Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, 2.000.000.000 TL’lik satış bedelinin 1.500.000.000 TL’lik kısmının ödendiği, senette belirtilen 5.000.000.000 TL’nin satıştan vazgeçme halinde cezai şart olarak düzenlendiği, davacının evde kiracı olduğunu bilerek taşınmazı satın almış olması nedeniyle cezai şart tazminatının koşullarının da oluşmadığı belirtilerek asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasında 27.4.2000 tarihli haricen düzenlenen satış sözleşmesi ile, içinde kiracı bulunan davalıya ait ... davacıya 2.000.000.000 TL bedel karşılığında satıldığı, 1.500.000.000 TL’lik satış bedelinin ödendiği, kalan miktarın ödenmediği, satıştan cayan tarafın tazminat ödemesi amacıyla sözleşmede satış bedelinin 5.000.000.000 TL olarak gösterildiği tarafların beyanları ve tüm dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.10.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.12.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava konusu 28 sayılı parseli önceki malikleri olan ve haklarında gaiplik kararı bulunan şahısların 14.10.2002 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile kendisine sattığını belirterek, bu şahıslar hakkındaki gaiplik kararının kaldırılarak taşınmazın tapusunun iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalı Hazine vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ... 6....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Gaiplik ve Mirasın İntikali Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın görev nedeniyle usulden reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava, gaiplik, kayyımlık görevinin sona erdirilmesi ve gaipliğine karar verilenin mirasının devlete intikali isteklerine ilişkindir. Mahkemece, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, karar süresinde davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 733 ada 2 parsel sayılı taşınmazın .....adına kayıtlı olup, taşınmazın idaresi için ... 5....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİĞE KARAR VERİLMESİ VE TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen gaiplik, tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, gaiplik ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı Hazine, ... ve ... parsel sayılı taşınmazların paydaşlarından ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... kızı ...'ın sağ olup olmadığı belli olmadığından ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 22/10/1996 tarih ve 1996/414 esas, 1996/824 sayılı kararı ile ......

          Hukuk Dairesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Türk Medeni Kanunu'nun 588. maddesine dayalı gaiplik kararı verilerek gaiplerin mirasının Hazine'ye devri isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            İLK DERECE MAHKEMESİNİN 08/06/2023 TARİHLİ ARA KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; '' davaya konu edilen bir kısım taşınmazların aynının davaya konu edildiği, davaya konu bir kısım taşınmazların satış ve kamulaştırma bedellerinin de henüz davalı uhdesine geçmediği, davalının mirasçılığına dayanak gaiplik kararının ve mirasçılık belgesinin iptali ve yeni bir mirasçılık belgesi verilmesi istemli olarak davacılar tarafından davalıya karşı açılan İstanbul Anadolu 17....

            TMK’nun 32. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan gaiplik davalarında verilebilecek kararlardandır. Oysa somut olayda davacı Hazine, gaiplik isteği yanında, son mirasçı sıfatıyla mal varlığının Hazineye devri isteminde de bulunmuş olup, bu tür bir isteğin 4721 s. TMK’nun 588. maddesi kapsamında olduğu açıktır. Öte yandan, 4721 s. TMK’nun 588. maddesinden kaynaklanan davaların mal varlığına yönelik olduğu gözetildiğinde, 6100 s. HMK'nun 2. maddesi kapsamında kaldığı ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu tartışmasızdır. Görev, kamu düzeniyle ilgili olup yargılamanın her aşamasında re'sen (kendiliğinden) ve öncelikle dikkate alınmalıdır. Hâl böyle olunca, işin esasının incelenmesi ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere) 1- Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2- Sakarya 2....

            Sulh Hukuk Mahkemesinin 09/05/2003 tarih 2003/34 XX 784/466 K sayılı kararı ile taşınmazın ortaklığının satış yolu ile giderilmesine karar verildiğini ve kesinleşen karar uyarınca Manisa 2. Sulh Hukuk Mahkemesi satış memurluğunun 2003/20 satış nolu dosyası ile taşınmazın satışının yapıldığını, satış sonucu taşınmaz hissedarları T5 T3 ve T4 hisselerine düşen paraların Manisa 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2004/48 E sayılı vesayet dosyasında nemalandırılarak idare edilmekte iken 17/05/2002 tarih ve 2003/203 E 2003/238 K sayılı ek kararla Manisa Defterdarlığı Kayyımlık Bürosunun TC. Ziraat Bankası Manisa şubesinde bulunan hesaba aktarıldığını, kayyımlık bürosunca gaip kişiler adına T.C....

            Davalı tarafından davacıya satılan taşınmazın bakiye satış bedelinin ödenmediğine dayanılarak davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davacı tarafından taşınmazın bakiye satış bedelinin davacıya ödendiği iddia olunarak davaya konu icra takibinden dolayı borçlu bulunmadığının tespiti istemiyle davanın açıldığı, taraflar arasında düzenlenen protokol sonrasında tapuda resmi satışın yapıldığı sabit olup; bu hususta taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Buna göre taşınmazın tapu devri 09/03/2018 tarihinde yapılmış olup; tapuda yapılan resmi senette satıcı tarafından satış bedelinin tamamen alındığının belirtilmiş olmasına göre, daha önce harici sözleşme ile peşin ödenen 20.000,00 TL dışında kalan tüm satış bedelinin nakden tapu devri ile birlikte ödendiğinin kabulü gerekir....

            Satıcı olarak gösterilen davacı ile alıcı olarak gösterilen davalılar arasında haricen düzenlenen 17.10.2008 tarihli protokolde; satış bedelinin protokolün imzası sırasında 50.000 TL.nın ödeneceği, belirtilen satış bedeli bakiyesinin de tapu teslimi sonrasında ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık; taraflar arasında yapılan protokol ve buna ilişkin ödeme belgeleri, tapuda düzenlenen resmi satış senedi dikkate alındığında satış bedelinin tamamının ödenip ödenmediğine ilişkin ispat külfetinin taraflarından hangisine düştüğü noktasında toplanmaktadır. Her iki tarafın da kabulünde olan protokol hükümleri değerlendirildiğinde, 750.000 Tl. Satış bedelinin 50.000 TL. Nakit ödenen bedel dışındaki satış bedelinin tapu teslimi sonrasında ödeneceği açıktır. Ancak davalı protokolün aksine tapu devrinden önce ve tapu devri sırasında bir kısım ödemelerde bulunduğunu savunmuştur. Davalı bu savunması ile bağlıdır....

              UYAP Entegrasyonu