Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, ilama aykırı olarak yapılan icra takibinde, fazla faiz istendiğini, işletilen faiz oranlarının yasal sınırlarında olmadığını, ücret alacağına ıslah tarihi 22.10.2013 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken 22.10.2012 tarihinden itibaren faiz işletildiğini, faiz başlangıç tarihlerinin doğru belirlenmediğini ve faize faiz talep edildiğini belirterek icra takibinde fazla istenilen kısmın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2016/22581E sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, takipte faiz hesaplamasının yanlış yapıldığını, talep edilen faiz tutarı ve faiz oranının ilama aykırı olduğunu, 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarınca döviz mevduatına fiilen uygulanan faiz oranlarının alınmadığını, takip sonrası faiz hesaplanırken de hatalı faiz oranı kullanılarak hesaplama yapıldığını belirterek Ziraat Bankası, Vakıfbank, Halkbank'a müzekkere yazılarak faiz oranlarının celbini talep ettiklerini, TMSF ile Oyak arasında yapılan hisse devir sözleşmesi gereğince hisse devir tarihinden önceye tekabül eden ve açılacak olan tüm davaların TMSF'ye bildirileceği ve bilahare HMK.’na göre davanın ihbar olunacağı ve hukuki ve mali tüm sorumluluğun T5 ait olacağı kararlaştırıldığından davanın TMSF'ye ihbarına, hatalı hesaplama içeren 26.07.2016 tarihli kapak hesabının iptaline, tespit edilecek fazla ödenen tutarın iadesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Faize faiz yürütülmesi 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 121/2 (B.K 104/son) maddesi gereğince mümkün değildir. 3095 sayılı Kanun'un 3. maddesinde kanuni faiz ve temerrüt faizi hesaplanırken mürekkep faiz yürütülemeyeceği, bu konuya ilişkin Türk Ticaret Kanunu'nun hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiştir. TTK'nun ticari işlerde faiz serbestisini ve mürekkep faizi düzenleyen "ticari işlerde faiz" başlıklı 8. maddesinin 3. fıkrasında ise, ödünç para verme işlerinde bankalar, tasarruf sandıkları ve tarım kredi kooperatifleri hakkında hususi hükümlerin saklı bulunduğu belirtilmiştir. Bu madde kapsamında değerlendirilebilecek kapitale dönüşen faiz alacağı, bir paranın faiz geliri elde etmek amacıyla ödünç verilmesi veya herhangi bir şekilde bir süre borçluda kalması üzerine faiz ödenmesinin öngörüldüğü hallerde söz konusu olabilir. (HGK. 31.03.2004 tarih ve 2004/12-163 Esas, 2004/184 Karar) Somut olayda, takip dayanağı ilamda kapitale dönüşen bir faiz alacağına hükmedilmemiştir....

      -lira yargılama gideri ve avukatlık ücreti için ödeme yapılan 22.7.1996 tarihine kadar geçen süre için kanuni faiz ödenmesi gerektiği, diğer yandan halen ödenmediği anlaşılan ...-lira üzerinden 17.7.1993 tarihinden itibaren ödeneceği tarihe kadar geçen süre için kanuni faiz ödenmesi icap ettiği gerekçesiyle kısmen kabul eden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve K:… sayılı kararının yükümlü şirket tarafından, Danıştay kararına göre ödenmesi gereken miktarlar geç ödendiğinden kararın tebliğ tarihinden itibaren kanuni faiz ödenmesi gerekirken sadece belli bir miktar üzerinden faize hükmedilmesinin yerinde olmadığı, Belediye Başkanlığı tarafından ise, Belediyelerinin verginin iade edilmesi yönünden bir borcu kalmadığı gibi Danıştay Dokuzuncu Dairesi kararının tebliğinden itibaren faiz işletilmesinin de yerinde olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir....

        Somut durumda alacaklı vekilince takip talebinde işlemiş faiz talebinde bulunulmuş, toplam alacağın takip tarihinden itibaren harç ve masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte tahsili istenilmiştir. Takip talebinde takip tarihinden sonra faiz talep edildiğine ve faiz türüne ya da oranına ilişkin açık bir istem bulunmamaktadır. Bu durumda çözümlenmesi gereken husus takip talebinde yazılı kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsup edileceğine dair ibarenin varlığı nedeni ile bu ibare ile takip tarihinden sonra faiz isteminde bulunulup bulunulmadığıdır. Takipte işlemiş faiz talep edilmesi karşısında söz konusu ibarenin yapılacak kısmi ödemelerden öncelikle işlemiş faiz ve masrafların mahsup edileceği şeklinde anlaşılması gerekir. Takipte takipten sonra faiz isteminde bulunan alacaklının bunu takip talebinde açıkça göstermesi gerekir....

        BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞ... [ Madde 14 ] 3095 S. KANUNİ FAİZ VE TEMERRÜT FAİZİNE İLİŞKİN KANUN [ Madde 1 ] "İçtihat Metni" Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından ilama dayalı olarak başlatılan takibe karşı borçlu, takipte avans faiz oranlarının talep edildiğini, oysa devletin ilama dayalı borçlarında bütçede belirtilen faiz oranlarının uygulanması gerektiğini, icra emrinin iptalini talep etmiştir....

          Hukuk Dairesi’nin 08.06.2017 tarih 2016/18898 Esas 2017/4734 Karar sayılı ilamı ile 367.313,83 Euro alacağına ıslah ile arttırılmış kısmı için faiz talep edilmemiş olmasına rağmen faize hükmedildiği gerekçesiyle bozulmuştur. Bu durumda 367.313,83 Euro alacağının faiz miktarı şikayet konusu yapıldığından, şikayetin konusu ortadan kalkmıştır. Diğer alacak kalemi olan 256.965,07 TL nin faiz hesabı bakımından ise, borçlu vekili şikayet dilekçesinde ... Bankası verilerini kullanarak hesap yapmakla kendini kısıtlamamış, dilekçesinin talep kısmında ilama aykırı faiz hesabının düzeltilmesini talep etmiştir. Mahkemece, 367.313,83 Euro’nun faiz hesabı bakımından şikayetin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, diğer alacak kalemi bakımından ise 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesine göre faiz miktarının denetlenmesi, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken hatalı değerlendirme ile sonuca gidilmesi doğru değildir....

            Davalı-alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibe konu asıl alacağa istenen faiz miktarının usul ve yasaya uygun olup, yerel mahkeme tarafından faize ilişkin kurulan hükmün yerinde olmadığını, faiz oranının hatalı tespit edildiğini, söz konusu dönemde avans faizi oranının %19,50 olduğunu, bu nedenle takibin faize yönelik fazla bedel yönünden durdurulmasının hukuka aykırı olduğunu, davacı yanın imzaya itiraz etmesindeki amacın alacağı sürüncemede bırakmak olup, alacağın tamamına itiraz edilmiş olduğundan itirazın reddedilen kısmı yönünden tazminata hükmedilmesi gerekirken aksi yönde hüküm kurulmasının yerinde olmadığını beyanla; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Şikayet&itiraz; ödeme emrinin usulüne uygun düzenlenmediğine, imzaya ve borca ilişkindir. Dayanak, İstanbul 1 İcra Müdürlüğünün 2019/43773 esas sayılı dosyasında alacaklı T3 tarafından borçlular Aks Halı.......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Borçlu vekili, ilamda açıkça yasal faiz denilmesine rağmen, değişen yıllara göre yasal faiz oranının çok üstünde faiz talep edildiğini belirterek, işlemiş faize itiraz etmiştir. Mahkemece, süresinde yapılmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlunun, takipte ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiği yönündeki iddiası, ilama aykırılık şikayeti niteliğinde olup, bu tür şikayetler kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak İcra Mahkemesi önüne getirilebilir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu, talep edilen borca ve faize itirazda bulunarak takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; alacakların mahkeme ilamında yazılı bulunan alacaklar olduğu, faiz oranı yüksek olmadığı gibi fazla faiz de talep edilmediği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu