Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hemen belirtmek gerekir ki her davanın açıldığı tarihteki hal ve koşulara göre değerlendirilip çözüme kavuşturulması gerekir. Davacı icra takibini 16.2.2005 tarihide başlatmıştır.Tüketici sorunları hakem heyetine müracaat zorunluluğunu getiren 4077 sayılı yasanın 22. maddesindeki parasal sınır 2005 yılında 670.36 YTl. olup,tefrik edilip kesinleşen dosyadaki kaçak elektrik dışındaki bu dava konusu edilen enerji bedeli 808.41 YTL olduğu için davacının dava tarihi itibariyle hakem heyetine müracaat zorunluluğu bulunmamaktadır. Mahkemece değinilen bu yön gözetilerek, işin esasına girilip hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. 2007/4832-8011 SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 6.6.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Maddesinde ise ;(1) Üreticiler ile meslek mensupları arasında veya meslek mensuplarının kendi aralarında bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla il merkezlerinde bir hal hakem heyeti oluşturulacağı, Değeri elli bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda, hal hakem heyetlerine başvurunun zorunlu olacağı. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmünde olacağı , Bu kararların 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirileceği, Tarafların bu kararlara karşı on beş gün içinde hal hakem heyetinin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine itiraz edebilecekleri, İtiraz, hal hakem heyeti kararının icrasını durdurmayacağı,....

    KARAR Davacı, davalı bankadan kullandığı krediye ilişkin kendisinden haksız olarak tahsil edilen 1.250,00 TL nin iadesi amacıyla Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'ne müracaat ettiğini, Hakem Heyetince talebinin reddine karar verildiğini ileri sürerek; ... Tüketici İl Hakem Heyeti Başkanlığı'nın 09.04.2015 tarih ve 2574960 sayılı kararının itirazen iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı banka vekili; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, feragat nedeniyle davanın usülden reddine, temyiz yasa yolu kapalı olmak üzere kesin olarak karar verilmiş; hüküm Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına temyiz edilmiştir. Dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 70/3 düzenlenen; Tüketici Hakem Heyeti kararının itirazen iptali istemine ilişkin olup, dava değerinin 1.250,00 TL olduğu anlaşılmaktadır....

      Bu nedenle mahkemenin 7.4.2016 tarihli ek kararı usul ve yasaya aykırı olup bu durum ek kararın bozularak kaldırılmasını ve işin esasına girilmesini gerektirir. 2-28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 68.maddesine göre; "Değeri iki bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyük şehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin Türk Lirası ile üç bin Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamaz"....

        Başvuruya ekli olarak gönderilen dava dosyası kapsamında yapılan incelemede, dava dilekçesine ekli olarak sunulan Mezitli İlçe Tüketici Hakem Heyeti 24.10.2018 tarih ve 074420180002021 sayılı kararı ile 24.10.2018 tarih ve 074420180002023 sayılı kararlarından, sırasıyla, davacı/başvurucunun gelir güvencesi sigorta poliçesi ile kredi kartı işsizlik sigorta poliçesinin iptalini ve her iki poliçe için sigortacıya yapmış olduğu tüm ödemelerin iade edilmesine karar verilmesini ayrı ayrı talep ettiği, Tüketici Hakem Heyeti tarafından verilen kararlar ile poliçelerin ayrı ayrı iptali ile davacı/başvurucu tarafından yapılan bir kısım prim ödemesinin iadesine karar verildiği, davacının bunun üzerine her iki karara da itiraz ederek eldeki davayı açtığı ve yukarda belirtilen şekilde primlerin tümüyle iadesi yahut sigorta tazminatının ödenmesi yolunda istemlerde bulunduğu, mahkemece Tüketici Hakem Heyeti tarafından verilen her iki karara yönelik itirazın kabulüyle kararların değiştirilerek onanmasına...

          Davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte olan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine göre tüketici hakem heyetinin delil mahiyetinde karar verme yetkisi olmadığı gibi, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun döneminde tüketici hakem heyetince delil mahiyetinde verilen karara karşı 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girdikten sonra tüketici hakem heyeti kararının iptali amacıyla dava açılması da mümkün değildir. Bu nitelikte alacak talepleri için talep edilen miktar tüketici hakem heyetinin görev alanına girmekte ise, tüketici hakem heyetine yeniden başvuruda bulunulması zorunludur. Tüketici hakem heyetine başvurmaksızın tüketici mahkemesinde itirazın iptaline ilişkin dava açılması mümkün değildir....

            Mahkemece, davanın hakem heyeti kararına karşı açılmış bir dava olduğundan hakem heyetine yöneltilmesi yada davacı tarafından borçlu olunmadığına dair menfi tespit davası açılması gerektiği, davacının bu davada hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davalının, 7.6.2005 tarihinde davacı hakkında Tüketici Hakem Heyetine müracaatı üzerine, hakem heyetince davacının ortodonti tedavisine başladığı ve tamamlamadığı gerekçesiyle yarım kalan tedavinin uzman bir ortodontist tarafından tamamlanmasına ve tedavi ücretinin faturalandırılmış tutarının davacı tarafça ödenmesine karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekirki dava konusu olay vekalet akdinden kaynaklanmaktadır....

              Dairesi'nin ...Esas sayılı takip açıldığını, ancak borçluların bu takibe itiraz ettiklerini, icra takibine ve davaya konu edilen alacağın likit nitelikte olduğunu beyanla Antalya İl Hal Hakem Heyeti ...Karar Nolu ... Tarihli Kararı ile ... Karar Nolu ... Tarihli Kararına itirazlarının kabulü ile Antalya İl Hal Hakem Heyeti ...Karar Nolu ... Tarihli Kararı ile ... Karar Nolu ......

                Hal böyle olunca mahkemece 8086931 nolu aboneliğe ilişkin olarak yetkili ve görevli bulunmayan tüketici hakem heyeti tarafından verilen kararın iptaline karar verilmesi gerekirken, bu abonelik yönünden de davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 2- Her ne kadar mahkemece davalının ...nolu mesken aboneliğine ilişkin vermiş olduğu karar Hukuk Genel Kurulunun aynı konuya ilişkin 21.05.2014 günlü ve 2013/7-2454 E.-2014/679 K.sayılı kararı ve Dairemizin yerleşmiş ve kararlılık kazanmış uygulamasına uygun ise de; davaya konu Hakem Heyeti kararında ve mahkeme kararında dava konusu tarımsal sulama ve mesken abonelikleri yönünden bir ayrıma gidilmemesi kararın infazında tereddüt oluşturacak mahiyettedir....

                  KARAR Davacı, davalı bankadan kredi kullandığını, kredinin kullanımı sırasından haksız ve hukuka aykırı olarak kesintiler yapıldığını, başvurusu üzerine....Valiliği Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin 21.05.2014 tarih ve 1064517/9585 sayılı kararı ile, yapılan kesintilerin iadesine karar verildiğini, ancak kararda miktarın belli olmaması nedeniyle kesintilerin geri alınmasının mümkün olmadığını ileri sürerek, tüketici hakem heyeti kararının avukatlık ücreti yönünden kaldırılarak davalı banka tarafından kendisinden haksız olarak kesinti yapılan miktarın tespit edilerek şimdilik 2 TL nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiş, ıslah ile talebini 2.388 TL ne çıkarmıştır. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu