Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı vekilinin sunduğu dilekçede mahkeme kararının hangi nedenlerle bozulması gerektiğine dair neden bildirilmemiş olması, Dairemizce gerekçeli olarak temyiz edilen dosyalarda da incelemenin belirtilen nedenlere bağlı kalınarak yapılması ile yine mahkeme kararında Dairemizce kamu düzenini ilgilendiren ve re'sen bozma nedeni yapılmasını gerektirecek bir hata bulunmadığının anlaşılmasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı feshin geçerli olmadığını ve sendikal nedene dayalı olduğunu öne sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine ve sendikal tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, feshin geçerli bir nedeni bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Hükme esas alınan rapor feshin geçersizliğinin tespiti için yeterli değildir. Mahkemece, işletme uzmanı, insan kaynakları uzmanı ve mali müşavirden oluşan üçlü bilirkişi aracılığı ile mahallinde keşif yapılarak davalı şirket kayıtları üzerinde inceleme yapılarak sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik inceleme ile verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... arafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, davalı şirkette gişe sorumlusu olarak çalışan müvekkilinin iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanmadığını ... sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin, davacının performansının düşük olması sebebiyle geçerli sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili, davacının iş akdinin haksız nedenlerle fesh edildiğini, ileri sürerek feshin geçersizliğinin tespitine, davacının işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, iş akdinin haklı nedenlerle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, işveren tarafından feshin haklı sebeplerle yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Öncelikle; toplanan deliller ve fesih sebebine göre işverence gerçekleştirilen feshin haklı nedene dayandığına dair mahkemenin tespiti yerinde görülmüş olup davacının bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir....
Yine 20/2 maddesi gereğince de feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. Somut davada; feshin İş Kanunun 18. Maddesinde belirlenen geçerli nedene dayanılarak yapıldığı, ancak yasada belirtilen şekil şartına aykırı olarak feshin yazılı olarak yapılmadığı, yine feshin geçerliliğinin ispatı yönünden de herhangi bir delil sunulmadığı analaşılmakla, mahkemece feshin geçersizliğine hükmedilmiş olması isabetlidir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: İşbu dava feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Davacı taraf, dava dilekçesi ile feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade talebinde bulunup, mahkemece davanın kabülüne karar verilip, hüküm davalı işveren tarafından istinaf edilmiştir....
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı işyerinde ürün tanıtım uzmanı olarak 07/10/2015- 11/02/2020 tarihleri arasında çalıştığını, iş akdinin işveren tarafından haklı ya da geçerli bir neden olmaksızın sona erdirildiğini ileri sürerek, feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine ve işe iade edilmediği takdirde oluşacak yasal mali haklarının belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili, iş akdinin sendikal nedenle feshedildiğini öne sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmesini ve sendikal fesih nedeniyle tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili, feshin geçerli nedene dayalı olduğunu ve sendikal tazminat talebinin yerinde bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamına göre davalılar arasındaki hizmet alımına dayalı işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup, davacının asıl işverenin davalı ......
Bu noktada feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade davasında verilen ret kararının kıdem ve ihbar tazminatlarına etkisini açıklamakta yarar vardır. Feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade davasında, mahkemece iş sözleşmesinin işveren tarafından 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesindeki nedenlerle haklı olarak feshedildiği ve bu sebeple işe iade talebinin reddine karar verildiği takdirde, işe iade davasında feshin haklı nedene dayandığının kabulü yönündeki bu kesin tespit, aynı vakalara dayanılarak kıdem ve ihbar tazminatlarının talep edildiği alacak davasında, unsur etkisi nedeni ile kuvvetli delil olarak kabul edilmeli ve kıdem ile ihbar tazminatlarının reddine karar verilmelidir. İşe iade davasında mahkemece feshin açıkça haklı nedene değil de, geçerli nedene dayandığı tespit edilmiş ise, yine unsur etkisi nedeniyle bu kez feshin haklı nedene dayanmadığına ilişkin tespiti, kesinleştiğinden işçinin kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı kabul edilmelidir....
Davacı tanığının soyut nitelikteki beyanı ile feshin sendikal nedene dayandığının ispatı mümkün bulunmadığından mahkemece feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken herhangi bir gerekçe belirtmeden sendikal tazminata hükmedilmesi isabetli olmayıp bu yönü amaçlayan davalı temyizi yerindedir. 4857 sayılı İş Yasasının 20/3.maddesi uyarınca mahkeme kararı bozularak ortadan kaldırılmış ve Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....