Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalıya ait tapulu daireyi ... komisyoncusu huzurunda yapılan harici sözleşme ile satın alıp davalıya 500.000.000 Tl. kapora verdiğini, bakiye satış bedelinin ödenmesi için eşinin ziynetlerini sattığını, komisyoncuya 450.000.000 TL. komisyon ödediğini, satışa konu dairenin anahtarını değiştirdiğini, ancak davalının tapuda ferağ vermediğini belirterek 500.000.000 Tl. kaparo, 350.000.000 Tl. satılan ziynetlerin geri alınması nedeniyle uğranılan zarar, 450.000.000 Tl. ... komisyoncusuna ödenen komisyon, 15.000.000 Tl. değiştirilen anahtar bedeli ve 2.000.000.000 Tl. cezai şart olmak üzere toplam 3.315.000.000 Tl.nın faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, sözleşme resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olduğunu 400.000.000 TL. kaparo aldığını, diğer alacak taleplerinin yasal olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davalının haklı bir sebep olmaksızın satıştan caydığı için 350,00 YTL. Komisyon masrafı 325.000 YTl....

    Somut olayda, davalıların, tapulu taşınmazı davacıya haricen sattığı ve 10.000 TL kaparo aldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davaya konu taşınmaz satış sözleşmesi geçersiz olduğuna göre, her geçersiz satışta olduğu gibi taraflar aldıklarını sebepsiz iktisap hükümleri dairesinde iade ile yükümlüdürler. Bu durumda mahkemece, davacının davalılara ödediği kaparo bedelinin de sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir." (Yargıtay 3. HD. 06/02/2020 tarih, 2020/236 E, 2020/987 K) Yukarıda bahsi gen emsal Yargıtay kararında da belirtildiği üzere, davaya konu taşınmaz satış sözleşmesi geçersiz olduğuna göre, her geçersiz satışta olduğu gibi taraflar aldıklarını sebepsiz iktisap hükümleri dairesinde iade ile yükümlüdürler....

    - KARAR - Davacı vekili, davacı şirket ile davalı şirket arasında mülkiyeti davacı şirkete ve diğer hissedarlara ait taşınmaz ve üzerindeki Kargir Tekstil Fabrikasının satışı ile ilgili 20.04.2012 tarihli protokol düzenlendiğini, protokol gereğince taşınmazın satış bedelinin 1.350.000.-TL olduğunu, satış bedeline mahsuben 50.000.-TL kaparo alındığını, kalan kısmının tapuda devir işlemleri sırasında alıcı tarafından satıcıya nakden ödeneceğinin kararlaştırıldığını, tapu devrinin gerçekleşmesinden sonra 1.000.000.-TL’nin satıcılara ödendiğini, bakiye 300.000.-TL'nin ödenmediğini, ödenmeyen bakiye satış bedelinin tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu taşınmazın tapu kaydında, ... Koll. Şti.'...

      Dava, taraflar arasında yapılan adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesinin yerine getirilmediği iddiasına dayalı ödenen kaparo ve cezai şart alacağının tahsili talebine ilişkin olup uyuşmazlık ihtiyati haciz kararı verilip verilemeyeceğine ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında yapılan adi yazılı satış sözleşmesi yapıldığı, 100.000,00 TL kaparo verildiği konusunda ihtilaf yoktur. İhtiyati haciz kararının kaparo bedeli ile sınırlı verildiği anlaşılmaktadır. İİK. 257. maddesi uyarınca ''rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun evinde veya 3. şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir''. Görüldüğü üzere ihtiyati haciz kararı verilebilmesinin birinci koşulu bir ''para borcunun'' varlığıdır. Buna göre geçersiz satış sözleşmesi uyarınca verilen kaparonun davalının da kabulünde olduğu anlaşılmaktadır....

