Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, dava konusu bağımsız bölümde gerçekte davalılardan Garanti Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ'ni ve diğer davalılar Akbank A.Ş. ve Ak Finansal Kiralama AŞ'nin herhangi bir şekilde ayni bir hakkı bulunmadığını, gecikme ve kira tazminatı ile sözleşme kapsamında ödenen bedellerin güncel değerlerini ve denkleştirici adalet ilkesi kapsamında talep edilebilecek değerlerini isteme hakları ile yasalardan kaynaklanan tüm haklarının saklı kalmak kaydıyla öncelikle ve ivedilikle, dava konusu gayrimenkulün 3. kişilere satış ve devrinin engellenmesi açısından HMK 389....

Noterliğinin 28.12.1993 tarihli ve 22619 yevmiye nolu “Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi” yapıldığını, sözleşmeden de anlaşılacağı üzere, davalıların satış bedelini nakden ve tamamen aldıklarını, bu satış vaadinden dolayı hiçbir hak ve alacakları kalmadığını, söz konusu taşınmazların zilyetliğini davacıya teslim ettiklerini, yapılan her iki “Düzenleme Şeklindeki Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmeleri” gereğince müvekkil davacının, tapunun Ordu ili, Perşembe ilçesi, Beyli Mahallesi, Ada No: 124, Parsel No:l’de kayıtlı taşınmazdaki davalıların hisselerinin tamamım satın aldığını ve bu şekilde taşınmazın 1/2 sinin sahibi olduğunu, sözleşmenin yapıldığı dönemde davalıların taşınmazın ferağ ve takririni vermediklerini, daha sonra ise davacıyı uzun yıllar vereceklerini söyleyerek oyaladıklarını, son olarak ise taşınmazın ferağını vermeyi kabul ettiklerini, satış vaadi sözleşmelerinin yapıldığı zamandan bu güne kadar taşınmazı kullanmaya devam eden davacının, davalılara...

Türk Medeni Kanununda ve Tapu Sicil Tüzüğünde şerhedilmiş kişisel haklarla ve satış vaadi sözleşmeleriyle ilgili özel hükümler de mevcut olup bu düzenlemelerde; Arsa payı karşılığı inşaat, taşınmaz satış vaadi, kira, alım, önalım, gerialım sözleşmelerinden doğan haklar ile şerhedilebileceği kanunlarda açıkça öngörülen diğer haklar tapu kütüğüne şerhedilebileceği, Bunların şerh verilmekle o taşınmaz üzerinde sonradan kazanılan hakların sahiplerine karşı ileri sürülebileceği (TMK m. 1009), Noterlik Kanununun 44. maddesinin (B) bendi gereğince noterler tarafından tanzim edilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin taraflardan biri isterse gayrimenkulün siciline şerh verileceği (2644 sayılı Tapu K. m. 26/7) belirtilmektedir....

    DAVA Davacı; dava konusu parselleri gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile dava dışı üçüncü kişiden 05.02.1992 tarihinde satın aldığını, parseller hakkında 24.07.2009 tarihinde davalı şirket ile haricen gayrimenkul geliştirme ve satış vaadi sözleşmesi imzaladığını, sözleşmeye göre 325.000 m2 taşınmazın yarısını davalıya adına tapu alınması ve taşınmazlar üzerindeki işgalcilere satış vaadi sözleşmesi ile satılması işlemlerinin yapılması karşılığında devrettiğini, ayrıca 09.12.2010 tarihinde işgalcilere satış yapabilsin diye bedelsiz olarak yarı hissesini davalıya temlik ettiğini, temliknamenin gerçekte bedelsiz olup geçerli olmadığını ve davalının hiç bir edimi yerine getirmemiş olduğunu ileri sürerek; gayrimenkul geliştirme ve satış vaadi sözleşmesinin ve buna bağlı bedelsiz temliknamenin iptaline karar verilmesini istemiştir. II....

      Dava, düzenlenme Şeklinde Ön Ödemeli Konut Satış Vaadi Sözleşmesinden dönülmesi nedeniyle ödenen bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istemine ilişkindir. Davacı ile davalı İva T3 A.Ş arasında, İstanbul İli, Kağıthane İlçesi, 111 parsel üzerinde yapılacak 23 no'lu bağımsız bölümün satışına ilişkin olarak Beyoğlu 31. Noterliği'nin 27/07/2016 tarih ve 27233 yevmiye no'lu Düzenleme Şeklinde Ön Ödemeli Konut Satış Vaadi Sözleşmesi'nin düzenlendiği, satış bedelinin 240.000,00 TL olarak belirlendiği, davacı tarafından davalı şirkete 5.000,00 TL kapora, 30.000,00 TL peşinat, 25.000,00 TL senet ile ödeme, 180.000,00 TL kredi ödemesi olmak üzere 240.000,00 TL satış bedelinin tamamının ödendiği, 180.000,00 TL tutarlı kredi ödemesinin davalı T....

      Noterliği'nin 25529 yevmiye numaralı 04.11.2010 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptalini, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptalini, mahkemece uygun görülmediği takdirde gayrimenkul satış vaadi bedeli olan 50.000,00 TL 'nin sözleşmenin yapıldığı 04.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı T1'ndan tahsilini, karar kesinleşinceye kadar davalı T1 adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullarının tespiti ile tedbir konulmasını ve mahkememiz dosyasının Büyükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/408 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir. Büyükçekmece 3....

      Noterliğinin 04.02.1998 tarih ve 4033 yevmiye numaralı biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davaya konu parsellerde davacının satın aldığı 5 dönümlük taşınmazın satın aldığı hissesi oranında davalılar ... ve 83 arkadaşı aleyhine tapu iptali ve tescil istemiyle açılmıştır. Birleşen davada ise; davacılar ... ve ... davalılardan ...’e verdikleri genel vekaletname ile dava konusu parsellerdeki hisselerinin 1/4’ünün 04.08.1989 tarih 2653 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile diğer davalılar ..., ... ..., ... ve ...’a satılmasına rağmen, kendilerine bir bedel ödenmediğini ve sözleşmenin geçersiz olduğunu belirterek satış vaadi sözleşmesinin feshi isteminde bulunmuşlardır. Yargılamalara katılan bir kısım davalılar ve davalılar vekili davanın reddini savunmuşlardır....

        olabileceğini, geçerli olmayan bir sözleşmeye dayanılarak bir hak iddiasında bulunulamayacağını, muhtesattan kaynaklanan şahsı hakkın temlikine dayanılarak el atmanın önlenmesinin istenemeyeceğini, emsal Yargıtay kararlarının bulunduğunu, davaya konu satış vaadi sözleşmelerinin dayanağını oluşturan dava dışı satış vaadi sözleşmelerinin müzayeka altında teminat olarak düzenlendiğinden dolayı gerçek bir satış vaadi amacı taşımadığından satış vaadi ne konu herhangi bir ödemenin söz konusu olmadığını, geçersiz olduğunu, bu sözleşmeye dayanan dava konusu satış vaadi sözleşmelerinin de geçerli olmadığını, davacı ile müvekkilleri arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığını, davacının taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan hakkını ancak sözleşmenin tarafı olan dava dışı Ali Çağlar'a karşı ileri sürebileceğini, zira satış vaadi sözleşmesinin bir ön sözleşme olup, taraflara şahsi hak sağlayacağını, bu açıdan davanın husumetten reddinin gerektiğini, tüm bu nedenlerle, davanın reddine...

        Köyü 1491 ve 1492 parseller üzerine yapılacak inşaatlara ilişkin dava dışı yüklenici ile 15/12/1997 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlediğini, bu sözleşme ile kendisine isabet edecek dairelerden A blok 6, C blok 15 ve çatı katındaki 18 nolu daireleri 15/12/1997 ... ve 1421 nolu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ...'e, 15/12/1997 ... ve 14026 nolu sözleşmeyle B Blok 19 nolu daireyi ...'e, 15/12/1997 ... ve 41022 nolu sözleşmeyle B blok 1 nolu daireyi ...'...

          Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddialarını da özetle yineleyerek, gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin noterlikçe düzenleme şeklinde yapılmakla geçerlilik kazanacağını, dava konusu adi yazılı sözleşme bu anlamda şekil itibarıyla geçerli bir gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi olmadığından burada bu sözleşmeye dayanılarak tüketici işleminin var olduğunun kabul edilemeyeceğini, dava konusunun genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiğini, ayrıca, davalıların cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı tarihte davalı şirketi temsilde çift imza kuralının olduğunun açıkça belirtildiğini, buna rağmen şirketin tek imzaya yetkili kişisiymiş gibi hareket ederek davacıyı kandıran diğer davalı Ömer Demirli'nin sözleşmeyi tek başına imzaladığını belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu