Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nin15/04/2019 tarihli 2018/4257 Esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

CEVAP Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde belirtilen iddiaların gerçek dışı olduğunu,erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediğini, bağımsız konut sağlamadığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davalarının kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 2.000,00TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmolunmasına ziynetlerin aynen iadesine, olmadığı takdirde şimdilik 30.000,00 TL'nin davacı-davalıdan tahsiline, 6.000,00 TL çeyiz yardımının davacı-davalıdan tahsiline, çeyiz eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde 24.400,00 TL'nin davacı-davalıdan tahsiline, tüm alacaklara dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. III....

    DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davanın KABULÜNE, tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1 Maddesi Gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, TMK'nın 169....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların müşterek evliliklerinden çocuklarının bulunmadığını, fikren ve ruhen anlaşamadıklarını, aralarında karakter ve mizaç farklılığı bulunduğunu, davalı kadının evlilik birliğinin sorumluluklarını yerine getirmediğini, laflarının birbirine ters düştüğünü, evlilik birliğinde beklenen faydanın ortadan kalkması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davacı, dava dilekçesinde davalının evlilik birliğinin gerektirdiği yükümlülükleri yerine getirmediğini, evliliğin ilk günlerinden beri sıkıntılar yaşattığı, davacıyla ve eviyle hiç ilgilenmediğini, davacının ilk evliliğinden olan çocuğunun sorumluluğunu üstlenmediğini, aksine uzak davrandığını, davacıya ağır hakaretlerde bulunduğunu, karakteri ve namusu ile ilgili rencide edici sözler söylediğini, davalının ailesinin evlilikleriyle ilgili her konuya çok fazla müdahil olduklarını, davalının çocuklarını da alarak 18/11/2018 tarihinde ortak konutu terk ettiğini, tarafların fiili olarak ayrı yaşadıklarını, evlilik birliğinden beklenen huzur, hoşgörü ve tasada birlik amacının bir türlü sağlanamadığı, evliliğin fiili olarak sona erdiğini, evlilik birliğinin devamının taraflar açısından herhangi bir anlam ifade etmediği, evlilik birliğinin şiddetli geçimsizlik nedeniyle müşterek hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığını iddia etmiş ise de; evlilik birliğinin...

    İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Mahkemece "...davalının davacıyı ailesi ile görüştürmemesi ve arkadaşlarından kıskanması sebebiyle baskıcı davranışlarda bulunduğu taraflar arasında duygusal şiddet ile yine davalının ekonomik olarak eşine karşı cimri davranması nedeniyle de ekonomik şiddet sayılabilecek şekilde evlilik birliğinin sarsıldığı..." şeklindeki gerekçe ile dava kabul edilmiştir. TMK'nın 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanmaya karar verebilmek için taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve bu duruma davalının az da olsa kusurlu davranışıyla sebebiyet vermesi gerekir....

    haysiyetsiz hayat sürme ve onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmalarına bu talebinin yerinde görülmemesi halinde; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı erkeğe verilmesini, 250.000,00 TL maddi tazminat ile 300.000,00 TL manevi tazminatın davalı kadından tahsili ile davacı müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma (TMK m.166/1) davası olup birleşen dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma (TMK m.166/1) davası ile birlikte kişisel eşyaların (ziynet ve çeyiz eşyaları) iadesi davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı taraf vekilleri süresinde istinaf talebinde bulunmuşladır. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemler Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği saptanmıştır....

    DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ASIL DAVA:Davacı - davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkilinin nişanlı iken resmi olarak evliliklerinin yapıldığını ancak tarafların düğünü yapılmadan ve birleşmeden birbirilerine göre olmadıklarını anladıklarını, ayrılık kararı aldıklarını, çevresi tarafından da nişan attıklarını duyurduklarını, sonuç olarak tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü....

    Maddesinde yer alan zina eyleminin sabit olduğu ayrıca 166/1- 2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir ki, olayımızda davalı erkeğin zina ettiği ve birlik görevlerini ihmal ettiği böylelikle; davalı erkeğin zina ettiği ve tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı anlaşılmakla; davacı tarafın boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. (Yargıtay 2....

    UYAP Entegrasyonu