Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kurul toplantısında tartışılmadığını, alternatiflerin değerlendirilmediğini, şirket yönetim kurulunun genel kurul kararına aykırı karar aldığını ileri sürerek 24.04.2015 tarihli olağan genel kurul toplantısının gerçersizliği, tüm kararların yok hükmünde olduğunun tespiti, iptali, ilan ve tescili, kararların yürütülmesinin tedbiren durdurularak davalı şirket hisseleri üzerine davalıdır şerhi konulmasını talep ve dava etmiştir....

    Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu çağrısız genel kurul toplantılarında TTK'nın 370. maddesine göre tüm ortakların asaleten veya vekaleten hazır bulunması ve toplantıya itiraz edilmemiş olması şartının gerçekleşmediği ve maddede yazılı bu iki şart gerçekleşmeden yapılan genel kurul toplantılarının hukuken yok olup, alınan kararların da yoklukla malul olduğu, davalılar vekilinin hazırlayıp dosyaya sunduğu yemin metninde belirtilen hususlarda davacının yemin metnini okuyarak yemin ettiği ve yemininde ısrar ettiği gerekçesiyle, asıl davanın kısmen kabulü ile davacının davalı şirkette 8.500 payı olduğunun ve davalı şirketin 04.05.2009 ve 03.05.2010 tarihli genel kurul toplantılarının yoklukla malul olduklarının tespitine, diğer taleplerin reddine, birleşen davanın kabulü ile, dava konusu 8.500 payın davalılar üzerinden terkini ve davacının, davalı şirkette 8.500 payı olduğunun tespiti ile söz konusu payların...

      Mahkemece, toplantı nisabı oluşmadan 30.06.2013 tarihli genel kurulda alınan kararların iptaline karar verilmiş ise de, toplantı nisabına uyulmaması hali yok hükmünde malul olduğudur. Bu yanlışlığın yeniden yargılamayı gerektirmemesi sebebiyle 1 no'lu bentte yazılan “Davalı kooperatifin 30.06.2013 tarihli olağan genel kurulunda alınan tüm genel kurul kararlarının iptaline,” cümlesindeki ''iptaline'' kelimesinin çıkartılarak “ yoklukla malul olduğunun tespitine” şeklinde HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün, düzeltilerek onanması gerekmiştir....

        Maddesinde düzenlenen çağrısız genel kurul koşullarını da taşımadığı anlaşılmakla 23.03.2020 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların yoklukla malul olduğunun tespitine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

          genel kurul kararlarının yoklukla malul olduğunun tespitine ve tüm kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, esasen iptali veya yoklukla malul olduğunun tespiti istenen davalı şirketin 15/03/2004 tarihli genel kurul toplantısında yeni yönetim kurulu üyelerinin seçilmesine ilişkin gündem maddesinin, ertelenmesine karar verilen bilanço görüşmeleri ile yönetim kurulu üyeleri ve murakıpların ibrası hususuyla doğrudan bir bağlantısının bulunamamasına, bu suretle yeni yönetim kurulu üyelerinin seçilmesine dair gündem maddesinin görüşülmesinin ertelenmemiş olmasının iptal veya yokluk nedeni oluşturmayacağının anlaşılmasına göre, davacılar ..., ..., ..., ... ve ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir....

              17/06/2005 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararların, toplantının asli işlemlerdeki usulsüzlükler nedeniyle yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/733 Esas KARAR NO: 2022/787 DAVA: Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 24/10/2021 BİRLEŞTİRME TARİHİ: 16/03/2022 KARAR TARİHİ: 19/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ASIL DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ----- parselin sahibi olduğunu,------davalı tarafın olağan ---- yapıldığını, ancak toplantıda okunan faaliyet raporu,------- aykırı olduğunu, raporların gerçeği yansıtmadığını, ----katılımcı olarak katılan ve katılma hakkı olan ---- vermek zorunda olduklarını ancak------ -----bu güne kadar aidat alınmadığının tespit edildiğini ve toplamda tahsil edilmesi gereken aidat tutarının---- olduğunu, bu tespit ile ------ gerçeği yansıtmadığını, geçmiş dönemdeki kayıtların hatalı tutulması sebebi ile devam eden dönemlerdeki kayıtlarında hatalı tutulduğunu...

                  Çağrısız genel kurul yapılabilmesi için bütün payların sahiplerinin veya temsilcilerinin hazır bulunmasının şart olduğu ve bu şartın çağrısız genel kurul toplantısında alınacak kararların kurucu unsuru olduğu, dava konusu genel kurul toplantı tutanağında davacı adına atılı imzanın bilirkişi raporunda ve ATK Fizik İhtisas Dairesi raporunda sahte olduğunun tespit edildiği, bu sebeple dava konusu genel kurul toplantısında alınan tüm kararların yoklukla malul olduğu görüşünde olduğunu belirttiği görülmüştür. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davalı şirket ... sicil numarasıyla İTO'ya kayıtlı olup davacı şirkette pay sahibidir. Dava konusu, 15.05.2020 tarihli şirketin Genel Kurul kararının butlanının tespiti ve iptali tespitidir. Davacının Genel Kurul Toplantısına çağrısının yapılmadığı, bilgisi dışında yapıldığı ve imzasının taklit edildiği iddiası sebebiyle imza incelemesi yaptırılmıştır....

                    O halde TTK.nın 416/1. maddesinde öngörülen iki şart gerçekleşmeden yapılan genel kurul hukuken yoktur ve alınan karar da yoklukla maluldür. Mahkemece de bu hususlar tespit edilerek genel kurul kararının yoklukla malul olduğu gerekçede belirtilmiş olmasına rağmen, hükümde genel kurul kararının iptaline karar verilmiş olması hükümle gerekçe arasında çelişki oluşturduğu gibi, dava konusu genel kurul kararının yoklukla malul olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken iptal kararı verilmesi de doğru olmamıştır. Şirket genel kurul kararları hakkında açılacak davaların şirketin hasım gösterilmesi gerekir. Bu davalarda, davanın şirket ortağı veya şirket müdürüne yöneltilmesi mümkün değildir. Eldeki davada da şirketin yanında davanın yöneltildiği şirket ortağı ve müdürü ...'ın pasif husumeti bulunmamaktadır. Dolayısıyla Mahkemece davalı ... hakkındaki davanın husumetten reddedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu