Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ve davalı taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, takip dayanağı ilam faiz alacağına ilişkin olmasına rağmen faize faiz işletilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ilamda faize ilişkin hüküm bulunmadığı halde dava tarihi olan 16.07.2008 tarihinden faiz işletildiğini, takip dayanağı ilamın henüz kesinleşmediğini, icra emrinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, takipteki tüm alacak kalemleri toplamına faiz talep edilmesinin de doğru olmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir....

    İstinaf Sebepleri Alacaklı; şikayet dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, bakiye faiz alacağının ilama dayandığını, ödeme emrinin takip sonrası işleyecek faiz oranı ilama uygun olması gerekirken yasal faiz oranında hesaplama yapıldığını, fazlaya dair hakların da saklı tutulduğunu ve bu alacaktan açıkça feragat edilmediğini, 18.06.2020 tarihinde takip sonrası asıl alacağa "mevduata uygulanan en yüksek faiz oranlarında" faiz uygulanarak kapak hesabı yapılması talepleri mevcut olduğuna göre; bakiye faiz alacağının aynı dosyada istenebileceğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. C....

      İcra takibinde takipten sonrası için ilamda hükmedilen alacaklara ve yine ilamda bildirilen faiz talep edilmiş olup faize faiz talebi bulunmadığından bu yöne ilişkin temyiz itirazı yerinde değil ise de; borçlu vekili İcra Mahkemesine başvurusunda, diğer şikayet nedenlerinin yanında şikayet dilekçesinin (3) nolu bendinde “hangi alacak kalemi için hangi faiz çeşidinin uygulanacağı yazılmamıştır” şikayetinde bulunmakla tüm alacak kalemleri için faize itiraz etmiş olup borçlunun bu yöndeki şikayeti bilirkişi raporu ile karşılanmamıştır. Bu durumda, bilirkişiden bu hususta denetime elverişli rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekirken sadece yargılama giderine ilişkin faiz hesabı yapan bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması isabetsizdir....

        Mahkemece, fazla talep edilen asıl alacak miktarının 3.325,19 TL, fazla talep edilen faiz toplamının 6.233,39 TL olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne, icra emrinin iptaline karar verilmiş, hüküm, alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun 17. maddesinin 1. fıkrası; "Şikayet icra mahkemesince kabul edilirse, şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir." hükmünü içermektedir. Somut olayda, takibe konu alacak kalemleri brütten nete çevrilmiş ve yıllık ücretli izin alacağına ilişkin yasal faiz hesabı yapılmıştır. Mahkemece takipteki brüt alacak kalemlerinin net alacak kalemleri olarak, yıllık ücretli izin alacağı faizinin de yasal faiz miktarı üzerinden düzeltilmesi gerekirken icra emrinin tümden iptaline karar verilmesi doğru değildir....

          HD. 11/05/2015 tarih ve 2014/9892 E.-2015/10736 K. sayılı ilamıyla, dayanak ilamda yabancı para için belirlenen faiz hükmünün infaz kabiliyeti bulunmadığı, karar tarihinden itibaren yasal faiz hesaplanabileceği yönünde bozulduğu, icra mahkemesince; bozma ilamına uyularak yasal faiz hesabı yapıldığı ve şikayetin reddine karar verildiği, borçlunun temyizi üzerine, Dairemizce; ilamın tashihi kararı dikkate alınarak, Devlet Bankalarının takip konusu yabancı paraya fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranlarının sorularak tespiti ile bu oranlar esas alınarak faiz hesabı yapılıp sonuca gidilmesi yönünde bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak verilen kararda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, ... faiz alacağının 1.995,51 ... kısmının fazla talep edildiğinin ve ... faiz alacağının 14.275,52 ... kısmının fazla talep edildiğinin tespitine karar verildiği görülmektedir....

            "İçtihat Metni" İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, alacaklı vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, ilk karar tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini,icra müdürlüğünün icra dosyasının takipsiz kaldığı dönem için faiz hesabı yapmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu açıklayarak müdürlük işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

              Y.12.HD.nin 2018/5259 E. 2019/204 K. sayılı emsal içtihadı yorumlandığında, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı tazminat alacağına ilişkin ilamlı takipte kamu alacaklarına uygulanacak en yüksek faizin dayanak ilamda ve onama ilamında bulunmadığından bahisle , faiz hesabına (dosya hesabına) yönelik şikayet halinde ,ilama aykırılık şikayeti söz konusu olduğundan bu şikayet süreye tabi değildir....

              Davacı, avukat olarak görev yaptığını ve davalının borçlu olduğu bir icra dosyasını alacaklı vekili olarak takip ettiğini, bu dosyada davalıdan borcun bir kısmını haricen tahsil edip icra dosyasına bu tahsilatı bildirdiğini, sonrasında davalının ödeme taahhüdünde bulunduğunu ancak taahhüdünü yerine getirmediğini, şikayetleri üzerine İcra Ceza Mahkemesinin taahhüdü ihlal suçundan davalının cezalandırılmasına karar verdiğini, cezanın infazı için yakalandığı gün borcun ödenmesi nedeniyle cezanın düştüğünü ancak sonrasında davalının kendisini alacaklının faiz istememesine rağmen faiz adı altında fazla para alındığı gerekçesiyle Baroya şikayet ettiğini, bu şikayet üzerine başlatılan inceleme neticesinde disiplin kovuşturması açılmasına yer olmadığına karar verildiğini, davalının haksız şikayeti nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğünü belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

                faiz oranının fahiş olmadığını ileri sürerek istemin reddini talep etmiştir....

                  Haciz ihbarnamesinde belirtilen 89.000,00 TL ile birlikte “faiz, masraf ve vekalet ücretinin” istenemeyeceğini ileri sürerek 2. haciz ihbarnamesinin iptaline, ikinci haciz ihbarnamesinin geçerli olmaması nedeni ile borç miktarının müvekkili şirketin zimmetinde sayılamayacağına karar verilmesini, başta üçüncü haciz ihbarnamesi olmak üzere ikinci haciz ihbarnamesi işlemine dayanarak yapılmış olan diğer işlemlerin yok sayılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. İİK'nun 16. maddesinde; "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır. Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir" hükmüne yer verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu