Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İtiraz Hakem Heyetince, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; kasko poliçesinde taraflar arasında kararlaştırılan şartların ve istisnai hükümlerin açıkça poliçeye yazıldığı ve davacının bunlara süresi içinde itiraz etmediği, ayrıca davacı şirketin aracı kiralama işinde kullandığı ve aracın olay esnasında yetkili olmayan bir sürücü tarafından kullanılmış olmasından dolayı poliçedeki istisna klozuna göre davalı şirketin itirazı yerinde bulunarak başvuru sahibinin talebinin reddine, dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 14.06.2007 tarih, 26552 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrası “Uyuşmazlığa düşen taraflar arasında, açık ve yazılı şekilde yapılması gereken sözleşme ile daha ... bir tutar belirlenmemişse, hakemin verdiği kırk bin Türk Lirasına kadar olan kararlar her iki taraf için kesindir....

    Taraflar arasında akdedilen 30.01.2002 tarihli sözleşmenin genel şartlar bölümünün 46. maddesinde, “bu sözleşme ile ilgili olarak ortaya çıkan ve karşılıklı görüşmeler yolu ile çözülemeyen tüm ihtilaflar tarafların atayacağı birer hakem ve bu iki hakemin seçeceği üçüncü hakemden oluşan üç kişilik bir hakem heyeti tarafından halledilecektir” şeklinde kararlaştırılmıştır. Bu hüküm dikkatlice incelendiğinde taraflar arasında doğan tüm ihtilâfların hakem kurulunca çözümlenmesi konusunda iradelerinin birleştiği anlaşılmaktadır. Kaldı ki taraflarca daha önceden tahkim yoluna başvurularak bir başka alacak hakkındaki ihtilafın çözümlendiği de ihtilafsızdır. Bu sebeple sözleşme konusu işin yapıldığı esnada meydana gelen zararın rücuuna ilişkin anlaşmazlığın da tahkim ile çözümlenmesi gerekir....

      nın avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; davacı ile davalı arasında 23/08/2012 tarihli bir iş sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede taraflar arasında uyuşmazlık olması halinde özel hakem yoluna gidilmesinin öngörüldüğünü, ancak sözleşmede hakemin seçilmesi hususunda bir hüküm bulunmadığını belirterek uyuşmazlığı çözmek üzere hakem tayin edilmesi talep edilmiştir....

        Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasındaki franchise sözleşmesi kapsamında çıkan ihtilaf nedeniyle tahkim yoluna başvurduklarını, Hakem Heyetinin yetkili olduğu konular dışında ve çelişkili şekilde karar verdiğini, tahkim yargılamasının hakemlere tanınan makul yargılama süresini aştığını, Baş Hakemin yetkisiz olduğu halde karara imza attığını, hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini, kararda kabul edilen ve taraflar arasındaki çekişmenin kaynağı olan "Projedeki hata"nın özellikle Franchise ilişkisinin dışında gösterilmeye çalışıldığını, restoranın kurulacağı taşınmazın bulunmasında ve projelendirilmesinde tek söz sahibi davalı olmasına rağmen Hakem Heyetinin akıl dışı bir yorumla müvekkili aleyhine karar verdiğini, davalının kusurlu bir proje hazırladığı kabul edildiği...

          Asliye Ticaret Mahkemesi'nce 04/08/2015 tarihli,2015/1310 D.İş Esas,2015/1310 D.İş Karar sayılı kararı ile Sigorta Tahkim Komisyonunca verilen Sigorta Hakem Kararının ve eklerinin saklanma koşullarının oluştuğu anlaşılmakla HMK'nın 436/3.maddesi uyarınca mahkemede saklanmasına, mahkeme değişik iş kaydının kapatılmasına karar verilmiş,hakem kararı karşı taraf (davalı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. 14.06.2007 tarih, 26552 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrası “Uyuşmazlığa düşen taraflar arasında, açık ve yazılı şekilde yapılması gereken sözleşme ile daha yüksek bir tutar belirlenmemişse, hakemin verdiği kırk bin Türk Lirasına kadar olan kararlar her iki taraf için kesindir. Kırk bin Türk Lirasının üzerindeki kararlar için temyize gidilebilir.” hükmünü içermektedir....

            CEVAP 1.Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iptal gerekçelerinin hakem kararının esasına yönelik olduğundan iptal davasında tartışılmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. 2.Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın esasa ilişkin iptal sebeplerinin reddi gerektiğini, iki markanın ticari hacimlerinin, marka değerlerinin bilirkişilerce ele alınmasının ihtilafın çözümü bakımından zorunlu olduğunu, taraflarca getirilme ilkesine aykırı davranıldığı, eşitlik ilkesine uyulmadığı yönündeki tüm iddia ve savunmaların reddi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

              Belediye Başkanlığının temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine, 2) İki numaralı bentde gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile tapu kaydının ve özel orman sınırlandırmasının iptali yönünde kurulan usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 3) Üç numaralı bentde gösterilen nedenlerle davalının elatmanın önlenmesi kararına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu yönden BOZULMASINA 07/06/2018 günü oy birliğiyle karar verildi....

                SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,13/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi....

                  Oysa anılan hüküm, talebin kısmen ya da tamamen reddi halinde davacı aleyhine hükmedilecek vekalet ücreti yönünden düzenleme getirmiş olup davacı lehine vekalet ücreti belirlenirken AAÜT.nin 16. maddesi uyarınca karar tarihindeki Tarife hükümleri aynen esas alınmalıdır. Hakem Heyetinin yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar vermesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi için 6100 sayılı HMK'nin geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7 maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ :Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle Kadıköy 2....

                    Hakem Heyetince toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, hesaplanan tazminattan hatır taşıması indirimi yapılmadan ... için 50.499,00 TL, ... için 18.424,00 TL, ... ... için 22.694,00 TL'nin tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı vekilinin itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince hükmolunan tazminatlardan %15 oranında indirim yapılarak ... için 42.924,15 TL, ... için 15.660,40 TL, ... ... için 19.289,90 TL'nin tahsiline, karar verilmiş; karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu