Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... Köyünde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, davacı ... Köylüce tarafından bu yerle ilgili olarak açılan tescil davasının reddedilerek kesinleştiğini, bu yerin tarım alanına dönüştürülmesi ve ekonomik yarar sağlaması mümkün olan yerlerden olduğunu ileri sürerek Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda çekişmeli yerin yörede yapılan mera komisyon çalışması sonucunda 10 numaralı mera parseli olarak sınırlandırıldığı, Orman Yönetimi tarafından Hazine ve Köy Tüzel Kişiliğine karşı açılan mera sınırlandırmasına itiraz ve tescil davası sonucunda ......

    Köyü çalışma alanında bulunan 111 ada 50 parsel sayılı 260.969,76 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan, tarım alanına dönüştürülmesi ve ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerlerden olduğu ve özel mülkiyete konu olmadığı belirtilerek, davalı Hazine adına ham toprak vasfıyla tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği, çekişmeli taşınmazın mera olduğu iddiasına dayanarak, tapu iptali ve Köy Tüzel Kişiliği adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı Köy Tüzel Kişiliği adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazine temsilcisinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacı ......

      Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 603 parsel sayılı 654,53 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve tarım alanına dönüştürülmesi mümkün olan yerlerden olduğu belirtilerek, ham toprak vasfıyla davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın davacıya babasından miras yoluyla kaldığı gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır....

        dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, 5252 sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca “ağır para” cezasının “adli para” cezasına dönüştürülmesi ve 5083 sayılı Yasanın 2/3. maddesi uyarınca bir Türk Lirası’nın (1 TL) altında kalan tutarlar atılmak suretiyle hükümdeki “91.260.000 TL AĞIR” ibaresi yerine “91.00 TL adli” ibaresinin eklenmesi ve hüküm fıkrasından "yargılama giderine" ilişkin kısım çıkartılarak yerine “uyarlama yargılamasında yapılan yargılama giderinin hazine üzerinde bırakılmasına, kesinleşen 28.03.2002 günlü kararda hükmolunan 8.150.000.(8.15.)...

          nin miras payının adına zilyetlik şerhi talep etmesi ve Hazine üzerindeki payın doğrudan tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilinin mümkün bulunmamas,ı zira belirlenen payın 6292 ... Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanununa (6292 ......

            Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve her ne kadar davacıların talebi tapu iptali ve tescile yönelik ise de, davacıların adlarına tescilini talep ettiği yüzölçüm fazlalığının uygulama kadastrosu sonucu ortaya çıktığı anlaşılmakla, öncelikle Kadastro Mahkemesince tescili talep edilen yüzölçüm fazlalığının uygulama kadastrosunun hatalı yapılmasından kaynaklanıp kaynaklanmadığının belirlenmesi, uygulama kadastrosunun doğru yapıldığının anlaşılması halinde uygulama kadastrosuna itiraza yönelik talebin reddine karar verilerek, uyuşmazlığın mülkiyet hakkına yönelik bölümü için görevsizlik kararı verilmesi gerektiğinin anlaşılmasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenlerden alınmasına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucunda Gökçeyazı-Köseağalar Mahallesi çalışma alanında bulunan 263 ada 26 parsel sayılı 944.400,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tarım alanına dönüştürülmesi mümkün olduğundan söz edilerek, hali arazi vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                Keklik'e ait paya ilişkin "8" sayısı çıkartılarak yerine "12" sayısı yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmiş bu hali ile ONANMASINA, 10.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Köyü çalışma alanında bulunan 150 parsel sayılı 1.576,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine üzerindeki binaların Halil oğlu ... ’a ait olduğu ve işgalinde olduğu belirtilerek, tapu ve vergi kaydı nedeniyle Hazine adına tespit edilmiş, bilahare hükmen Hazine adına tapuya tescil edildikten sonra, 2013 yılında satış sonucu davalılar ..., ... ve ... adına tescil edilmişir. Davacı ... , babasından gelen miras hakkına dayanarak paya yönelik olarak, tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmaz, hakkındaki kadastro tespitinin 26.08.1999 tarihinde kesinleşmesiyle tapuya tescil edilmiş olup, davacı, temyiz incelemesine konu eldeki davayı 14.04.2014 tarihinde açmıştır....

                    Türk Medeni Kanununun 715.maddesine göre aksi ispatlanmadıkça yararı kamuya ait sular ile kayalar, tepeler, dağlar,buzullar gibi tarıma elverişli olmayan yerler ve bunlardan çıkan kaynaklar, kimsenin mülkiyetinde değildir ve hiçbir şekilde özel mülkiyete konu olamaz. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 18.maddesinin ilk fıkrası uyarınca da, Hazine adına tespit ve tescil edilecek yerler tescile tabi bulunan taşınmaz mallar ile tarım alanına dönüştürülmesi veya ekonomik yarar sağlaması mümkün olan yerlerdir. Dolayısıyla, taşınmazın kaydı iptal edilen bölümünün tapu kaydının iptaline karar vermekle yetinilmesi gerekirken Hazine adına onun özel mülküymüş gibi tescili doğru olmamıştır. Davalının diğer temyiz itirazları yerinde değilse de kararın açıklanan nedenle bozulması gerekir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 22.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu