WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kişi lehine olan şekli mülkiyet karinesinin aksini kanıtlayamadığı, İcra hukuk mahkemesi bu tür şikayetlerde sınırlı yetkili bir mahkeme olarak, daha çok şekli hukuka göre inceleme yaptığından, maddi hukuka (genel hükümlere) göre inceleme yapılabilmesi için, kanunda bu konuya ilişkin açık bir yetki bulunması gerekmektedir. İstihkak davalarına yönelik inceleme için, bu konuda açık hüküm mevcut olduğundan davacı-alacaklı tarafından ileri sürülen hususların açılacak olan istihkak davasında araştırılabileceği, bu aşamada haczin İİK 99.maddesi uyarınca yapılmasına ilişkin icra memurluğu kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine dair verilen kararın hukuka uygun olduğu kanaatine varılmıştır....

İcra Müdürlüğünün 2008/14578 esas sayılı dosyasından verilen talimatla Fatih İcra Müdürlüğünce 14.09.2009 tarihli haczin yapıldığı,üçüncü kişi ...,... Ürünleri Tic.Ltd.Şti.'nin 23.09.2009 tarihli dilekçeleri ile alacaklı tarafından borçlu ... ve Ticaret A.Ş. Aleyhine yapılan takip doğrultusunda 14.09.2009 tarihinde yapılan haciz ile ilgili olarak haczedilen malların şirketlerine ait olduğunu iddia ederek istihkak iddiasında bulunmuş, talimat Büyükçekmece 3.icra müdürlüğünce istihkak iddiası hakkında İİK.nun 97 ve 99. maddelerinin uygulanması yönünde bir karar verilmesi yönünde dosyanın Büyükçekmece İcra Hukuk Mahkemesine gönderildiği anlaşılmıştır. İİK’ nun 97 ve 99.maddelerinde yazılı prosedürü uygulayacak olan icra dairesi, asıl takibin yapıldığı yer icra dairesidir. Talimat yazılan icra dairesinin görevi haczi uygulayıp düzenleyeceği haciz tutanağını takibin yapıldığı icra dairesine göndermekten ibarettir....

    Şikâyet eden (üçüncü kişi), talimat dairesi tarafından yapılan haczin İİK’nun 96,97. maddelerine göre mi 99. maddesine göre mi yapıldığının tespiti için asıl icra dairesi’ne başvurmuş, 14.11.2011 tarihli karar ile haczin İİK’nun 96, 97. maddelerine göre yapılmış sayılmasına karar verilmiştir. Asıl İcra Dairesi’nin bu kararına karşı talimat dairesi’nin bağlı olduğu yer icra mahkemesinde şikâyet yoluna gidilmiştir. Oysaki şikâyet konusu yapılan işlem, İstanbul 26. icra müdürlüğü’nün aldığı haciz kararı ile ilgilidir. Kaldı ki doğrudan iptali istenen işlem de asıl icra dairesi tarafından verilen bir karardan ibarettir. Haczin talimat yolu ile yapılması, haciz işlemine yönelik şikâyet başvurularında talimat dairesini ve bağlı olduğu yer icra Hukuk mahkemesini yetkili kılmaz. Bu koşullarda, şikâyeti inceleme yetkisi, yukarıda açıklanan yasa hükmü gereğince... İcra Hukuk Mahkemesi’ne aittir. Anılan yetki kuralı kamu düzenine ilişkin olup, kesin niteliktedir....

      Davalı alacaklı vekili, haczin sırasında davacı yetkilisi veya vekilinin bulunmadığını, mahcuzların davacıya ait olduğunu gösteren herhangi bir belge sunulmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece haczin 23.8.2011 tarihinde yapıldığı, davacının 24.8.2011 tarihli dilekçe ile istihkak iddiasında bulunması üzerine dosyanın İİK.nin 97.maddesi uyarınca takibin devamı veya taliki konusunda bir karar verilmek üzere mahkemeye gönderildiği, mahkemenin 9.9.2011 gün ve 2011/903-854 sayılı kararı ile talebin reddi ile İİK.nin 99.maddesine göre işlem yapılması gerektiğine karar verildiği ve alacaklı tarafından mahkemenin 2011/1047 esas sayılı dosyasında istihkak davası açıldığı ve davanın halen derdest olduğu, şikayete konu yapılan hususta daha önce mahkemece karar verilmiş olduğu gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı 3. Kişi ve davalı alacaklı vekillerince temyiz edilmiştir....

