Dava dilekçesinde "davanın konusu" boşanma olarak gösterilmiş, talep sonucunda da "tarafların boşanmalarına" karar verilmesi talep edilmiştir. Ayrıca evliliğin iptaline ilişkin bir talep mevcut değildir. Hakim iki taraftan birinin talebi olmaksızın kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz (HMK md. 24/1). Bu husus nazara alınmadan, davacı aleyhine kesin hüküm oluşturacak şekilde evliliğin iptali talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.11.2014 (Prş.)...
Dosya incelendiğinde; tarafların 19.09.2014 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten müşterek çocuklarının bulunmadığı, asıl davanın kadın tarafından açılmış boşanma ve ziynet alacağı, karşı davanın nisbi butlan sebebiyle evliliğin iptali ile ziynet alacağı istemine ilişkin olduğu, Mahkeme tarafından 19/09/2019 tarihinde; davalı-k.davacı kocanın nisbi butlan nedeniyle evliliğin iptaline ilişkin istemi haricinde kalan asıl davadaki boşanma-ziynet alacağı ve karşı davadaki ziynet alacağı talepleri yönünden tefrik kararı verilerek yeni bir esasa kaydı yapıldığı, kocanın nisbi butlan nedeniyle evliliğin iptali talebi yönünden eldeki dosya üzerinden yargılamaya devam edildiği anlaşılmaktadır....
Davalı erkek vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; kusur tespiti, davanın kabulü ile tazminat takdiri yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE: Dava, TMK'nun 166/1.maddesine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin olup, taraflar ilk derece mahkemesi kararına karşı süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/07/2021 NUMARASI : 2020/815 ESAS 2021/1099 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin düğün öncesinde adet geciktirici ilaç kullanmasına rağmen adet döneminin düğün gününe denk geldiği için, evliliğin ilk gecesinde taraflar arasında cinsel birleşme olmadığını, evliliğin ertesi günü davalının müvekkiline, "boşanırsak üzülür müsün?"...
Taraflar arasındaki evliliğin iptali ve karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince evliliğin iptali ve asıl boşanma davasının reddine, karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Kararın ... erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Hakim 27 Eylül 2017 de açık mahkeme duruşmasında davacı kadının davalı erkeğe karşı açtığı boşanma davasında incelemede bulunup;...evliliğin sona ermesi kararında bulundu...” ibarelerinin yer aldığı, kesinleşme belgesine göre kararın 5.12.2017 tarihinde yürürlüğe girdiğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Tercüme evraklarında boşanma belgesi olarak belirtilen belgenin tarafların boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme ilamı olup olmadığı hususunda tereddüt hasıl olmuştur....
`in adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir. 2- Temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı erkek tarafından TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davası açılmış, mahkemece 12.11.2020 tarihinde davanın reddine karar verilmiş, karar tarihinden sonra davacı erkek 11.12.2020 tarihinde ölmüş, karar davacı erkek mirasçısı ... tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce davacı erkeğin ölümü sebebiyle evliliğin ölümle sona erdiği, boşanma davasının konusuz kaldığı bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmek ve davacı erkeğin mirasçısının kusur tespiti açısından davaya devam edeceğini bildirdiğinden bu yönde karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılama sonunda davacı erkeğin boşanma davası hakkında davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, açılan boşanma davasında davacı erkeğin kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm davacı mirasçısı ... tarafından temyiz edilmiştir...
Anılan Kanunun 178. maddesinde; “Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar” denilmiştir. Maddenin birinci bölümünden de açıkça anlaşılacağı üzere “evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları...” denilmektedir. Bu hükmün sadece boşanmanın feri niteliğinde bulunan nafaka, maddi ve manevi tazminat ile benzeri hakları kapsadığını söylemek güçtür. Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları ibaresinin aynı zamanda edinilmiş mallara katılma rejiminden doğan katılma alacağı ve değer artış payını da kapsadığı düşünülmektedir. Halihazırda Daire uygulaması bu yöndedir. 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde katkı payı alacağına yönelik tüm davalar sözleşme olsun veya olmasın 743 sayılı TKM'nin (4721 sayılı TMK'nun) 5. maddesi yollamasıyla BK'nun 125. (6098 sayılı BK'nun 146 m.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Maddi ve Manevi Tazminat-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanmadan sonra açılan boşanma sebebine dayalı maddi ve manevi tazminat ile nafaka isteğine ilişkin olup, 08.11.2013 tarihinde açılmıştır. Boşanma kararı yabancı mahkemece verilmiş, 13.12.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Dava süresinde açılmıştır. Davalı erkek tarafından açılan münhasıran boşanmaya ilişkin Flaridsderf Bölge Mahkemesinin 30.03.2011 tarihli 16 c8/11h-11 sayılı kararında "evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kusurun ... (davalı)'da olduğu" belirtilerek evliliğin bu kararın kesinleşmesi ile sona ermiş olacağına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davacı kadının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, borçlandığı, evlilik birliğinin sarsılmasında tamamen kusurlu olduğu ancak, her iki tarafın da boşanmayı talep ettikleri ve evliliğin devamında korunmaya değer yarar kalmadığı gerekçesiyle, davacı kadın tarafından açılan boşanma davası kabul edilerek, tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır....