Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı asıl davada; muhtaç ailelere dağıtılmak üzere ihaleli olarak kömür alımının yapıldığını, denetim sırasında teslimi yapılan kömür miktarı toplamı 466.850 kg olduğu halde dağıtıcı firma tarafından 678.000 kg kömür faturasının düzenlendiğinin ve dağıtımı yapılan kömürün bir kısmının da maddi durumu iyi olan kişilere yapıldığının, ayrıca kömür dağıtımı yapıldığı bildirilen bazı kişilere de gerçekte kömür verilmediğinin tespit edildiğini ileri sürerek; şimdilik yersiz ödeme yapmak sureti ile oluşan toplam 64.727 TL'lik kamu zararının, 40.750 TL'sini oluşturan kısmının 39.684 TL'sinin 27.02.2009 tarihinden itibaren, 1.066 TL'sinin 05.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek merkez bankasında düzenlenecek en yüksek banka reeskont faizi ile birlikte, birleşen 2010/345 Esas sayılı davada; tespit edilen...
Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı asıl davada; muhtaç ailelere dağıtılmak üzere ihaleli olarak ... alımının yapıldığını, denetim sırasında teslimi yapılan ... miktarı toplamı 466.850 kg olduğu halde dağıtıcı firma tarafından 678.000 kg ... faturasının düzenlendiğinin ve dağıtımı yapılan kömürün bir kısmının da maddi durumu iyi olan kişilere yapıldığının, ayrıca ... dağıtımı yapıldığı bildirilen bazı kişilere de gerçekte ... verilmediğinin tespit edildiğini ileri sürerek; şimdilik yersiz ödeme yapmak sureti ile oluşan toplam 64.727 TL'lik kamu zararının, 40.750 TL'sini oluşturan kısmının 39.684 TL'sinin 27.02.2009 tarihinden itibaren, 1.066 TL'sinin 05.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek merkez bankasında düzenlenecek en yüksek banka reeskont faizi ile birlikte, birleşen 2010/345 Esas sayılı davada; tespit edilen 64.727...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı hakkında Türk Medeni Kanununun 405'nci maddesine göre verilen kısıtlama kararının "akıl hastalığı veya akıl zayıflığı" sebebiyle değil, "bedensel özürlülüğüne dayanılarak korunması ve bakımı için sürekli yardıma muhtaç" olması sebebiyle verildiğinin anlaşılmasına göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL....
Türk Medeni Kanunu'nun 405. maddesinde "Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin kısıtlanır. Görevlerini yaparlarken vesayet altına alınmayı gerekli kılan bir durumun varlığını öğrenen idari makamlar, noterler ve mahkemeler, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar." 406. maddesinde ise "Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalarının güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanır." hükümleri yer almaktadır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, ......
Çalışıcı, gerek soruşturma aşamasında, gerekse kovuşturma aşamasındaki savunmalarında Aksaray Valiliği görevine atandıktan bir süre sonra İl İdare Kurulu Müdürü olan Bekir Sami Coşkun hakkında, muhtaçlık belgesi ve yeşil kart çıkartmak isteyen fakir, fukara ve eşi askere gitmiş, muhtaç genç hanımların uzun zamandır, taciz ettiği, işlerinin savsaklanmak ve engellenmek suretiyle, iş sahibi bayanları kendi çirkin nefsi isteklerini yapmaya zorladığı bu isteklerine alet olmayanların işlerini yapmayarak mağdur ettiği şeklinde duyumlar alması üzerine, Mağdur ve yakınlarına konunun yazılı şikayetle iletilmesini istediğini, ancak bu kişilerin kişisel ve toplumsal nedenlerle şikayetten kaçındıklarını, Yine bu şikayet, sızlanma ve dedikoduların yoğunlaştığı sıralarda konunun, basın organlarınca kamuoyunun gündemine taşındığını, Ortada yazılı bir şikayet olmamasına karşın Vilayeti ve fakir fukaraya hizmet veren birimlerimizi, özellikle muhtaç bayan vatandaşlarımızı zor durumda bırakan...
nun 364/1. maddesinde; "Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'nun 365/2 maddesinde; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir" düzenlemesi yer almaktadır. Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir....
Görüleceği üzere yeni kanunda eski kanundan farklı olarak, yaş sınırı koymak yerine yaş nedeniyle kendini idare edemeyecek durumda olan kimse tabirine yer verilmiş ve yaşlıların da bu suçun mağduru olabileceği vurgulanmıştır. Ayrıca kendini idare edemeyecek durumda olmayı gerektiren sebepler sınırlı olarak sayılmamış, “başka herhangi bir nedenle” ibaresi konularak belirtilenler dışındaki durumlarda da kişilerin yardıma muhtaç olabileceği varsayılarak kapsam genişletilmiştir. Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi suçu ile korunmak istenen hukuki değer, kişilerin yaşam hakkı ve vücut bütünlüğünün korunmasıdır. Ayrıca bu suçla, toplumda birlikte yaşayan bireylerin, yaşı, hastalığı veya yaralanması dolayısıyla ya da başka herhangi bir nedenle kendini idare edemeyecek durumda olan kimseye “ahlaki ve sosyal bir ödev” olan yardım ve bildirim yükümlülüklerini yerine getirmeleri amaçlanmış ve toplumsal dayanışmanın bu suretle yaşatılması hedeflenmiştir....
Adli yardım fakir bir kimsenin bir davanın gerektirdiği oldukça kabarık olan harç ve masrafları sağlayamaması durumunda, bu mali külfetlerden geçici olarak muaf tutulmasıdır. Somut olayda, dosyaya eklenen belgelerden talepte bulunan davacı-birleşen dosya davalısının yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığı ve adli yardım talebinin yerinde olduğu anlaşılmış olmakla (HHMK'nun m.336/2.) adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dolandırıcılık suçundan sanığın beraatına ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanıkla katılanın aynı binada komşu oldukları, sanığın yardıma muhtaç evlenecek yakını bulunduğunu ve ona verilmek üzere yardım topladığını söyleyerek katılandan ziynet eşyası ve para aldığı, bu malzemeleri yerlerine ulaştırmayarak dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanığın aşamalarda değişmeyen savunması, katılan beyanı, tanık anlatımları ve dosya kapsamına göre, sanığın atılı suçu işlediğine dair katılanın tek taraflı soyut beyanından başka kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşıldığından sanığın beraatına yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....
ın işlettiği bakkala gelerek dul ve yardıma muhtaç kişilere yardım yapmak istediğini, çevrede böyle kişiler olup olmadığını sorduğu, tanık Rahime' nin de yardıma muhtaç olan katılanlara haber verdiği, bunun üzerine katılanların bakkala geldikleri, sanığın katılanlara yakında bulanan BİM isimli marketten bir kısım yardım malzemesi alarak vereceğini, ayrıca para yardımı yapacağını söyleyerek katılanları marketin yakınına götürdüğü, burada katılanlara üzerlerinde bulunan altın takılar çıkararak kendisine vermelerini, çünkü market girişinde duyarlı kapının alarm verebileceğini, kendisinin bu durumdan mahçup olabileceğini söyleyerek katılan ...' in bir çift altın küpesi ile altın alyansını, katılan ...' nin iki adet altın alyansını aldığı, akabinde katılanlara kömür yardımı da yapacağını, bunun için araç bakması gerektiğini söyleyerek olay yerinden ayrıldığı, bu şekilde dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen somut olayda; sanığın savunması, katılan ve tanık beyanları, teşhis tutanakları...