Noterliğinin marifetiyle bir ihtarname göndererek davalıları taşınmazdan el çekmeye davet ettiğini, bu ihtarnameyle davalıların taşınmazdan derhal el çekmesi, aksi halde bu durumda alalede tıpkı herhangi bir 3.kişi gibi işgalci durumuna düşeceği ve haksız işgal tarihine kadar geçmişe dönük ecri misil talep ve dava edileceği konularında uyarıldığını, halihazırda taşınmazın tümünden davalıların istifade etmeye devam ettiğini, bugüne kadar şifahi ve takriri ihtarlardan bir sonuç alınamayınca iş bu davayı ikame etme zarureti hasıl olduğunu belireterek, arz edilen ve resen dikkate alınacak sebeplerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalıların haksız işgali nedeniyle yoksun kalınan kazançlara karşılık ecri misil tazminatı olarak şimdilik 10.000,00 TL haksız işgal tazminatının işgal tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken tahsili ile yargılama gideriyle vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SİMAV ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2014 NUMARASI : 2010/386-2014/330 Taraflar arasında görülen alacak, meni müdahale davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Asıl davacı dava dilekçesi ile, 95.000 TL alacağın davalıdan (k.davacı) tahsilini talep ettiği; davalı (k.davacı) ise dilekçesi ile, davacının (k.davalının) fuzuli işgal nedeniyle taşınmazdan tahliyesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; asıl ve karşılık davanın kabulüne karar verilmiştir. Yargıtay incelemesi sırasında; asıl davacı (k.davalı) İ.. K.. vekilinin 10.12.2014 tarihli dilekçesi ile asıl davasından; davalı (k.davacı) Z.....
Dairesinin gönderdiği ihbar ile dükkanların hazineye ait olduğu belirtilerek 11.000 TL ecri misil istediğini, böylece davalı belediyenin kendisine ait olmayan bir yeri kiraya vererek sebepsiz olarak zenginleştiğini, diğer davalı hazinenin de kötü niyetli olduğunu kendi ihmalinin sonucunu kiracıya ödetmek gibi bir haksızlık ve yanlışlığın içinde olduğunu belirterek, davalı belediyeye ödediği kiranın iadesini, hazineye, borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine cevap dilekçesinde, Kendilerine ait taşınmaz üzerindeki dükkânın davacı tarafından kullanıldığının tespit edildiğini, 19.1.1999 – 31.12.2004 tarihleri arasında 10.630 TL ecri misil bedelinin tahakkuk ettirildiğini, yıkım tarihi olan 31.12.2004 tarihine kadar davacıya tahakkuk eden ecri misil bedelinde hukuka aykırılık bulunmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir....
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
, davanın başından beri iddianın kira alacağı olduğunu, ecri misilin haksız işgal tazminatı olduğunu bu nedenle iş bu davanın dinlenmeyeceğini iddia ettiklerini ve yinelediklerini, Yargıtay 3....
ye devrettiğini, bunun üzerine 13.11.2007 tarihinde davalı ... tarafından aleyhine açılan meni müdahale ve ecri misil davası sonunda 31.07.2013 tarihli karar ile davanın kabulüne karar verildiğini belirterek dava konusu yerin 1/4 değeri ile payına düşen yere yaptırdığı eklentilerin ve faydalı masrafların sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Bartın İli, Merkez İlçesi, Karaköy Mahallesinde kain 1276 ada - 144 parsel sayılı taşınmazdaki E blok 3. kat 8 nolu bağımsız bölümü 22.11.2019 tarih ve 15499 yevmiye numara ile tapudan eski maliki olan davalıdan satın aldığını, müvekkili tarafından satın alınan gayrimenkulde davalının herhangi bir kira sözleşmesine dayalı olmadan ve herhangi bir kira bedeli ödemeksizin ve başkaca herhangi bir hukuki sebep olmaksızın 22.11.2019 tarihinden beridir ikamet etmekte olduğunu, davalının söz konusu gayrimenkulde fuzuli işgalci durumunda bulunmakta olduğunu, davalıya 15 gün içerisinde dava konusu gayrimenkulü boşaltarak tahliye etmesi ve gayrimenkulün anahtarlarını müvekkiline teslim etmesini, aksi takdirde aleyhine fuzuli işgal nedeniyle men’i müdahale ve tahliye davasının ikame edileceğini ve fuzuli işgalci durumunda bulunduğu süre boyunca ecrimisil talep edileceğininin Bartın 1....
YEREL MAHKEME KARARI; Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, haksız müdahalenin var olduğu müdahaleyi yapan davalı bakımından haklı bir gerekçe ileri sürülemediği gerekçesiyle davacının daha sonradan ıslah etmiş olduğu bedel olan 16.397,62 TL üzerinden davanın kısmen kabul ve kısmen reddiyle müdahalenin meni ve ecri misil bedeli olan 13.617,16 TL'nin davalıdan tahsiline hükmedildiği görülmüştür....
Esas sayılı dosyasında 25/05/2008 tarihinde yapılan ve en az 65 üyenin açıkta kalmağını sebep olabilecek kararların alınan genel kurul kararının hükümsüzlük nedeniyle iptaline karar verildiğini ve Yargıtay ... HD.'nin ... Esas, ......
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/40 Esas sayılı dosyasında 25/05/2008 tarihinde yapılan ve en az 65 üyenin açıkta kalmağını sebep olabilecek kararların alınan genel kurul kararının hükümsüzlük nedeniyle iptaline karar verildiğini ve Yargıtay 23. HD.'...