Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu araç davacı adına trafikte kayıtlı iken taraflar arasında araç alım-satımına ilişkin harici sözleşme yapılmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3176 sayılı Kanunla değişik 20/d maddesine göre tescilli araçların her çeşit satış ve devirlerinin noterlerce yapılması zorunludur. Harici satış ve devirler geçersiz olup, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak davacının taleplerde bulunamayacağı gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmesi doğru olmayıp, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava konusu araç davacı adına trafikte kayıtlı iken taraflar arasında araç alım-satımına ilişkin harici sözleşme yapılmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3176 sayılı Kanunla değişik 20/d maddesine göre tescilli araçların her çeşit satış ve devirlerinin noterlerce yapılması zorunludur. Harici satış ve devirler geçersiz olup, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak davacının taleplerde bulunamayacağı gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmesi doğru olmayıp, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece, davaya konu aracın davacıya satıldığına dair, davacı tarafından ibraz edilen bir belgenin olmadığı, harici satış nedeniyle davalıya 24750 TL ödendiğine dair belgede ibraz edilmediği, davacının para ödediğini yazılı belge ile kanıtlaması gerektiği, davacının yemin teklif hakkını da kullanmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda; davaya konu aracın davalı tarafından, davacıya harici satış sözleşmesi ile satıldığı davalıca kabul edilmekte ancak aracın satın alındıktan sonra davacı tarafından internet vasıtasıyla bir üçüncü kişiye satıldığı iddia edilmektedir. Bu durumda aracın davacıya satışı ve araç bedelinin davalı tarafa ödendiği hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesi uyarınca trafikte tescilli araçların mülkiyetini nakledici nitelikte sözleşmelerin noterde yapılması zorunludur....

        G E R E K Ç E Uyuşmazlık, harici araç satımı nedeniyle ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince tahsiline ilişkin ilamsız icra takibine itirazın iptali isteminden kaynaklanmaktadır....

        . - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki Harici Araç Alım-Satım Devir Sözleşmesi gereğince 22.300.-YTL. satış bedelinin peşin olarak davalıya verildiğini, davalının araç üzerinde bulunan hacizleri kaldırmadığını, bu nedenle resmi satışın yapılmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile satış bedelinin faiziyle birlikte iadesi gerektiğini, satışa konu aracı iadeye hazır olduklarını ileri sürerek 22.300.00.-YTL. satış bedelinin 10.07.2004 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte ayrıca 5.000.-YTL. cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının araç üzerindeki rehin ve hacizleri bilerek sözleşmeyi yaptığını, davanın kabulü durumunda kullanım bedeli ve eskime payının düşülmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

          ile düzenlenen 4.3.2002 tarihli harici sözleşme ile 2.000.000.000 TL bedel ödeyerek satın aldığını; araç maliki ... de diğer davalılar aleyhine araç bedelinin tahsili için açtığı alacak davasını kazandığını, araç mükliyetinin tespitini kabül eldilmezse ödediği 2.000.000.000 TL'nın davalılardan tahisiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar ... ve ... Otomotiv, davacıya borçları bulunmadığını bildirerek yersiz olan davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece davanın kabulü ile, 06 S 8611 plaka sayılı 0030888 şase nolu, R030557 motor nolu 1986 model ... marka aracın ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 67 sırada kayıtlı bulunan ... oğlu 1977 ... doğumlu davacı ...'na ait olduğunun tespiti ile davacı adına trafiğe kaydına karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacı taraf ile davalı ......

            Davacının, davalı Şirketten 5.10.2000 tarihli harici sözleşme ile araç satın aldığı ve davacının talimatı üzerine 29.11.2001 tarihli noterde yapılan sözleşme ile aracın davalı şirket tarafından, dava dışı ... resmi satışının yapıldığı, ancak davalı şirketin borcu nedeniyle araç üzerine haciz konulduğu için ...'in aracı trafik sicilinde üzerine alamadığı, dosyadaki delillerden anlaşılmaktadır. Davacı, davalı Şirket ile yaptığı 5.10.2000 tarihli harici sözleşmeye dayanarak, 7.500.000.000 TL.'nin tahsili için bu davayı açmıştır. Bu sözleşmeyi, diğer iki davalı da kefil olarak imzalamışlardır. Davacının talimatı üzerine, davalı şirket ile dava dışı ... arasında noterde düzenlenen sözleşme ile, araç satışı resmi şekilde yapılmış olup bu satış sözleşmesi geçerlidir. Bu durumda davacı, aracın zaptedildiği tarihteki rayiç değerini isteyebilecektir....

              Maddedeki indirim koşullarının oluşmadığının kabulü gerekir. Kasko genel şartlarına göre, onarım masraflarının, aracın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşması ve aynı zamanda eksper raporu ile aracın onarım kabul etmez bir hale geldiğinin tespit edilmesi durumunda, araç tam hasara uğramış sayılır. Aracın tam hasara uğraması halinde, aracın hasar anındaki rayiç değeri ödenir. Bu durumda, aracın Karayolları Trafik Yönetmeliğinin ilgili maddesi hükümleri doğrultusunda hurdaya ayrıldığına dair hurda tescil belgesi sigorta şirketine ibraz edilmeden araç sahibine sigorta tazminatı ödenmez. Değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur. Aynı şekilde kısmi onarımlarda parçaların sigorta şirketi tarafından tedarik edilmesi halinde hasarlı parçalar talep ettiği takdirde sigortacının malı olur....

              Davacı ile davalı arasında harici satış sözleşmesi olduğunu ispat külfeti davacı taraf üzerindedir. Ne var ki davacı tarafından buna ilişkin bir delil dosyaya sunulabilmiş değildir. Bir an için davacı ve davalı arasında harici araç satışı yapıldığı kabul edilse dahi, davacının, davalı adına yapmış olduğu "araç bedelidir" açıklamalı havale ödemesinin mevcut bir borcun ödenmesi amacı ile yapılmadığını ispat külfeti yine davacı taraf üzerindedir. Yapılan havale ödemesinde araç plakası vs. açıklaması yapılmadan, tek başına "araç bedelidir" açıklaması bu hususu kanıtlamaya yeter düzeyde bulunmamaktadır. Davacı tarafın delilleri arasında yemin deliline de dayanmadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç tescili veya tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, harici satım sözleşmesi ile 5.750.00.-YTL. bedelle davacıya satılan kamyonet nedeniyle fazlaya ait hak saklı tutularak aracın davacı adına tescili olmadığı taktirde araç bedeli 12.000.00.YTL.nın ve 5.000.00 YTL maddi 5.000.00.-YTL. manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, aracı harici satım sözleşmesi ile davacıya satıp teslim ettiğini, trafik kaydının kendi üzerinde olmadığını, davacının bir ay içinde kayıt malikinden aracın devrini yaptırması gerekirken, masraf vermemek için devrini almadığını belirterek davanın reddini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu