Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez. Haczedilemez. İlk derece mahkemesince azlin haklı nedene dayanmadığının kabul edilmesi ve davalı vekil edenin istinaf talebinin bulunmaması nedeniyle azlin haklı nedenlere dayanmadığı konusunda davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Dolayısıyla davacı avukatın, takip ettiği dosyayı sonuçlandırmış gibi akdi ve karşı yan vekalet ücretinin tamamına hak kazandığının kabulü gerekir....
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili 04/11/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesi ile; davanın kısmen reddine ilişkin kararın hukuka aykırı olduğunu, zira avukatın haksız azli halinde akdi vekalet ücreti yanında karşı yan vekalet ücretlerinin de tam olarak ödenmesi gerektiğini, bu sebeple mahkemece karşı yan vekalet ücretleri yönünden davanın reddi yoluna gidilmesinin hatalı olduğunu, bunun yanında azil tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiği halde dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin de doğru olmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın talepleri gibi tamamen kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, vekalet akdinden kaynaklı, vekalet ücret alacağı istemlidir....
İcra Müdürlüğü' nün 2008/93 Esas sayılı takip dosyası yönünden davacı avukatın vekalet ücretine hak kazanılamayacağı kabul edilmiş ise de; Davacı avukat, 20.02.2008 tarihli ibranameyi bizzat imzalaması nedeniyle ve bu ibranamede ibranameye konu dava ve icra takipleri yönünden karşı taraftan vekalet ücreti talebinde bulunulmayacağını kabul ettiğinden ibranameye konu olan dava ve takipler yönünden sadece karşı yan vekalet ücreti isteminde bulunamaz. Ancak 20.02.2008 tarihli ibranameye konu dava ve icra takiplerinden dolayı akdi, 25.02.2008 tarihinde başlatılan ... İcra Müdürlüğü' nün 2008/93 Esas sayılı takip dosyası yönünden akdi ve karşı yan vekalet ücretini azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmiş olmaları koşuluyla isteyebilir. Azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmemiş iseler haklı azil nedeniyle herhangi bir vekalet ücreti istenemez....
alınıp müvekkiline verilmesini, haksız azil sebebi ile mahrum kalınan 1.000 TL mahkeme vekalet ücretinin yine dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız azil iddiası nedeniyle vekalet sözleşmesinden kaynaklanan akdi ve karşı taraf vekalet ücreti alacağına ilişkindir. Davalı taraf davacıyı 07/05/2018 tarihinde vekillik görevinden azletmiştir. Taraflar arasındaki ihtilaf, davacı avukatın davalılara vermiş olduğu vekalet hizmeti nedeniyle talep ettiği vekalet ücret alacağının oluşup oluşmadığı, azlin haklı azil olup olmadığı varsa vekalet ücretinin miktarı noktasında toplanmaktadır. Davalı taraf azil sebebi olarak "gördüğüm luzüm üzerine" beyanında bulunmuştur. Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin emsal 2020- 307 esas, 2020- 5638 karar sayılı ilamı gereği haksız azil halinde azil tarihinde yürürlükte olan tarifenin altında kalmamak kaydıyla harcı ödenen dava değeri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmelidir. Avukatlık Kanununun 171/1 maddesinde düzenlenen “Avukat üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa bile sonuna kadar takip eder.”...
Fıkrası gereğince karşı yan vekalet ücretine hak kazandığı ve bu ücretleri talep edebileceği ancak masraf talebinin ise ispatlanamadığından hesaplamaya dahil edilmediği, AK.m.171 uyarınca avukatın üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa bile sonuna kadar takip edeceği, TBK.m.512 uyarınca vekalet akdinin, vekalet veren tarafından istenildiği zaman feshedilebileceği, bu durumda vekalet akdinin azil tarihi olan 20/09/2017 tarihinde son bulduğu, buna göre avukatın işi takip etme sorumluluğunun bu tarih itibariyle son bulduğu, azil tarihi itibariyle davacı avukatın akdi ve karşı yan vekalet ücretinin muaccel olacağı ancak davacı tarafın azilnamenin tebliğ tarihi olan 26.09.2017'den itibaren faiz isteminde bulunduğu da dikkate alınarak bilirkişi raporuyla azilname tebliğ tarihi itibariyle davacının AK.m.164/4 ve AK.m.164/6 uyarınca hakettiği vekalet ücreti ve faiz toplamının 10.066,45 TL olacağı, dolayısıyla haksız azil nedeniyle bu bedelden davalının sorumlu olacağı...
Davacının taraflar arasındaki vekalet sözleşmesi uyarınca davalının avukatlığını İcra dosyasında yaptığı, haksız olarak azledildiği, taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunmasına rağmen azlin haksız olması nedeniyle icra dosyası sonuçlanmasa da akdi ve karşı yan vekalet ücretinin tamamını hakettiği, akdi vekalet ücreti yönünden takibe konu alacağın % 12'sinin ödenmesi gerektiği, bilirkişi raporunda akdi vekalet ücretinin takibe konu alacağın %12 si üzerinden vekalet ücretinin hesaplandığı, kararın bu hesaba göre verildiği, takipte akdi ve karşı yan vekalet ücreti talep edilip, buna göre karar verilmiş olmasına göre; Mahkemenin vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalı tarafın istinaf başvurusunun HMK.'nun 353/1- b-1 maddeleri uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir....
Bakanlığının 03/03/2022 tarihli yazısında; mahkemece, isabetli şekilde azlin haklı sebebe dayanmadığına kanaat edinildikten sonra davacının sadece akdi vekalet ücretine yukarıda yazılı hükümler çerçevesinde asgari ücret tarifesinden aşağı kalmamak üzere hak kazanacağı, buna göre de taleple bağlı kalınarak toplam 615,00-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği düşünülmeden, karşı vekalet ücretine ve asgari ücret tarifesinin altında akdi vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı bulunduğu ileri sürülerek; kararın, 6100 sayılı HMK’nın 363 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca kanun yararına bozulması talep edilmiştir. Dava, haksız azil nedeniyle ödenmeyen akdi ve karşı yan vekalet ücreti ve masrafların tahsili istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, davacı avukatın akdi vekalet ücretinin avukatlık asgari ücret tarifesinin altında olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır. Davacı vekil ile vekil edeni davalı arasında yazılı ücret sözleşmesinin düzenlenmediği anlaşılmaktadır....
Noterliği'nin 02/01/2019 tarih ve 19 yevmiye numaralı azilname ile azledildiğini, azlin haksız olduğunu, müvekkilinin azledilmesini gerektirecek herhangi bir kusur veya ihmalin bulunmadığını, hasar dosyasının açılması ve tazminatın tahsili için takibe girişilmesi görevlerini süresinde yerine getirdiğini, bu nedenle davalının sigortadan hak ettiği yaklaşık 150.000 TL tutarındaki tazminatın avukatlık sözleşmesi gereğince %25'i üzerinden hesaplanan müvekkilin davalıdan şimdilik 37.500,00 TL, hasar dosyasından hesaplanan 14.750,00 TL karşı yan vekalet ücretinin, Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasından 30.000 TL üzerinden hesap edilen 7.500,00 TL akdi ve 2.725,00 TL karşı yan vekalet ücreti ile Konya 6. İcra Müdürlüğü'nün 2018/7176 sayılı dosyasından hesap edilen 3.600,00 TL akdi vekalet ücretinin tahsili amacıyla yapılan Konya 6....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/258 Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, dosya borçlusunun karara itirazı nedeniyle dosyanın itiraz hakem heyeti nezdinde incelendiğini, itiraz sonuçlandığında alacak tahsil edilecekken hiçbir sebep yok iken davalının davacıyı 15/01/2019 tarihinde azlettiğini, haksız azil nedeniyle davacı avukatın takip ettiği dava ve icra takip işlemlerinden kaynaklı akdi ve kanuni ücretleri ile yapılan masrafların tahsilinden mahrum kalındığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ilamdan kaynaklı 2.299,80 TL akdi ve 2.760,00 TL karşı taraftan alınması gereken ücret ile icra takibinden kaynaklı 2.677,26 TL akdi ücret ile 3.212,72 TL takip borçlusundan alınması gereken ücret olmak üzere toplam 10.949,78 TL'nın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....