Davaya konu Konut Kredisi Sözleşme Öncesi Bilgi Formu'nda Hayat Sigortası Poliçesi ile ilgili kısmın boş olduğu, hayat sigortası poliçesinde ve sigorta prim taksit tablosunda sigortalı muris Erdoğan'ın imzasının bulunmadığı, yine muris tarafından imzalanmış hayat sigortası başvuru formunun bulunmadığı görülmüş, davacı banka tarafından muris Erdoğan'ın yeteri derecede bilgilendirilmediği ve bu sebeplerle hayat sigortası prim taksitlerinin ödenmemesi hususunda murisin kusurunun bulunmadığı kanaatine varılmıştır....
Davacılar vekili dava dilekçesi ile, davacıların murisi Selahattin Yayla'nın dava dışı bankadan tüketici kredisi kullandığı, kerdinin kullanımı sırasında kredinin teminatı olarak hayat sigorta poliçesi düzenlendiğini, poliçe yürürlükte bulunduğu sırada davacıların murisinin vefat ettiğini, bu nedenle sigorta poliçesinden kaynaklı tazminat davası açtığı, yargılama devam ederken sigorta polçesi dain'i mürtehin hakkı sahibi İş Bankası'nın 30/05/2015 tarihli yazıları ile hayat sigortası poliçesi açısından yasal varisler tarafından açılan davaya kayıtsız şartsız muvafakatımız bulunmaktadır, şeklinde açılan davaya muvafakat verdiği, mahkemece Adli Tıp Kurumundan davacıların murisinin hayat sigortası poliçesi tanzim tarihinden önce var olan bir hastalık ile davacıların murisinin ölümü arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı yönünde rapor istendiği ancak Adli Tıp Kurumu raporunda; davacıların murisinin ölüm sebebini açıkça belirttiği, davacıların murisinin sigorta poliçesi tanzim tarihinden...
Somut olayda, dava konusu kredinin kullanıldığı tarih 12.03.2012 yılı olup, miras bırakanın ölüm tarihi 23.05.2015’e kadar herhangi bir hayat sigortası poliçesi düzenlenmemiş ve prim tahsilatı yapılmamıştır. Hayat sigortası ihtiyari sigortalardan olup, konut kredisinin kullanımı için zorunlu unsurlardan değildir. 09.03.2012 tarihli Sabit Faizli Konut Finansmanı Sözleşmesi Öncesi Bilgi Formu’nun alt kısmında “Aşağıda detayları verilen kredinize ilişkin hayat sigortası, konut sigortası gibi sigortaların yapılması isteğe bağlı olup, yaptırılması zorunlu değildir.” bilgisi paylaşılmıştır. Görüleceği üzere davalı banka kredinin kullanımı için davacıların miras bırakanını hayat sigortasının yapılması için zorunlu tutmamıştır....
alındığını ve yapılan değerlendirme sonucunda, ...Sigorta Sözleşmesi, Hayat Sigortası Genel / Özel Şartları ve Türk Ticaret Kanunu ilgili hükümleri gereğince; “Sigorta başlangıç tarihinden önce gelen/mevcut bulunan Kanser hastalığından kaynaklı vefatın, grup sigorta sertifikasında da belirtildiği üzere vefat teminatı kapsamının dışında olmasından ötürü, tazminat talebi reddedilmiştir." şeklinde yanıt vererek ödeme yapılmayacağını bildirdiğini, 2016 yılında kanser tanısı konulan ..., operasyon sonrası gördüğü tedavi neticesi tamamen şifa bulduğu ve en son 2019 yılı Eylül ayında hastalıksız takip için...Onkoloji Enstitüsüne gittiği, bu sebeplerle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla HMK 107. madde gereğince, alacak miktarı yargılama sürecinde toplanacak deliller ve bilirkişi incelemesi neticesi belirleneceğinden şimdilik 1.000,00-TL tazminat alacağın temerrüt tarihinden işleyecek en yüksek banka mevduat faizi, yargılama giderleri ve ücreti vekâletle davalıdan tahsiline karar verilmesini...
Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/468 KARAR NO : 2023/500 DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 07/07/2023 KARAR TARİHİ : 14/07/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Karşı taraf olan ... A.Ş tarafından müvekkili lehine ... adet ... poliçesi düzenlendiğini, her iki poliçede de ayrı ayrı ölüm klozu için ... TL, kalıcı sakatlık klozu için ... TL poliçe bedeli üst limiti belirlendiğini, poliçelerin her ikisininde ... yıl süreli olduğunu, ... başlangıç, ... bitiş tarihli olduğunu, bu tarih aralığında ortaya çıkan rizikoları kapsadığını, müvekkilinin poliçe tarihinden sonra Covid-19 hastalığına yakalandığını, ......
Davalı vekili, davacıların murisinin şirketleri nezdinde 2 adet hayat sigortası ile 1 adet ferdi kaza sigortası sahibiyken vefat ettiğini, murisin intihar neticesi ölmesi nedeniyle davacıların ferdi kaza sigortası kapsamında alacakları olmadığını, Hayat Sigortası Genel Şartlarının A.3.2 maddesi gereği intihar nedenli ölümün sigorta teminatı dışında olduğunu, bu halde sigortacının sadece sigortanın riyazi ihtiyatından sorumlu olduğunu; sigortanın aralıksız 3 yıl devam etmesi şartıyla sigortacının tam ödeme yükümlülüğü altında olduğunu, bu nedenlerle davacıların hayat sigortası kapsamında da alacakları olmadığını, murise ait hayat sigorta poliçelerinin 1 yıllık olması nedeniyle davacıların talep haklarının doğmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
in hayat sigortası primlerinin mahsup edildiğini, ancak anılan kefilin değil aslında müvekkillerinin hayat sigortasının yapılmasının gerektiğinin anlaşıldığını ileri sürerek, müvekkillerinin kredi sözleşmesinden dolayı davalı bankaya borçlarının bulunmadığının tespitine veya traktör üzerindeki banka rehninin kaldırılmasına ya da dava dışı kefilin hayat sigortası bedelinin davalı bankadan tahsil edilip müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı banka vekili, ticari kredi sözleşmeleri yapılırken bankaların müşterileri için sigorta yaptırma zorunluluğunun bulunmadığını, bu nedenle davacıların, murislerinin hayat sigortası yapılmamasından dolayı zarara uğradıklarını gerekçe gösterip dava açamayacaklarını, 65 yaşın üzerinde iken sözleşme yapan davacıların murisi hakkında ferdi kaza sigortası yapılmayıp sözleşmenin kefil olan ... ... için ferdi kaza sigortası yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Davalı tarafından tahsil edilen dava konusu bu miktarın içerisinde 529 TL hayat sigortası ücreti de olduğu anlaşılmaktadır. Davalı bankanın kredi borçlusunun hayat sigortası yapılmasındaki asıl amacının kredi borcunun 2011/14563 2012/6023 teminat altına alınması olduğu muhakkaktır. Ancak belli bir prim ödeme borcu getirmekle birlikte, hayat sigortası kapsamına alınmasında sigortalının da bir menfaatinin olduğu açıktır. Hal böyle olunca mahkemece ifa edilmiş döneme ilişkin sigorta prim ücretlerini de kapsar şekilde davanın kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, temyiz olunan kararın (2) numaralı bent uyarınca davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 12.3.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görev ve husumet itirazlarının bulunduğunu, sigorta sözleşmesinin tarafının Anadolu Hayat Emeklilik A.Ş. olduğunu, muris ile 22.500,00- TL bedleli tüketici kredisi sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili banka ile davacıların murisi arasında sözleşmeden kaynaklanan kredi ilişkisinin mevcut olduğunu, davacıların dava dışı Anadolu Hayat Emeklilik A.Ş. ile ilişkisinin ise dava konusu hayat sigortasından kaynaklanan sigorta ilişkisi olduğunu, Anadolu Hayat Emeklilik A.Ş. ile muris Şinasi Seven arasında hayat sigortası poliçesi imzalandığını, murisin kendi hür iradesi ile kredi kullandığını ve hayat sigortası yaptırdığını, bu kredinin hayat sigortasının zorla yaptırıldığı iddiası hukukla bağdaşmadığını, müvekkili Bankanın acente konumunda olduğunu, müvekkili bankanın yapılan işlemlere ilişkin acente olarak herhangi bir kusuru bulunmadığını, dava dilekçesinde bunun aksinin iddia edilmediğini müvekkili bankanın muhatap olmadığı sigorta poliçesi hükümleri...