İlçesi, 2.Bölge, ..., Köyiçi mevkii 28 pafta, 3455 parselde kayıtlı bulunan 22.blok 21 nolu daireye tekabül eden 8/1129 davalı hissesinin ... 30.Noterliğinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davacıya satışının vaadedildiğini, bu sözleşmeye göre müvekkilinin edimlerini yerine getirdiğini, davalı adına kayıtlı olan hissenin iptali ile müvekkil adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin 13/05/2002 tarihli olduğunu, Borçlar Kanunun 125.maddesi gereğince on yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu ve zamanaşımının dolduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; taraflar arasında ... 30.Noterliğinin 13/05/2002 tarih, 09740 yevmiye no ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, davalı tarafın süresi içerisinde zamanaşımı itirazında bulunduğu, taşınmazın davacı tarafa tesliminin gerçekleşmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı avukatı tarafından verilen 05.12.2019 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalı arasında aralarında adi yazılı şekilde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzaladıklarını, davalı şirket yetkilileri olan Doğan Çaparaz ve Bahadır Bağyapan isimli şahıslar davacıdan İzmir 14.Noterliğinin 06.06.2005 tarih ve 8516 yevmiye nolu düzenleme şeklinde vekaletnamesini aldıklarını, bu vekaletnameye istinaden müvekkili ile davalı şirket arasında 06.06.2005 tarihinde adi yazılı şekilde yapılmış (ve hukuken bir sonuç doğurması mümkün olmayan) bir gayrimenkul satış senedi düzenlenmiş olup bu sözleşmeyle ilgili olarak da tarihsiz bir ibraname alındığını, müvekkilinin, satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı tarihte 65 yaşında olan yaşlı bir kimse olduğunu, fiil ehliyetinin bulunmadığını, gerek gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin ve gerekse (zaten) resmi şekilde yapılmamış bulunan gayrimenkul satış senedi başlıklı sözleşmenin ve ibranamenin...
KARAR Davacı, davalının kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ile müteahhit olarak yaptığı binadan bir adet daireyi önce 16.08.1999 tarihli harici satış protokolü ve akabinde de noterden 15.09.1999 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, davalının binayı tamamlayarak bağımsız bölümü teslim ettiğini ancak tapudan devrini sağlayamadığını, binanın bulunduğu yerin tapu tahsis belgeli olması nedeniyle dava dışı belediye tarafından yapılan ihale sonucunda dava dışı Murat Küçük tarafından satın alınması üzerine mevcut dairesinin elinden alınmaması için dava dışı Murat Küçük' ten düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 18.02.2005 tarihinde 10.000.00.TL bedelle tekrar satın almak zorunda kaldığını, bu durumdan davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek şimdilik 10.000.00.TL' nın tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden dönme, bedel iadesi, sözleşme kapsamında düzenlenen senetler nedeni ile borçlu olmadığının tespiti, müspet zararının tespiti ile tazmini talebine ilişkindir. Taşınmaz mülkiyetinin devri sözleşmesi M.K.634.m.si ile 706.m.si,6098 s.TBK.nun 237.m.si (818 s.BK.nun 213.m.si),Tapu kanununun 26.m.si ile Noterlik kanununun 60.m.leri uyarınca resmi şekle tabi olduğu,dava konusu satış vaadi sözleşmesinin noterde yapılmış resmi nitelikli bir sözleşme olması nedeniyle geçerli bir sözleşme olduğu açıktır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının murisi İzzet Sümer'in gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapılmak üzere 24/11/2011 tarihinde vekil tayin ettiğini, taraflar arasında 16/12/2011 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi kurulduğunu, 22/12/2011 tarihinde müvekkilinin murisi İzzet Sümer'in vefat ettiğini ve 29/12/2011 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerh edildiğini, taraflar arasında yapılan bu işlemin asıl maksadının davalıyı miras hissesinden mahrum etmek olduğunu, ortada gerçek bir satışın olmadığını, davalının murisine ödenen bir bedelin olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Arasında yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshine bağlı olarak davalı yükleniciye verilen senetlerin iptali ve davacının davalılara bu senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tarihinin 07/05/2018 oluşu dikkate alınarak uygulanacak yasanın 6502 sayılı TKHK olduğu tartışmasızdır. Taraflar 11/07/2018 tarihinde 09450 yevmiye nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi fesihname sözleşmesi ile karşılıklı olarak satış akdinden vazgeçmişlerdir. Davacının davalı yükleniciye yapılan satış sözleşmesi doğrultusunda 25/08/2018 ila 25/11/2020 vade tarihleri arasındaki 28 adet nama yazılı senetler verdiği sabittir. Davaya konu olan senetlerin tüketici senedi vasfında olup davalılar tarafından senedin varlığının başka bir hukuki gerekçeye dayandırılmadığı da anlaşılmıştır....
Noterliğinin 31.10.1994 tarih 38013 yevmiye numarası ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye göre 1120, 1122, 1124, 1126 parsellerdeki davalı hissesinin tamamının; 588, 610, 644 parsel sayılı taşınmazlarda ise davalının murisinden intikal edecek hak ve hisselerinin tamamının satışını vaat edildiği, satış bedelinin nakden ve tamamen alındığı ve davacıların murisi ... tarafından "... bilcümle hukuk ve vecibeleri ile birlikte satın ve teslim aldığımı beyan ve ikrar ederim..." şeklinde beyanda bulunulduğu ve sözleşmenin her iki akit tarafından imza altına alındığı anlaşılmaktadır....
davalı tarafın, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine uymaması nedeniyle müvekkilinin büyük mağduriyet yaşadığını, Van 1....
Dava harici gayrimenkul alım-satımı nedeniyle verilen kaporanın satımın gerçekleşmemesinden dolayı istirdadına ilişkindir. (HGK 2009/19-206-246 sayı ve 10.06.2009 tarihli kararı) Taşınmaza ilişkin satış işlemi resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, gayri menkul alım-satım ve komisyon sözleşmesinin makbuz hükmünde olduğunu ve üzerinde imzası bulunanları bağlayacağının kabulü gerekir. Sözkonusu belgede satış bedeline mahsuben alıcı tarafında 6.000 TL kaporanın satıcıya nakten verildiği belirtilmiş, satıcı yerine imza koyan ..., davacı tarafından sözleşmede satıcı olarak görünen ... hakkında peşin ödenen 6.000 TL'nin tahsili için .... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada tanık olarak dinlenen...'un parayı satıcı vekili sıfatıyla aldığını kabul ve beyan etmiş, davalı tarafından eda edilen yemin üzerine davalıya kapora parasının verilmediği ve davanın ispat edilemediği gerekçe gösterilerek reddine karar verilmiştir. Hüküm, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava , davacının ön ödemeli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca davalıya verilen senet yönünden borçlu olmadığının tespiti, fazla ödenen bedelin iadesi ile cezai şartın tahsili istemine ilişkindir....