Şikayet olunan vekili, dava dışı borçlu aleyhine yapılan 2005/2292 sayılı icra dosyasında takibin kesinleşmesi üzerine süresi içinde satış istendiğini ve satış avansının yatırıldığını, 2005/2488 sayılı icra dosyasında ise satış aşamasında dosya borcunun yatırıldığını, haciz fekki taleplerinin bulunmamasına rağmen icra müdürlüğünün re’sen yazı yazarak haczin kaldırılmasını istediğini, ancak borcun eksik hesaplandığının anlaşılması üzerine fek yazısının geçersiz olduğuna ilişkin yazının tapuya aynı gün verildiğini ve düzeltme yapıldığını, haczin düşmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir. İcra mahkemesince, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, şikayet olunanın ... 5....
Somut olayda, dosya kapsamında yer alan sözleşmeye göre Leasing Sözleşmesinin devam ettiği görülmüş ve üçüncü kişinin yalnızca kiracılık sıfatına dayandığı anlaşılmıştır. Kural olarak kiracının istihkak iddiasında bulunma hakkı yoktur. Dolayısıyla üçüncü kişi tarafından ileri sürülen geçerli bir istihkak iddiası bulunulmadığından şikayetin kabulü ile İcra Müdürlüğünün haczin İİK'nin 99. maddesine göre yapılmasına ve alacaklıya istihkak iddiasının kaldırılması için dava açmak üzere süre verilmesine ilişkin kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddine karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir....
Esas sayılı dosyasında, borçlunun üçüncü kişi banka nezdindeki tüm hesaplarına haciz ve bloke konması kararına ilişkin 11.06.2007 günlü müzekkerenin gönderildiğini, rehin ve takas hakkı nedeni ile haczin sıraya alındığının bildirilmesi üzerine 28.793,25 TL paranın bulunduğu 390099/0111 numaralı hesaptan, borç miktarının icra dosyasına gönderilmesinin istendiğini, bununla ilgili kararın iptali istemi ile yapılan şikayet başvurusunun kabul edildiğini ve verilen kararın da temyiz incelemesi sonucunda onandığını, ilamda ayrıca 99. madde uyarınca istihkak davası açılmak üzere alacaklıya süre verilmesi gerektiğinin de belirtildiğini, kendilerine süre verilmesini beklemeden bu davayı açtıklarını, davalı bankanın haciz tarihinde rehne dayalı alacağının bulunmadığını ve hacze konu hesaptaki paranın da borçlunun kullanımına açık olduğunu, istihkak iddiasının kötü niyetli olarak banka müşterisini korumak amacı ile yapıldığını belirterek davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine, banka mevcudundaki...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasına yönelik şikayet davasıdır. 5510 sayılı Yasanın 93. maddesinde değişiklik getiren ve 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 sayılı Yasanın 32/2- b maddesi gereğince; “.. Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir.” Bu yasa İİK’nun 83/a maddesine göre daha özel düzenleme içerdiğinden, takibin kesinleşmiş olması şartıyla 28.02.2009 tarihi ve sonrasında artık borçlunun 5510 sayılı Yasanın 93. maddesi kapsamındaki gelir-aylık ve ödeneklere ilişkin hacze muvafakati geçerli olacaktır (HGK’nun 27.05.2015 tarih ve 2013/12- 2274 Esas, 2015/1486 Karar sayılı kararı)....
İİK kanununda sadece menkul mallarla ilgili olarak istihkak davası düzenlenmiş olup taşınmazlar yönünden üçüncü kişilerin taşınmazına konulan haczin kaldırılması isteminin yerleşik içtihatlara göre şikayet yoluna tabi olması, bu istemin özünde üçüncü kişinin taşınmazın kendisine ait olduğu nedeniyle borçlunun borcu için konulan haczin kaldırılması gerçeğini değiştirmez. O nedenle haczin konulduğu sırada görünüşe göre borçlu adına kayıtlı ve tapu siciline güven ilkesi gereğince borçlu mülkiyetinde görünen taşınmazın açılan tapu iptali ve tescil davası sonucu üçüncü kişiye ait olduğunun hükme bağlanması halinde haciz öncesi konulan gayrimenkul satış vaadi şerhi gereğince haciz hükümsüz hale geleceğinden haczin şikayet yolu ile kaldırılması gereklidir....
İİK kanununda sadece menkul mallarla ilgili olarak istihkak davası düzenlenmiş olup taşınmazlar yönünden üçüncü kişilerin taşınmazına konulan haczin kaldırılması isteminin yerleşik içtihatlara göre şikayet yoluna tabi olması, bu istemin özünde üçüncü kişinin taşınmazın kendisine ait olduğu nedeniyle borçlunun borcu için konulan haczin kaldırılması gerçeğini değiştirmez. O nedenle haczin konulduğu sırada görünüşe göre borçlu adına kayıtlı ve tapu siciline güven ilkesi gereğince borçlu mülkiyetinde görünen taşınmazın açılan tapu iptali ve tescil davası sonucu üçüncü kişiye ait olduğunun hükme bağlanması halinde haciz öncesi konulan gayrimenkul satış vaadi şerhi gereğince haciz hükümsüz hale geleceğinden haczin şikayet yolu ile kaldırılması gereklidir....
İcra Hukuk Mahkemesinin takibin kesinleşmediğine ilişkin kurduğu hükmün hatalı olduğunu, bu nedenle mahkeme kararının kaldırılmasına, memur muamelesine şikayetlerinin kabulüne, tensip tutanağının iptaline, sıra cetvelinin ve satış bedelinin paylaştırılmasının ihtiyaten ve tedbiren teminatsız olarak durdurulmasına, paylaşıma müvekkilinin de dahil edilerek paylaşım yapılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlığın; Takip dosyasındaki 22/12/2021 tarihli memur muamelesinin İİK'nun 16. Maddesi gereğince 7 günlük yasal süre içerisinde 25/12/2021 tarihindeki şikayet yolu ile iptali talebine ilişkin olduğu görüldü....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Şikayet İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, İİK'nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ve haczin İİK'nin 96 ve 97, maddelerine göre yapılmamış sayılmasına yönelik şikayet istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile hazırlanan, 28.01.2022 tarihli ve 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.05.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
İcra Müdürlüğünün 2019/158815 esas sayılı dosyasından yazılan talimatla "Murat Mahallesi Uluyol İşkent Sanayi Sitesi D Blok no 360 Bayramapaşa İstanbul" adresinde 13/10/2020 tarihinde haczin İİK'nın 99. maddesine göre yapılmasına ilişkin 21.10.2020 tarihli icra müdürlüğü işleminin iptaline, -Gaziosmanpaşa 6. İcra Müdürlüğünün 2019/158815 Esas sayılı dosyasında İİK'nın 97/1. maddesi uyarınca takibin DEVAMINA, -İstihkak iddiasında bulunan Üçüncü kişi T5 Dış Ticaret Ltd Şti .'...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/65 Esas, 2015/65 Karar ve 01.09.2015 tarihli kararı ile ihtiyati haciz kararı verildiği, yasal sürede 14.09.2015 tarihinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, icra müdürlüğünün 14.09.2015 tarihli kararı ile takibin durdurulmasına, ihtiyati haciz yönünden takibin devamına, bu kararın bir suretinin alacaklı vekiline tebliğine, 7 gün içinde itirazın iptali veyahut kaldırılması davası açıldığına ilişkin derkenar sunulması halinde takibin devamına, aksi halde ihtiyati hacizlerin fekkine karar verildiği, bu kararın 17.09.2015 tarihinde alacaklıya tebliğ edildiği, borçlunun 29.09.2015 tarihinde alacaklı tarafından 7 gün içinde dava açılmadığını ileri sürerek ihtiyati haciz kararı ile konulan tüm hacizlerin kaldırılmasını istediği, müdürlük tarafından talep gibi işlem yapılmasına karar verildiği, bu kez alacaklının sürenin son günü kurban bayramına isabet ettiğinden izleyen ilk iş günü olan 28.09.2015 tarihinde itirazın kaldırılması hususunda ... 5....