğatur Sağlık Termal Turizm İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi arasında imzalanan 07/01/2018 tarih ve AD01- 12755 sözleşme nolu Terma City Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi, 07/01/2018 tarihli AD01- 12756 Sözleşme nolu Terma City Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi ve 02/02/2018 tarih ve AD01- 12755- 12756A sözleşme nolu Terma City Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmelerinin iptallerine; sözleşmeler nedeniyle davacı tarafından düzenlenen (07/01/2018 tarihli AD01- 12755 nolu sözleşme nedeniyle 48 adet, 07/01/2018 tarih AD01- 12756 nolu sözleşme için 48 adet ve AD01- 12755- 12756A nolu sözleşme için 36 adet) senetlerin iptallerine ve davacıya iadesine ... " karar verilmiştir....

          K A R A R Davacı, davalı ile tapu verme garantisiyle içeriği devre tatil olan gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladığını, toplamda 36.000,00 TL ödeme yaptığını, 1517-1518 ve 1519 nolu hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi ile taşınmazların 30/09/2012 tarihine kadar teslim edileceğinin vaad edildiğini, ancak taşınmazların bugüne kadar teslim edilmediğini, davalının başka kişileri de aynı şekilde mağdur ettiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ödenen bedel olan 36.000,00 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren faizi ile iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

            Davalı vekili beyan dilekçesiyle; taşınmazı teslim ettiklerini, keşif talep ettiklerini ve davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; taraflar arasında resmi yola yapılmayan adi yazılı devremülk sözleşmesi olup, geçerli bir sözleşme olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, adi şekilde yapılan sözleşmelerde cayma hakkı kullanılmasının herhangi bir süreye bağlı olmadığı ve geçersiz sözleşme nedeni ile davacının ödediğini isteme hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile taraflar arasında imzalanan 21/12/2016 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesinin iptali ile ödenen 10.375,00 TL'nin temerrüt tarihi olan 29/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, taşınmaz tapusunun iptali ile önceki malik adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, karar süresinde davalı tarafından istinaf edilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu