Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferileri ile ziynet ve çeyiz eşyasına, karşı dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkindir. 1- Davalı-karşı davacının, kusur durumu ile asıl ve karşı boşanma davasına yönelik istinaf itirazlarının incelenmesinde; Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı-karşı davacının ilk derece mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, davalı-karşı davacının boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu, davacı-karşı davalı kadının ispatlanan kusurunun olmadığı, ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında, gerekçede ve kusur belirlemesinde hata edilmediği, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tarafların evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, kişilik...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Asıl dava; evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve ferilerine, karşı dava; evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve ferilerine, kişisel eşyanın iadesine ve aile konutu şerhi konulması talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı taraf vekilleri süresinde istinaf talebinde bulunmuşlardır....
-TL olduğu, davalının üzerine kayıtlı 1 adet ev olduğu ve fiziksel engelinin olmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır. Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....
Evlilik birliği, eşlerin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa boşanmaya karar verilebilir....
Davacı/ Karşı davalı erkeğin davalı/karşı davacı kadına hakaret ettiği, şiddet uyguladığı, davalı kadının baba evine döndüğünde vücudunda morluk ve ısırık izlerinin bulunduğu nazara alındığında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı erkeğin kusurlu olduğu anlaşılmaktadır....
MADDESİ HÜKMÜNE DAYALI (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI SONUCU) BOŞANMA KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 28/04/2015 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden müşterek bir çocuklarının olduğunu, davalının evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, evlendiklerinden beridir var olan anlaşmazlıkların 2019 yılı Eylül ayına kadar devam ettiğini, bu nedenle 8 ayı aşkın süredir ayrı yaşadıklarını, davalının herhangi bir işte çalışmadığını, evin ve müşterek çocuğun ihtiyaçları ile ilgilenmediğini, davalının kusurlu tutum ve davranışları nedeniyle evlilik birliğinin devamının mümkün olmadığını belirterek; tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin tarafına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir...
Tüm bu anlatılanlardan yaşanan olaylar neticesinde evlilik birliğinin davacı/karşı davalı kadının ağır, davalı/karşı davacı kocanın hafif kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığı, tarafların ortak hayatı yeniden kurmalarının ve bir araya gelmelerinin mümkün olmadığı, evlilik birliğinin devamında taraflar ve toplum yönünden korunmaya değer hukuki yarar kalmadığı anlaşılmakla TMK 166/1 maddesi gereğince tarafların boşanmalarına," şeklindeki gerekçeyle, "Asıl dava ve Karşı davanın KABULÜNE, tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince BOŞANMALARINA, Davacı- karşı davalı kadın için hükmolunan aylık 250,00 TL tedbir nafakasının kararın kesinleştiği tarihe kadar devamı ile her ay davalı- karşı davacıdan alınarak, davacı- karşı davalıya verilmesine, Davacı- karşı davalı kadının yoksulluk nafakası isteminin reddine, Davacı- karşı davalı kadının şartları oluşmayan maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, Davacı- karşı davalı kadının çeyiz eşyası ve özel eşya talepleri hakkında...
ile 1 adet künye ve 4 adet çeyrek altına yönelik ziynet taleplerinin ve fazlaya ilişkin diğer taleplerinin reddine, davacı-davalı kadının çeyiz yardım parası alacağı davasının reddine" karar verilmiştir....
Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesi tarafıma 04.06.2021 tarihinde tebliğ edilmiş olup süresi içerisinde cevaplarını sunduğunu, dava dilekçesinde bahsettiği hususların gerçek durumla herhangi bir ilgisi bulunmadığını, davaya konu evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren kendisi olmadığını, bu nedenle dava haksız ve mesnetsiz olup davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; " Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Her ne kadar davacı vekili dilekçesinde davalının ekonomik olarak evin geçimine katkı sağlamadığını, davacının çocukları tek başına okuttuğunu, davalının evin geçimini sıkıntıya düşürecek nitelikle kardeşlerine yardım ettiğini ve at yarışı oynadığını iddia etmiş ise de, davalının ara sıra at yarışı oynadığı hususu dışında kalan hususlar ispatlanamamıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece Mahkemesince; tanık beyanları ve dosya kapsamına yansıyan raporlar ve tedavi evraklarından anlaşılacağı üzere davalı- karşı davacının hastalığının evlilik öncesinde olduğu, evlilik birliği kurulmadan önce davacı- karşı davalı tarafa söylenmediği ve hastalığının mevcut durumda evlilik birliğini devam ettirmeye engel olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile tarafların TMK 165.madde gereğince boşanmalarına, davalı-karşı davacının boşanma davası yönünden evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasını ispatlayamadığından boşanma, yoksulluk nafakası ve maddi, manevi tazminat taleplerinin reddine, karşı davanın ziynet eşyası yönündeki talebinin kısmen kabulüne, 22 ayar adedi 20,00 gram ağırlığında olan 4 bilezik 10.920,00 TL, 14 ayar adedi 14,00 gram ağırlığında olan 1 adet zincir 1.197,00 TL, 14 ayar adedi 8,00 gram ağırlığında olan künye 684,00 TL, 1 adet hamit lira 990,00 TL'nin aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması durumunda...