Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1- Davacının ziynet eşyasına yönelik davasının reddine, 2- Davacının çeyiz eşyasına yönelik davasının kabulü ile; Fakir marka el blender (60,00 TL), Fakir marka saç kurutma (50,00 TL), Fakir marka elektrik süpürgesi (325,00 TL), Fakir marka çay makinesi (135,00 TL), Fakir marka tost makinesi (120,00 TL), Arnica katı meyve sıkacağı (275,00 TL), Falez granit tencere seti (140,00 TL), Kütahya çelik tencere seti (450,00 TL), Kütahya seramik tencere seti, Kütahya kahvaltı takımı (155,00 TL), Kütahya 89 parça çatal - kaşık - bıçak seti (350,00 TL), Tefal ütü (150,00 TL), Çift kişilik nevresim takımı (3 adet- 180,00 TL), Home stil yatak örtüsü (60,00 TL), Kütahya 12 kişilik yemek takımı (325,00 TL), Bornoz takımı (2 adet - 50,00 TL), Mikrodalga fırın (225,00 TL), Yorganlar (3 adet çift kişilik, 1 adet tek kişilik - 135,00 TL), Yastık (3 adet - 30,00 TL) ve Havlular (10 adet yüz havlusu, 5 adet vücut havlusu - 85,00...

Hukuk Dairesinin 07.12.2015 tarih ve 2015/15073 E- 2015/21929 K sayılı ilamıyla tarafların sair temyiz itirazları reddedilerek, bakıcı gideri istemi yönünden; davacının maluliyet oranına göre yardıma muhtaç olup olmadığının belirlenmesi için Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaatnı sağlamak, buradan olumsuz cevap alınması durumunda Sosyal Güvenlik Kurumu ve davalı işverenleri aleyhine yaralanmasının niteliği ile maluliyet oranı gözetilerek yardıma muhtaç olduğunun tespiti davası açması için davacıya önel verilip tespit davasını işbu dava için bekletici mesele yapmak, davacının yardıma muhtaç olduğunun kesin olarak belirlenmesi durumunda bu kez kazalının bakiye ömrünün TRH 2010 yaşam tablosu değil Dairemizce kabul gören PMF yaşam tablosuna göre belirlendiği yeni bir hesap raporu alıp neticesine göre tüm delilleri bir arada değerlendirerek yeni bir karar verilmesi, protez bedeline ilişkin istem yönünden ise; Karar tarihinde geçerli olan AAÜT'nin 7/2 nci maddesine göre husumet nedeniyle...

    Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; 28.04.2009 tarihinde gerçekleşen iş kazası sonucu davacı sigortalının sürekli iş göremezlik oranının % 100 olduğu ve yardıma muhtaç durumda olduğunun belirtildiği, SGK Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından olayın iş kazası olduğunun tespit edildiği, olayın meydana gelmesinde, davalı Müteahhit şirketin % 85, davalı Yapı Denetim Şirketinin %10 ve davacının % 5 oranında kusurlu bulunduklarının belirtildiği, hesap bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda davacının maluliyete dayalı tazminatının hesabında sürekli iş göremezlik oranı, kusur oranı dikkate alınarak ve ilk peşin sermaye değeri ile geçici iş göremezlik ödeneğinin rücuya kabil kısmı tenzil edilerek 393.666,16 TL maluliyete dayalı tazminat alacağı ile Yardıma Muhtaç olması nedeniyle kusuru oranı dikkate alınarak 516,002,94 TL bakım gideri alacağı bulunduğunun tespit edildiği, Davacı vekili tarafından verilen ıslah dilekçesi ile maddi tazminat isteminin maluliyet alacağından kaynaklı...

      Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; 16/08/2012 tarihinde gerçekleşen iş kazası sonucu davacı sigortalının sürekli iş göremezlik oranının % 100 olduğu ve yardıma muhtaç durumda olduğunun belirtildiği, tarafından olayın iş kazası olduğunun tespit edildiği, mahkemece itibar olunan kusur raporuna göre olayın gerçekleşmesinde davalı işveren şirketin %20, Dava harici sahibi ...’in %50, dava harici tamirciın %20 ve davacının %10 oranında kusurlu bulunduklarının belirtildiği, hesap bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda davacının maluliyete dayalı tazminat alacağı ile yardıma muhtaç olması nedeniyle bakıcı gideri olarak 1.1193.850,46 TL maddi tazminat alacağının bulunduğunun tespit edildiği, Davacı vekili tarafından verilen ıslah dilekçesi ile maddi tazminat isteminin bu miktara artırıldığı, mahkemece maddi tazminat isteminin tam kabulüne karar verildiği, bakım alacağından hakkaniyet indirimi yapılmadığı anlaşılmıştır....

        Davacının % 100 oranında ve bakıma muhtaç şekilde iş göremezliğe uğradığı uyuşmazlık konusu olmayıp, bakıma muhtaç davacı için kaza tarihinden başlamak üzere kalan ömür süresince asgari ücretin brütü üzerinden bakıcı gideri hesaplaması da doğrudur. Ne var ki başkasının bakım ve yardımına gereksinim duyulacak biçimde yaralanma olaylarında, maddi zarar kapsamında bulunan bakıcı ücreti belirlenirken; bakım gereksinimi duyan yaralanana aile birliği içinde bakılacağı olgusunun da değerlendirilmesi gerekir. Başkasının bakması durumunda ise yaralananın her halde gelirinden bakım için bir tutar pay ayırması gerekeceği olguları göz önünde tutularak, belirlenen bakıcı giderine ilişkin tazminat tutarından, Borçlar Yasası'nın 43 ve 44. maddeleri (6098 sayılı TBK'nun 51-52) gereğince uygun bir oranda indirim yapılması gerekirken, hesaplanan bakıcı gideri tazminatının tamamının hüküm altına alınması da isabetsiz olmuştur....

          K A R A R Dava 14.12.2001 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu yardıma muhtaç % 100 oranında beden gücü kaybına uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararı ile babasının manevi zararının giderilmesi istemine ilişkindir. Zararlandırıcı olaya maruz kalan işçinin, davalıya ait işyerinde pazarlama elamanı olarak çalıştığı, olay günü işverenin kullanımına tahsis ettiği otomobil ile işverenin talimatı ile tahsilat için Ankara’dan önce Gönen sonra İzmir’e dönmek üzere çıktığı yolda, Eskişehir Bursa arasında, aracın kullanımının arkadaşı olan Taylan Balman’ın sevk ve idaresinde bulunduğu sırada buzlanma nedeniyle aracın kontrolünün kaybedilerek yoldan çıkması ve banketteki ağaca çarparak durması ile meydana gelen trafik iş kazasında, aracı kullanan Taylan Balman’ın öldüğü, davacının ise yaralanarak yardıma muhtaç % 100 oranında meslekte kazanma gücünü yitirdiği, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK 157/1, 35, 52, 58 maddeleri gereğince mahkumiyet Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine dair hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanığın kendisini Tekirdağ valisi olarak tanıtıp yardıma muhtaç hasta bir öğrenciye yardım edilmesi gerektiğini söyleyip katılandan menfaat temin ettiği iddia olunan olayda; sanığın kendisini kamu görevlisi olarak tanıtması karşısında eylemin 5237 sayılı TCK'nın 158/1-L maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken...

              Yapılan istinaf incelemesi sonucunda, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının T7 nezdinde işçi olarak çalışmakta iken 10/06/2017 tarihinde iş kazası geçirdiği, İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kurum Sağlık Kurulu’nun 25/09/2018 tarih ve 2096 karar sayılı kararı ile davacının iş kazası sonucu maluliyet oranının %16,0 (onaltı) olduğuna, yardıma muhtaç durumda olmadığına, kontrol muayenesi gerekmediğine karar verildiği, bu karara itiraz eden davacının dosyasının, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu’nun 01/04/2019 tarih ve 2019/6123 karar sayılı kararı ile davacının 10/06/2017 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazasına bağlı maluliyet oranının, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği çerçevesinde %16 (onaltı) olduğuna, başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığına, kontrol muayenesi gerekmediğine karar verildiği, davacının geçirdiği iş kazası neticesinde uğradığı maddi ve manevi tazminat talebiyle Karaman İş Mahkemesinin 2018/...

              g) Öncelikle çocuğun aile içinde yetiştirilmesi ve desteklenmesi amacıyla aileyi eğitim, danışmanlık ve sosyal yardımlarla güçlendirmek; korunmaya, bakıma ve yardıma muhtaç çocuk, kadın, özürlü ve yaşlıların tespiti, bunların korunması, bakımı, yetiştirilmesi ve rehabilitasyonlarını sağlamak üzere gerekli hizmetleri yürütmek, bu hizmetler için gündüzlü ve yatılı sosyal hizmet kuruluşları kurmak ve işletmek. ğ) Ailenin bütünlüğünü korumak, parçalanmış ailelerin korunmaya, yardıma ve bakıma muhtaç fertleriyle çocuklarına her türlü maddi, manevi ve sosyal destek sağlamak; bu amaçla gerekli planlamaları yapmak, eğitim faaliyetlerinde bulunmak..." sayılmış olup 8. maddesinde, bu Bakanlığın hizmet birimlerinden olan Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğünün görevleri arasında; "a) Bakanlığın çocuklara yönelik koruyucu, önleyici, eğitici, geliştirici, rehberlik ve rehabilite edici sosyal hizmet faaliyetlerini yürütmek ve koordine etmek....

                Temyiz edenin adli yardım talebini içeren dilekçesi ve dosya kapsamındaki belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; temyiz edenin kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken kanun yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu kanaatine varıldığından adli yardım talebinin kabulüne karar verilip, temyiz itirazlarının incelenmesine geçilmiştir. 2-Davacı kurum, korunmaya muhtaç olan 29.10.1998 doğumlu küçük ... hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5-1 (b), maddeleri uyarınca eğitim tedbiri kararı verilmesini istemiş, mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü velayet hakkı kendisinde bulunan çocuğun annesi ... temyiz etmiştir. Küçüğün velayeti annededir. Korunmaya muhtaç çocuklar hakkında, Kanunda öngörülen tedbirlerin alınması, küçüğün haklarına etkili olduğu gibi, yasal temsilcilerinin haklarına da etkilidir....

                  UYAP Entegrasyonu