in kefil olduğunu, aracın müvekkiline hiç teslim edilmediğini, sözleşme tarihinden önce kolluk kuvvetleri tarafından aracın bağlandığının daha sonra öğrenildiğini, davalı şirketin sözleşme sebebiyle verilen senetlere dayanarak icra takibi yaptığını, müvekkilinin araçlarının bağlanarak trafikten men edilmesi nedeniyle hacizlerin kaldırılması için davalı şirket lehine ipotek verildiğini, finansal kiralama sözleşmesinin batıl olduğunu belirterek icra takibinin iptaline, borcun olmadığının tespitine, 10.000 TL manevi, 10.000 TL maddi tazminatın tahsiline ve ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket vekili, davacının sözleşmenin imzalanması ile peşinatı ve ilk taksidi ödediğini, diğer taksitleri ödemediğinden ihtarname çekilerek sözleşmenin feshedildiğini, malın iadesi için açılan davanın kabul edildiğini, davacının ihtarnameye ve malın iadesi davasına itiraz etmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Derece ipotek alacaklısı olan davalı ...ne İcra Müdürlüğünce ipotek işleminin akıbeti sorulduğunu ve davalı teminat altına alınan alacağının sona erdiğini, taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına muvafakat ettiğini ve ipoteğin fekki konusunda gereğinin yapılması konusunda bildirimde bulunulduğunu, ayrıca davalı ...nin ipotek hakkının üstünde; Adana ... İcra Müdürlüğünün ... ve ... takip sayılı dosyası ve Adana ... İcra Müdürlüğünün ... ve ... takip sayılı dosyalarından haciz konulduğunu, ipoteğin fekki konusunda İcra Müdürlüğüne yapılan başvurunun reddedildiğini, davalının alacklısı olduğu 1....
T4 A.Ş tarafından konulan ipoteklerden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile taşınmazlar üzerinde yer alan diğer davalılar Akbank A.Ş. T4 A.Ş. tarafından konulan tüm ipoteklerin ve varsa başkaca diğer hacizlerin terkinine (fekkine), yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotek ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Davada istem, T5 Şirketi ile imzalanan konut satım sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmazlar üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotek ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisine alınan dava konusu taşınmazlara ait tapu kayıtlarının incelenmesinde; dava konusu taşınmazların konut niteliğinde olduğu 13/02/2020 tarihinde satış edinme sebebine istinaden davacı adına tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlu...Yapı Malzemeleri … Ltd. Şti. vekilinin, iflasın ertelenmesi davasında tedbir kararı verildiğini belirterek takibin iptali ve hacizlerin fekki istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, davanın kısmen kabulü ile takibin durdurulmasına ve dosya üzerindeki tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür. Somut olayda, ... 11....
Somut olayda da, ihtiyati tedbir kararında, tedbirin ihtiyati hacizleri de kapsayacağı açıkça belirtilmediğine göre, geçerliliğini sürdüren ihtiyati haciz kararına dayalı olarak hacizlerin uygulanmasında yasaya aykırılık bulunmamaktadır. O halde mahkemece, ihtiyati haciz kararına dayalı olarak konulan hacizlerin fekki isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, bu konudaki talebin de kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı alacaklı vekili, haciz yapılan otelin borçlu firma tarafından işletildiğini, otelin davacıya satıldığının iddia edildiğini, ancak satış işlemi ile davaya konu mahcuzların mülkiyetinin davacıya geçmediğini, devredilenin otelin arsası olduğunu, otelin içindeki menkullerin teferruat olarak resmi senede geçirilip faturalandırılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı borçlu davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davacının borçludan dava konusu taşınırların da içinde bulunduğu taşınmazı satın alırken, borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davası olduğu ve tapu kayıtlarındaki hacizlerden borçlunun ödeme kabiliyetini yitirdiğini bildiği, davacı ile borçlu arasında yapılan sözleşme ile borçlulara taşınmazın geri alım hakkının verilmiş olduğu ve taşınmazın da halen borçlu tarafından kullanılmaya devam edildiği, bu nedenlerle davacı ve borçlunun alacaklılardan mal kaçırmak kasdıyla hareket ettikleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
A.Ş tarafından Habib Kocabaşoğlu, Pırıltı Kuyumculuk...Ltd Şti, Orhan Kocabaşoğlu hakkında başlatılan takipte, 31.05.2018 tarihinde gerçekleştirilen hacizden sonra yetkisizlik kararı üzerine Bakırköy İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine karar verilmiş olması sebebi ile yetkisiz icra müdürlüğünce konulan hacizlerin hükümsüz kaldığı, yine yapılan hacizlere dayanak İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/499 D.İ sayılı ihtiyati haciz kararına yapılan itiraz üzerine hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği ve bu kararın kesinleşmiş olması sebebi ile konulan hacizlerin hükümsüz kaldığı, hacizlerin açıklanan sebeplerle fekki için icra müdürlüğüne yapılan başvurunun 12.02.2020 tarihli talebin reddi kararının hatalı olduğundan bahisle şikayet yoluna başvurulduğu, ilk derece mahkemesince aktif husumet yokluğu sebebi ile şikayetin reddine karar verildiği, davacı tarafından istnaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır....
MAHKEMESİNCE : Taraflar arasındaki sözleşme gereğince tesis edilen ipoteğin fekki ve intifa hakkı şerhinin kaldırılması taleplerinin takipsiz bırakılması ve sonuçta açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması hususu da dikkate alındığında ilama dayalı olarak tahsil edilen 66.879,61 TL tutardan dolayı aradaki sözleşme hükümleri nedeniyle borçlu olmadığı yönünde davacı tarafından menfi tespit davası açılmasında hukuki bir yarar bulunmamaktadır. Bu itibarla, hukuki dayanaktan yoksun bulunan menfi tespit davasının reddine karar vermek gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki-menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, kredi borcunun ödenmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının, dava dışı ...'e olan kefaleti nedeniyle borcunun bulunduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacının dava dışı ...'...