Manevi tazminata hükmedilirken miktar yönünden tarafların kusur oranlarının matematiksel bir oranla tespiti gerekmeyip az da olsa kusurlu olmaları durumunda manevi tazminat verilmesi gerektiği, 22/06/1966, 66/7- 7 sayılı İBK içeriğine ve öngördüğü koşulların somut olayda gerçekleşme biçimi, hak ve nesafet kuralları, tarafların olaydan sonra duyduğu elem ve ızdırabın derecesi, psikolojik olarak etkilenme durumu ve vücudunda meydana gelen cismani zararın boyutuna göre manevi tatmin duygularının giderilmesi, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü ve bunların yanında olayın haksız fiil niteliğindeki hakaret ve tehdit eylemlerinden kaynaklandığı da gözetilerek davacı Ümit lehine (haksız tahrik indirimi de gözetilerek) 7.000- TL manevi tazminat belirlenmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklindeki gerekçe ile, davanın kısmen kabulü ile; 1- Belirlenen 7.000,00 TL manevi tazminatın olay 11/06/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal...
Davalı karşı davacı vekili ise davanın reddini savunmuş karşı dava ile de davacının müvekkiline hakaret ettiğini iddia ederek manevi tazminat istemiştir. Mahkeme, özetle, tarafların manevi tazminat istemlerine konu olayların, avukat olan davalının müvekkiline 250,00 TL borcu kalan davacı hakkında 300,00 TL üzerinden icra takibi başlatması üzerine konunun görüşülmesi sırasında karşılıklı tartışmaları sonucunda meydana geldiği, her iki tarafın da manevi tazminat istemine konu ettikleri tehdit ve hakaretlerin meydana gelmesinde etkili oldukları, hukuka aykırı davranışlarında müterafık kusurları bulunduğu, her iki tarafın da davranış ve fiilleri ile zarar veren olayların doğmasında ortak oldukları ve zarar veren olaylara kendi kusurlu hareketleri ile sebep oldukları gerekçesi ile davanın ve karşılık davanın reddine karar vermiştir....
D) İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde; İlk derece mahkemesi kararının hukuk ve yasalara aykırı olduğunu, müvekkilinin davacıya karşı ileri sürülen tehdit ve hakaretlerle ilgili sonuçlanmış bir mahkeme kararı bulunmadığını, İcra ve Hukuk dosyaları ve davaları için manevi tazminat istenemeyeceğini, ceza davasının derdest olması sebebiyle manevi tazminat şartlarına haiz olmadığını, hakaret iddialarının ceza yargılamasında kovuşturma dışında olduğunu, zamanaşımına uğradığını, masumiyet karinesi gereği ceza kovuşturması kesinleşmeden manevi tazminata hükmedilemeyeceğini, manevi tazminat koşullarının oluşmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. E) DELİLLER: 1- Silvan Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/80 Esas sayılı dosyası 2- Diyarbakır 3....
Davalıların davacıya karşı işlediği hakaret ve tehdit eylemlerinden ötürü davalılar hakkında Samsun 4.Asliye CEza Mahkemesinin 2017/787 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığı 2019/330 karar sayılı kararı ile davacıya karşı tehdit ve hakaret suçlarından dolayı hüküm giydikleri, davalıların haksız eylemlerinden ötürü davacının manevi olarak zarara uğradığı, suç tarihi olan 01/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile her bir davalı için ayrı ayrı 3.000,00 TL manevi tazminat talep edildiği anlaşılmıştır....
nin kendilerine hakaret ve tehdit ettiği iddiası ile Cumhuriyet Savcılığına şikayetçi oldukları haklarında yapılan yargılama sonunda davalıların hakaret ve tehdit suçlarını işlemedikleri sabit olduğundan beraatlerine karar verildiği, bu şekilde davalıların haksız şikayette bulundukları, davalıların bu eylemlerinin davacılarda elem ve ızdırap oluşturduğu manevi şahsiyetine zarar verdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 1-Davalıların davacılardan ...'ye yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı ..., davalılardan ...'nin hakaret ve davalı ...'nin silahla tehdit eylemleri ile ceza mahkemesinde yargılanarak beraat ettiği gerekçesiyle de haksız şikayet iddiasıyla manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Haksız eylem oluşturan fillerin ve faillerinin ayrı olduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda; mahkemece hakaret eylemi nedeniyle davalı ..., tehdit eylemi nedeniyle de davalı ... yönünden manevi tazminatın hüküm altına alınması gerekir. Ayrıca davalıların davacı ...'...
adresine yaptığını, davacının bu eylemleri sebebiyle hastalandığını, tehdit ve küfür içeren mesajlar attığını ileri sürerek davanın reddi ile karşı dava yönünden 20.000,00 TL manevi tazminatın davacı karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir....
Sayılı dosyasında verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğunu ,davalının istinaf talebinin haksız ve kötüniyeti olduğunu, davalının uzun süre davacıyı rahatsız ettiğini , davacının davalının ahlaka aykırı taleplerini kabul etmemesi üzerine, davalının işin boyutunu değiştirerek tehdit, hakaret ve iftiralarıyla davacının yaşamını çekilmez hale getirdiğinden bahisle istinaf isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, hakaret ve tehdit nedeniyle manevi tazminat isteminden kaynaklanmaktadır. İDM'ce yukarıda gösterilen gerekçelerle 3.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir....
Asıl davanın kabulü açısından; Geçimsizliğe sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu, evlilik birliğinin devamında taraflar açısından her hangi bir yarar kalmadığı, asıl davanın kabulünün doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davalı-davacı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Taraflar lehine maddi - manevi tazminat verilmemesi açısından; Geçimsizliğe sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu, eşit kusurlu taraflar lehine maddi- manevi tazminat verilmemesinin doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından taraf vekillerinin istinaf talebinin reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Somut uyuşmazlıkta; davacı tarafça dava dilekçesinde davalılardan 10.000,00 TL talep edildikten sonra 28.10.2020 tarihli dilekçe ile talep açıklanarak davalı T3'dan 7.000,00 TL, Hüseyin Önal'dan ise 3.000,00 TL talep edilmesine rağmen mahkemece 6.000,00 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilerek davalı Hüseyin Önal yönünden talebin aşılması suretiyle karar verilmesi hatalıdır. Diğer taraftan, kişilik haklarına saldırı nedeniyle hükmedilecek manevi tazminat belirlenirken, her bir davalının hakaret yada tehdit sözü kendisi yönünden değerlendirilerek ayrı ayrı tazminat miktarı belirlenmesi gerekirken müşterek ve müteselsil talep olmadığı halde bu yönden de talep aşılarak belirlenen manevi tazminat miktarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi hatalıdır....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Somut olayda, davacı lehine manevi tazminat ödetilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı ve hükmedilen manevi tazminat tutarının somut olayın özelliklerine uygun olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hakaret ve tehdit eylemleri nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. Davacının delil olarak dayandığı ceza dosyasında, davalı T3 hakkında, hakaret ve tehdit suçlarından Eskişehir 7....