Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder." biçiminde düzenlendiği dikkate alındığında, haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği gözetilmeden cezalandırma ve tazminat istemi hakkında karar verilmemesi, 2- İİK’nun 89/4 ve 338. maddeleri uyarınca hem tazminat hem de cezalandırılma istemiyle açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılmasının mümkün olduğu göz ardı edilerek hukuk mahkemesi sıfatıyla yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi, İsabetsiz olduğundan temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, 01.06.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı TTK 1290/1 maddesinde "Sigorta ettiren kimsenin, sigortacının mükabele yaparken hakiki vaziyetleri bildiği takdirde mükaveleyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını mucip olarak bütün hususları sigortacıya bildirmeye mecbur olduğu, sigorta ettiren kimsenin sorulduğu halde susmuş veya noksan yahut hakikate muhalif beyanlarda bulunmuş ise hakikate vakıf olmayan sigortacının mukaveleden cayabileceği, şu kadar ki sigortacının hakikatı öğrendiği tarihten itibaren 1 ay içinde cayma hakkını kullanmamış ise bu hakkın düşeceği..." düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta muris ile davalı arasında düzenlenen Kredili Hayat Sigorta Poliçesinin Eki başvuru formunda, murisin sağlık sorunları ile ilgili kendisine sorulan sorulara olumlu-olumsuz bir cevap verilmediği görülmektedir. Bu halde murisin kasten doğru beyan yükümlülüğüne aykırı davranışından söz edilmesi mümkün değildir....

      Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder." hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği, cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere çözümlenmesi gerekmektedir. Ceza verilememesi hali tazminata hükmedilmesinden bağımsız bir konudur ve tazminat yönünden bağlayıcılığı bulunmadığı gözetilmeksizin tazminat talebinin reddine karar verilmesi isabetsizdir. Temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden tazminata ilişkin kurulan hükmün bu yönüyle BOZULMASINA, 08.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği, cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle sonuçlandırılması tazminat istemi yönünden ise, davanın genel hükümlere çözümlenmesi gerekmektedir. Ceza verilememesi hali tazminata hükmedilmesinden bağımsız bir konudur ve tazminat istemi yönünden bağlayıcılığı bulunmamaktadır. Sanık vekili haciz ihbarnamesine itiraz dilekçesinde, borçlu ... Aletleri İml.San.Nak.Tic.Ltd.Şti'nin müvekkili aleyhine icra takibinde bulunduğu alacağın kaynağı olan Ankara Asliye 2. Hukuk Mahkemesinin 2006/219 esas sayılı dosyasının temyiz edildiğini, icra takibinin durduğunu ileri sürmesi karşısında, bu dosyanın sonucuna göre tazminat isteminin reddi ya da kabulüne karar verilmesi gerektiğinin gözetilmeksizin tazminat talebinin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

          İCRA MAHKEMESİ Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanıklar ..., ... , ... , ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak ve tazminat HÜKÜM : Toki ve ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İCRA MAHKEMESİ Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık ...'ın İİK'nun 338/1 ve TCK'nun 51.maddeleri gereğince üç ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve cezasının ertelenmesine, 3.174,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde sanık tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma-onama istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1) Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan dolayı kurulan hükme yönelik temyiz incelemesi sonunda; Sanığın, Birinci Haciz İhbarnamesine itiraz tarihinde asıl borçluya Ankara 18....

                Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder." hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere çözümlenmesi gerekmektedir. Hal böyle olunca müştekinin gelmemesi haline yönelik olarak HUMK'nun 409. maddesine uygun şekilde işlem yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken tazminat talebinin reddine karar verilmesi, İsabetsiz olduğundan temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.10.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İCRA HUKUK MAHKEMESİ Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanıklar ... ve ...'...

                    Şöyle ki; İİK’nun 76. maddesinde düzenlenen mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir. (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280) Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Somut olayda, borçlunun vekil ile temsil edilmesi nedeniyle icra takibinde tebliğ işlemlerinin adı geçenin vekiline yapılmadığı asile yapıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de icra emrinin tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur....

                      UYAP Entegrasyonu