        İhtiyati haciz kararları, 79'dan 99 uncuya kadar olan maddelerdeki haczin ne suretle yapılacağına dair hükümlere göre icra edilir. (Ek son fıkra: 17/7/2003-4949/61 m.) İhtiyati haczin infazı ile ilgili şikayetler infazı yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine yapılır.” hükmü yer almaktadır. Somut olayda davacı vekili, icra müdürü tarafından borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davasında verilen tedbir kararına istinaden borçlu hakkındaki ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verildiğini beyan ederek icra müdürü tarafından ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İİK'nın 261 maddesinin son cümlesi uyarınca uyuşmazlığın ... 22. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 22. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 29.02.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          bulunduğunu, bu durumda mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğunu, borçlu ile üçüncü kişi şirketin bir süre aynı kişiler tarafından sevk ve idare edildiğini, bunun da aralarında organik bağ olduğunu gösterdiğini, her iki şirketin de aynı iş kolunda faaliyet gösterdiğini, buna göre her iki hacizde de istihkak iddiasına karşı müdürlükçe İİK m. 99 gereğince taraflarına istihkak davası açmak üzere süre verilmesine dair kararın iptaline ve İİK mad. 97 hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            AŞ'nin haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine şikayet yoluyla başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile haciz müzekekrelerinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Sadece gerçek ve tüzel kişilerin taraf ehliyeti bulunmaktadır (Prof. Dr. Baki Kuru İcra Ve İflas Hukuku El Kitabı 2004 bas. Sahife 137. HGK. nun 08.10.2003 tarih ve 2003/12-574 E. 2003/564 K. sayılı içtihadı). 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 620. maddesine göre, iki veya daha fazla işletmenin belli bir amaca ulaşmak için katkılarını birleştirdikleri ortaklığın (Joint Venture'nin) tüzel kişiliği bulunmadığından taraf ehliyeti de yoktur. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re’sen nazara alınır. Ancak, gerçek ya da tüzel kişi olan adi ortaklığın ortaklarından her birinin adi ortaklık hakkında yapılan takibe yönelik olarak şikayet haklarının bulunduğu izahtan varestedir. Somut olayda icra mahkemesine başvuranın adi ortaklığı izafeten ... Mak. Müt. Mad. Ve Müh. San ve Tic....

              iddiasının reddi davası kapsamında incelenebileceği, haczin İİK.99....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, icra müdürlüğünce 05/07/2022 tarihinde yapılan haczin İİK'nun 99. maddesine göre yapılması kararının iptaline yöneliktir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; İlk derece mahkemesince de belirtildiği üzere, haczin davalı borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste gerçekleştirilmediği, yine haciz sırasında borçlunun hazır olmadığı, haciz mahallinde borçluya ait herhangi bir evrakın da ele geçirilmediği, haczin yapılmasından sonra davalı 3. kişinin istihkak iddiasında bulunduğu, davacı alacaklı tarafça öne sürülen iddiaların açılacak istihkak davasında değerlendirilmesi gerektiği, buna göre icra müdürlüğünce haczin İİK'nun 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesinde ve bu işleme yönelik şikayetin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

              Şikayet, kural olarak şikayetçiye göre sıra cetvelinde öncelikli olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara yöneltilmelidir. Sıra cetvelinde kendisine pay ayrılan ve şikayet sonucundan etkilenecek olan alacaklılar da yargılamaya dahil edilmeli, onlar hakkında da hüküm kurulmalıdır. Bu itibarla, temlik alacaklısı konumunda olan şikayetçinin şikayet hakkı mevcut olup, mahkemenin bu hususa ilişkin gerekçesinde isabet görülmemiştir. Öte yandan, şikayetçi tarafından şikayet olunanın alacağının muvazaalı olduğu ve alacağın gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığının ispatının şikayet olunan da olduğu ileri sürülmüştür. Sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK’nın mad.142/1), sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK’nın mad. 142/son) ileri sürülmelidir....

                UYAP Entegrasyonu