Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

aldığını beyan ettikten sonra tapu müdürlüğünde taşınmazlar veraset iştirak şeklinde kayıtlı olduğundan fiili imkansızlık nedeniyle resmi satış işlemi yapılamadığını, ıslak imzalı yazılı sözleşmeden de anlaşılacağı üzere davalı T1 taşınmazlardaki hisselerini müvekkili davacıya sattığını, yargılama aşamasında da bu gerçeğin ortaya çıktığını yerel mahkemece tapu iptal ve tescil taleplerinin reddedildiğini , kararın doğru olmadığını, Müvekkilinin gerçekte satın alıp bedelin ödemiş olmasına rağmen fiili imkansızlık nedeniyle üzerine tapuda almadığı davacının hisseleri de halen bu nedenle yine davacının adına tapuda göründüğünden iş bu ortaklığın giderilmesi davasında davacıyı da hasım göstermek zorunda kaldığını, davacının izaleyi şuyu dava dilekçesini tebliğ alır almaz sanki hisselerini müvekkiline satmamış gibi kötü niyetli olarak hareket ettiğini, Davacı müvekkilinin ıslak imzasının bulunduğu harici satış sözleşmesi ve kendi beyanı ile taşınmazlarını sattığını ve bedelini peşin olarak...

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/235 Esas KARAR NO : 2023/516 DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 01/04/2022 KARAR TARİHİ : 19/07/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında, ... makinasının satışı ve teslimatı amacıyla ... tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşmede ... tarihinde ... TL kapora parası ödeneceğini ayrıca ... TL'nin de ...'ten alınacak olan krediden karşılanacağı bunun da tek parça çek ile karşılanacağının belirleneceğini, ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL, TAZMİNAT -KARAR- Dava, mülkiyet hakkı bulunmaksızın inanç ve harici satış sözleşmelerinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı hükmen tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir.Ancak dosya Yüksek 3.Hukuk Dairesi tarafından görevsizlik kararı verilerek Dairemize gönderildiğinden, 04.02.2010 tarih ve 3 sayılı Başkanlar Kurulu Kararı gereğince Daireler arasında temyiz incelemesi görevi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 21.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      İlk derece mahkemesi tarafından yapılan 04/08/2022 tarihli ara karar yargılaması sonucunda; Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dosyaya sunulan daire satış sözleşmesi, davacı tarafça davalıya gönderilen havalelere ilişkin dekontlar nazara alındığında yaklaşık ispat ve diğer tüm yasal şartların oluştuğu kanaatiyle İhtiyati haciz talebinin takdiren davacı tarafından alacağının % 15'i oranında nakdi teminat yatırılması veya süresiz banka teminat mektubu ibraz edilmesi halinde kabulü ile aleyhine ihtiyati haciz istenen borçlunun 200.000,00- TL borcu yönünden İİK'nun 257 ve devamı maddeleri gereğince borçlunun borca yetecek orandaki taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının borca yeterinin İhtiyaten haczine, yönelik karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan Tazminat ve itirazın iptali istemine ilişkindir. Adana BAM 1....

      İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak, davacı ile davalı yüklenici arasında düzenlenen, harici taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı alacak davasıdır. Taraflar arasında 27.05.2011 tarihinde harici şekilde gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladıkları, davacının daire bedelini kendine ait başka bir daireyi takas ederek tamamen ve peşin olarak ödediği, teslim tarihinin 2014 Yılı olarak kararlaştırıldığı, satıma konu dairenin senette tanımlanan biçimiyle halihazır binada 11 nolu daireye tekabül ettiği, bu tarih geldiğinde davalının daireyi bir üçüncü kişiye tapudan sattığı, dolayısıyla dava tarihi itibarı ile teslim ve tescilin mümkün olmadığı anlaşılmıştır. Sözleşmenin teslim olgusunun da gerçekleşmemesi sebebiyle, TMK nın 706, TBK nın 237 maddesi ve Tapu Kanunun 26. maddesi ile Noterlik Kanunun 89. maddesine aykırı olarak tanzim edilmiş olması sebebiyle artık geçersiz bulunduğu anlaşılmıştır....

      KARAR Davacı, davalılarla yaptıkları 31.08.2007 tarihli harici sözleşme ile davalıların annelerinden intikal edecek 2412 parselde kayıtlı taşınmazdaki 2.730.m2 hisseyi en geç bir ay içinde kendisine devredecekleri yönündeki vaatlerini ve yine aynı sözleşmenin diğer maddelerinde belirtilen başka hususlarda verdikleri sözlerini yerine getirmediklerini, aralarındaki geçersiz sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle peşinen ödediği 160.266.USD ve 6.000.00.TL' nın tahsili amacıyla yaptığı icra takibine davalıların haksız olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu taşınmazın harici satış tarihinde tapulu olduğu yönünde bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Tapulu taşınmazların satışına ilişkin sözleşmeler resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil (Harici Satışa Dayalı) Olmadığı Takdirde Denkleştirici Adalet İlkesine Göre Harici Satış Bedeli İle Taşınmaz Yapılan Zorunlu Ve Yararlı Masrafların Tazminat Olarak Tahsili Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın davacı ... yönünden tüm talepler açısında reddine, davacı ... yönünden tapu iptali tescil talebinin reddine, tazminat talebi yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davacılar vekili ile davalılardan ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

          Davacının harici satış nedeniyle davalı yana bedel ödediğinin kanıtlanması halinde harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir. Mahkemece, davacının alacak istemine ilişkin bu yönde bir inceleme yapılmadığı anlaşılmıştır....

            Mahkemece, asıl davada tapu iptali tescil davasının satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil istemlerinin reddine, harici satış sözleşmesinde belirlenen değerin güncel karşılığı olan 143,95 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı mirasçılarına verilmesine, taşınmaz iade edilmediğinden faiz isteminin reddine, davacıların taşınmazı davalıya iade tarihinden itibaren bedele yasal faiz işletilmesine, birleştirilen davada; tapu iptali tescil davasının satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil istemlerinin reddine, harici satış sözleşmesinde belirlenen değerin güncel karşılığı olan 45.191,45 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, taşınmaz iade edilmediğinden faiz isteminin reddine, davacıların taşınmazı davalıya iade tarihinden itibaren bedele yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir....

              Taraflar arasında imzalanan 12.09.2014 tarihli harici satış sözleşmesi ile özellikleri sayılan dairenin satışı hususunda anlaştıkları, satış bedeline istinaden 158.625 euronun davacı tarafından davalıya ödendiği tarafların kabulündedir. Sözleşmede, taşınmazın en geç 31.12.2014 tarihinde bitiriliceği, teslim tarihinin gecikmesi durumunda satıcının her ay için 150 euro tazminat ödeyeceği, bu tazminatı talep edebilmek için alıcının bu sözleşmeden doğan tüm sorumluluklarını tam ve zamanında yerine getirmiş olması gerektiği şeklinde düzenlemenin yer aldığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki, taşınmazların satışının kanun gereği resmi şekle tabi olduğu bu şekle uyulmadan yapılan sözleşmelerin geçersiz sayılacağı tartışmasızdır. Geçersiz sözleşme gereğince, taraflar aldıklarını iade etmek yükümlülüğündedir....

                UYAP Entegrasyonu