Asliye Hukuk Mahkemesi 'nin 08/06/2021 tarih ve 2021/351 Esas sayılı Ek Karar ilamına karşı ,davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle, müvekkili Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, Yıldırım Beyazıt Mahallesi, 5642 ada, 1 parsel, 24 nolu, gayrimenkulün alımı sırasında kullandığı konut kredisine teminat amaçlı olarak banka lehine 20/11/2012 tarih ve 27657 yevmiye numaralı ipotek tesisi edilmiş olduğunu, iş bu ipoteğe konu konut kredisi tamamı ödenmesine rağmen banka tarafından fekki yapılmadığı ve birde müvekkili hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatılmış olduğunu, müvekkilinin iş bu kontu kredisinin borcunu ifa etmiş olmasına rağmen banka tarafından ipoteğin kaldırılmaması ve hatta ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapılması açıkça hukuka kanunlara aykırı olup banka tarafından...
usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının kredi borcunu bitirdiğini ancak ipoteğin fekki için talepte bulunmadığını, talep ettiğini iddia etmiş ise de bunu kanıtlayamadığını, davacı ile müvekkil banka arasında akdedilen Sabit Faizli Konut Finansmanı Sözleşmesinde yer alan "Krediye İlişkin Fon, Vergi ve Masraflar" başlığı altında düzenlenen maddesi ile davacının; Kredi için alınan teminatlarıın serbest bırakılmasına ilişkin işlemlerin gereği tahakkuk edecek harç, vergi ve diğer masrafların ödenmesini kabul ve taahhüt ettiğini, yasa hükümleri gereği ipoteğin fek edilmesinin harca tabii olduğunu, kredi sözleşmesi hükümlerine göre; harç, vergi ve diğer masrafların ödenmesi davacı tarafın yükümlülüğüne girdiğini, davacı tarafın kendi yükümlülüğünü yerine getirerek harç makbuzunu ilgili şubeye teslim etmediğinden ipoteğin fek edilemediğini, bu sebeple müvekkil bankaya kusur atfedilmesi mümkün olmadığını, müracaatta bulumaksızın dava açmayı tercih eden davacının haksız menfaat taşımayı...
hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir....
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 20/03/2017 KARAR TARİHİ : 17/12/2021 KARAR YAZMA TARİHİ : 21/12/2021 Mahkememizden verilen 21/05/2018 tarih ve 2018/51 Esas 2018/326 sayılı kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi'nin 30/06/2021 tarih ve 2018/2734 Esas 2021/1184 Karar sayılı ilamıyla KALDIRILMAKLA, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılan ve Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili 20/03/2017 havale tarihli dilekçesi ile, davacı ... ile davalı şirket arasında ... Tapu Sicil Müdürlüğü huzurunda 25/08/2004 tarih ve 4352 yevmiye numaralı resmi senet ile tapunun kain Samsun ili ... ilçesi .......
yevmiye nolu ve 13/07/2017 tarihli ihtarname ile ipoteğin ek edilmedi davalıya ihtar edildiğini, tüm taleplerimize rağmen ipotek fek edildiğinden müvekkil şirket iş bu davanın açılması zorunlu hale geldiğini, davalı tarafından feshedilmiş sözleşme dayanak gösterilerek ipoteğin fek edilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, haklı davanın kabulüne, İstanbul İli Küçükçekmece İlçesi ... Mah. ... Mevkii ... parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde haksız ipoteğin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmişitir....
-TL.nin faizi ile birlikte (2) nolu davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Eşarpları Tekstil San.ve Tic.A.Ş. vekili, davacının aynı iddialarla ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/382 Esas sayılı menfi tespit davasını açtığını, bu davanın halen derdest olduğunu, davacı firmanın iki ayrı firma varmış gibi dava açmasının yanlış olduğunu, tek bir şirketin bulunduğunu, ancak sehven bazı dilekçelerde “Eşarpları” yerine “Eşarp” yazıldığını, iddiaların yerinde bulunmadığını, ipoteğin fekki talebinin konusuz kaldığını çünkü söz konusu gayrimenkulün paraya çevrildiğini belirterek konusu kalmayan ipoteğin fekki davasının reddine, menfi tespit davasının derdestlik nedeniyle reddine, diğer tüm haksız ve mesnetsiz taleplerin reddine karar verilmesini savunmuştur....
Dav alı vekili, davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin davacılar ... ile ... tarafından gerek kendi doğmuş doğacak tüm borçları gerekse davacı şirketin doğmuş doğacak bayilik sözleşmesinden ve taahhütnamelerden doğan cezai şartlar da dahil olmak üzere her türlü ticari ilişki nedeni ile doğan borçların teminatını teşkil etmek üzere tesis edildiğini, davacı şirketin, bayilik sözleşmesi ve sair tüm sözleşmeleri haksız ve hukuka aykırı olarak feshederek taşınmaz üzerindeki akaryakıt faaliyetini sona erdirdiğini, başka bir akaryakıt dağıtım şirketi ile anlaşarak faaliyetini söz konusu şirketin amblem ve markası altında sürdürmeye başladığını, ipoteğin fekki talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Dav alı vekili, davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin davacılar ... ile ... tarafından gerek kendi doğmuş doğacak tüm borçları gerekse davacı şirketin doğmuş doğacak bayilik sözleşmesinden ve taahhütnamelerden doğan cezai şartlar da dahil olmak üzere her türlü ticari ilişki nedeni ile doğan borçların teminatını teşkil etmek üzere tesis edildiğini, davacı şirketin, bayilik sözleşmesi ve sair tüm sözleşmeleri haksız ve hukuka aykırı olarak feshederek taşınmaz üzerindeki akaryakıt faaliyetini sona erdirdiğini, başka bir akaryakıt dağıtım şirketi ile anlaşarak faaliyetini söz konusu şirketin amblem ve markası altında sürdürmeye başladığını, ipoteğin fekki talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
nin borcundan kaynaklandığının açıkça ortada olduğunu, davacı tarafın yanılgıya düştüğü ve hukuka aykırı beyanlarda bulunduğunu, davacı tarafından borç miktarının arttırılarak müvekkilinden ek ücretler talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunun iddia edilmiş olduğunu, bu iddiaların tamamen gerçeklikten uzak olduğunu belirterek, eksik inceleme ile verilen tedbir kararının kaldırılmasına, davacı tarafça haksız ve hukuksuz şekilde açılan ipoteğin kaldırılması ve istirdat davasının öncelikle süresinde açılmamış olması sebebiyle davanın reddine, mahkeme aksi kanaatteyse dava dışı şirketin borcuna istinaden konulan ipoteğin borcun ödenmemiş olması sebebiyle kaldırılmasının mümkün olmaması ve usul yasaya aykırı bir işlem yapılmamış olması nedeniyle davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; "...Davanın REDDİNE , ..." şeklinde hüküm kurulmuştur....