      Mahkemece taraflar arasında resmi şekilde bir sözleşme bulunmadığını, araç satışında adi sözleşme yapılamayacağından davacının tazminat talebinin reddi gerektiği, ayrıca kaparo olarak verilen 5.000.-Euro’nun davacıya iade edildiği ve bu miktar yönünden davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesinde harici otobüs satışı sebebi ile ödenen peşinat ile birlikte ayrıca maddi tazminat da istenmiştir. Yargılama sırasında satış bedeline mahsuben ödenen peşinat iade edildiğinden bu kısım yönünden davanın konusunun kalmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik yoksa da, maddi tazminat talebi yönünden iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanıp, birlikte değerlendirildikten sonra uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken bu yönden de dava konusuz kalmış gibi hüküm tesisi doğru görülmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, suça konu aracı katılandan satın alma hususunda anlaşmaya vardığı, 18.000 TL'ye pazarlık yapıp katılana 300 TL kaparo verdiği, aracın devrini alabilmesi için katılandan vekâletname çıkartmasını ve paranın geri kalan kısmını vekâletname düzenlendikten sonra ödeyeceğini söylediği, bunun üzerine katılanın noterlikte aracın satışı için sanık adına bir vekâletname düzenlettirdiği, sanığın “ben parayı çekmeye gidiyorum” deyip ayrıldığı ve bir süre sonra geldiğinde parayı çekemediğini ve iki gün sonra vereceğini söylediği, ancak ertesi gün notere gidip evrak çantasının çalındığını belirterek vekâletnameden bir örnek alıp buna istinaden aynı noterlikte katılana ait aracı üçüncü kişiye satıp devrettiği, sanığın bu şekilde dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda; 1- Katılanın soruşturma aşamasındaki 08.07.2009 tarihli beyanında suça konu aracın...

          . - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı şirket aracılığı ile davalının sahibi bulunduğu ... yerini 160.000,00 TL bedel ile satın almak üzere anlaşıldığını, davalıya 1.500,00 TL kaparo verildiğini, davalının satış taahhüdünü yerine getirmediğini, ihtarnameye rağmen kaparo bedeli kadar tazminatı iade etmediğini ileri sürerek 1.500,00 TL tazminatın 09.11.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya bakmaya ... mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek yetki itirazında bulunmuş, esasa cevabında ise taraflar arasında resmi şekilde yapılmış bir alım satım vaadi bulunmadığını, adi sözleşme yapıldığını, bu nedenle müvekkilinin davacıya tazminat ödeme yükümlülüğünün olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur....

            Noterliği'nde 22.05.2015 tarih 30086 yevmiye numarası ile İstanbul İli, Kadıköy İlçesi, Merdivenköy Mahallesi, 286 pafta, 3402 ada, 3 parsel, C blok, 12. kat, 113'numaralı 48,24 m2 brüt kullanım alanlı 140 daire nitelikli taşınmaz için KDV dahil 376.600,00 TL bedelle Satış Vaadi Sözleşmesi'nin düzenlendiği, davacının oturmak amacıyla aldığı dairenin satış bedelini; 10.05.2015 tarihinde kaparo olarak 3.000,00.-TL, 15.05.2015 tarihinde kaparo olarak 5.000,00.-TL, 29.05.2015 tarihinde senet karşılığı 26.669,00.-TL, 25.06.2015 tarihinde Albaraka Türk Bankası'ndan konut kredisi 188.300,00.-TL, 15.01.2016 tarihinde Halk Bankası'ndan ara ödeme olarak 75.320,00.-TL ve 15.01.2017 tarihinde Halk Bankası'ndan ara ödeme olarak 75.320,00....

            Mahkemece; sözleşmenin niteliği davalının bu satım işini ticari ve mesleki faaliyetle yapan bir şahıs olması, davacının ise taşınmazı konut ihtiyacı için alması nedeniyle 6502 sayılı yasanın 3. maddesi dikkate alınarak olayın bir tüketici işlemi olduğu belirtilerek Tüketici Mahkemesi sıfatıyla davanın kabulü ile 5.000,00 TL'nin 17/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- ) Dava; harici taşınmaz satışı nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 vd. maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı vekili; taraflar arasında 08.03.2014 tarihinde 212 ada 293 ve 294 parsel sayılı taşınmazların satış ve tapu devrini içeren bir sözleşme akdedildiğini, bu sözleşmeye göre davacı müvekkilinin kaparo olarak davalıya 21.500,00- TL verdiğini, daha sonra tarafların bir araya gelerek 293 parselin tapu devrini gerçekleştirdiklerini, 294 parsel kendisinin olmamasına rağmen taşınmazın satışı için müvekkilinden kaparo aldığını, müvekkilinin davalıya toplamda 54.500,00- TL para ödediğini, Kaş Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/1940 soruşturma sayılı dosyası ile davalıya dair şikayetinin bulunduğunu, tüm bu sebeplerle 294 parselin müvekkili adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde sebepsiz zenginleşme olarak davalıya haksız ödenen bedelin hesaplanarak yasal faizi ile birlikte ödenmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu