Davacı, davalı yükleniciden 28/11/2012 tarihli sözleşmeyle satın aldığı taşınmazın tapusunu 25/12/2019 tarihinde devraldığını, davalının dava dışı bankaya olan genel kredi sözleşmesinden doğan borcu için taşınmaza banka tarafından ipotek tesis edildiğini, ipoteğin ve konulan hacizlerin iptaline karar verilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davaya konu ipoteğin davalı yüklenicinin banka ile yapmış olduğu genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, ipoteğin tüketici kredisi teminatını teşkil etmediği, 6102 sayılı yasanın 4.maddesi uyarınca ihtilafın ticari dava olduğu, uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Ticaret Mahkemeleri olduğu gerekçeleriyle görevsizlik kararı verilmiştir....
a kullandırdığı 50.000,00 TL'lik krediye müvekkilinin kefil olduğunu, kredi borcunun 24.11.2014 tarihinde tamamen ödendiğini, ipoteğe konu borç bitince asıl borçlu ... ile davalı banka arasında 15.10.2014 tarihinde 300.000,00 TL limitli yeni bir kredi sözleşmesi imzalandığını, ancak bu kredi sözleşmesine müvekkilinin kefaletinin olmadığını, müvekkilinin taşınmazına ilişkin ipotek 22.11.2012 tarihli sözleşmeye ilişkin olmasına rağmen davalının 15.10.2014 tarihli krediden sorumlu tutarak müvekkili hakkında başlattığı ilamsız icra takibine itiraz sonucu davalı tarafından açılan itirazın iptali davasının, müvekkilinin kefaleti olmayan kredi sözleşmesinden sorumlu tutulamayacağı, 15.10.2014 tarihli sözleşmeye dayalı kredi işlemlerinin yeni bir kredi işlemi olarak kabulü gerektiği gerekçesiyle reddedildiğini, kararın onanmak sureti ile kesinleştiğini ileri sürerek müvekkiline ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine, davalı tarafça ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla 2015/6447 sayılı icra dosyasından...
ın genel kredi sözleşmesi gereği kullandığı kredilerin ödendiği, davalı banka lehine verilen ipotek teminatının devam ettirilmesinin hukuki dayanağının kalmadığı, ipoteğin süresiz olarak devamının yasanın amacına uygun olmadığı gerekçesi ile davanın kabulü ile davacının maliki olduğu taşınmaz üzerindeki davalı lehine ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. 2.Hükmün davalı vekilince temyizi üzerine, Dairemizin 08.02.2016 tarih ve 2015/11093 E., 2016/1860 K. sayılı kararı ile taraflar arasındaki temel ilişki genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun(6102 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi uyarınca ticari mahiyetteki genel kredi sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiş, dosya bunun üzerine görevli ve yetkili Ankara 10.Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiştir. 3.Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın konusuz kalması halinde yargılama giderinin...
Mahkememiz dosyasının ön inleme duruşmasında ipoteklerin kaldırılmasına yönelik davanın dosyadan tefrikine karar verildiği, dosyamızda Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan Ankara Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe yönelik menfi tespit talebinin değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Ankara ...Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı davası ile ilgili dava dilekçesi incelendiğinde; 15/06/2021 tarihinde davacı T.C. ... Bankası A.Ş. tarafından davalı ... aleyhine alacaklarının tahsili için başlatılan ve itiraz üzerine durdurulan Ankara ...İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı takip dosyasındaki itirazın iptaline ilişkin açılan dava olduğu ve halen derdest bulunduğu ; uyuşmazlığın aynı genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, uyuşmazlığın sözleşmede davalı kefil ...'...
Noterliği'nin 69 yevmiye numaralı cevabında lehine ipotek verilen Hüma Şanda'nın kanuni takipte izlenen 16.985,98 TL riski bulunduğundan ipoteğin fekkinin söz konusu olmadığının beyan edildiğini, taşınmazın üzerinde bulunan söz konusu ipoteğin kredi kullanımına karşılık verildiğini, kredi borçlarının ödendiğini, Hüma Şanda'nın kredi kartı borçlarına istinaden tasarrufunun kısıtlanmasının usul ve yasalara aykırılık teşkil ettiğini belirterek, davalı lehine olan ipoteğin terkinini talep ve dava etmiştir....
'nin doğmuş ve doğacak kefalet dahil her türlü borcunun teminatı olarak ipoteğin tesis edildiğinin belirtildiği bu nedenle ipoteğin fek edilmeyeceğinin bildirildiğini, ipotek sözleşmesinde yazan "tesis olunan ipoteğin ne sebeple olursa olsun bankaya karşı doğmuş ve doğacak her türlü borçlarının teminatını teşkil etmek üzere kurulduğuna" dair ifadenin genel işlem şartı niteliğinde haksız şart olduğunu, kullanılan kredi teminatı olarak kurulan ipoteğin başkaca krediler için sorumlu tutulmasının dürüstlük ve iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını, taşınmazın üzerine ipotek konulmasına ilişkin kredi borcunun tamamen ödendiğini, ipoteğin asıl borçlunun kefil olduğu borçların dahi teminatı olduğu anlamındaki hükmün haksız şart olduğunu belirterek bu maddenin iptali ile ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ipotek sözleşmesinin teminat kapsamının dava dışı borçlu... 'nin doğmuş ve doğacak kefalet dahil tüm borçlarının temini olarak belirtildiğini, .......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava genel kredi sözleşmesi için verdiği kefaletin ve geçersiz kefalete isitinaden verilen ipoteğin de geçersizliği iddiası ile menfi tespit ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı banka ile dava dışı kredi lehdarı Adasa Grup Sigorta ltd şti arasında imsalanan 08.10.2014 tarihli GKS 1.100.000,00.-tl. limitli kredi genel sözleşmesi imzalanmıştır. Davacının kefil kabul beyanı başlıklı belge ile Adasa şirketi ile banka arasında akdolunacak/akdolunan 08/10/2014 tarihli F0223574 numaralı KGSmüteselsil kefil sıftıyla imzalamayı ve sözleşme hükümlerinin uygulanmasını kabul ettiği görülmüştür. Davacının ayrıca kefalet limitinin arttırılması yazan belgede isim ve imzası olduğu görülmüştür. Mahkemece davanın genel kredi sözleşmesine kefaletten kaynaklanması nedeniyle görev itirazının reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava genel kredi sözleşmesi için verdiği kefaletin ve geçersiz kefalete isitinaden verilen ipoteğin de geçersizliği iddiası ile menfi tespit ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı banka ile dava dışı kredi lehdarı Adasa Grup Sigorta ltd şti arasında imsalanan 08.10.2014 tarihli GKS 1.100.000,00.-tl. limitli kredi genel sözleşmesi imzalanmıştır. Davacının kefil kabul beyanı başlıklı belge ile Adasa şirketi ile banka arasında akdolunacak/akdolunan 08/10/2014 tarihli F0223574 numaralı KGSmüteselsil kefil sıftıyla imzalamayı ve sözleşme hükümlerinin uygulanmasını kabul ettiği görülmüştür. Davacının ayrıca kefalet limitinin arttırılması yazan belgede isim ve imzası olduğu görülmüştür. Mahkemece davanın genel kredi sözleşmesine kefaletten kaynaklanması nedeniyle görev itirazının reddine karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR ESAS NO : 2022/163 Esas KARAR NO : 2022/184 DAVA : İpoteğin fekki DAVA TARİHİ : 04/03/2022 KARAR TARİHİ : 08/03/2022 Davacı dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından satın alınan taşınmazlar üzerinde davalı banka lehine değerleri ile orantısız ipotekler bulunduğunu belirterek ipotekli taşınmazların raiç değerleri karşılığında ipoteklerin feklerine karar verilmesi talebinde bulunmuştur. İşbu davada fekki talep edilen ipoteğin davalı banka tarafından genel kredi sözleşmesine istinaden verilmiş olan kredinin teminatı kapsamında tesis edilmiş olması nedeniyle uyuşmazlığın temelinin bankacılık işlemine dayandığı, 30.11.2021 tarih ve 31675 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 25.11.2021 tarihli 1232 sayılı kararı gereğince 5411 sayılı Bankacılık Kanunundan kaynaklanan (142. maddesi hariç) uyuşmazlıklara 15.12.2021 tarihinde itibaren Ankara 6,7, ve 8....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dışı şirket ile imzalanan genel kredi sözleşmesine kefil sıfatı ile ödemeleri yaptığını, ödemeler nedeni ile kefil sıfatı ile davalı banka alacağına halef olduğunu, buna ilişkin olarak temlik sözleşmesi imzalandığını, banka tarafından yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kefil sıfatı ile genel kredi sözleşmesine konu borcun ödenmesi ve terkin işleminin yapılmaması nedeniyle ipoteğin terkini, tescili ve mümkün olmaması halinde genel kredi sözleşmesi kapsamında yapılan ödemenin iadesine yöneliktir....