Yasanın 195.maddesine göre de; evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilirler. Aynı Yasanın 197.maddesine göre de; eşlerden biri ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir....
Karar yerinde erkek ağır kadın hafif kusurlu kabul edilmiş, erkeğe kadına fiziksel şiddet uygulama ve hakaret etme, kadına ise annesinin evlilik birliğine müdahale etmesi ve erkeğin, ağabeyinin eşi ile ilişkisi olduğu yönünde mesajlar atma kusurları yüklenmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı davacı vekili tarafından Asıl davanın kabulüne, kusur belirlenmesine, aleyhe hükmedilen tedbir iştirak ve yoksulluk nafakasına, aleyhe hükmedilen tazminata, tazminat taleplerinin reddine, velayete yönelik olarak hükmün tümüne şamil istinaf talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava ve karşı dava TMK'nın 166/1. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma ve boşanmanın eki niteliğindeki istemlere ilişkindir....
müvekkiline hakaret ederek yataktan kovduğunu, ayrı ev tutmaktan kaçındığını, evlilik birliğine zaman ayırmadığını, müvekkili ve çocukları ile ilgilenmediğini, davacının ailesinin sürekli evlilik birliğine müdahale ettiklerini, aile birliğine ait kazanç ve birikimlerin daima davacının ailesinin istediği şekilde harcandığını, davacının müvekkilinin hiçbir sosyal hayatı olmasına izin vermediğini hatta ailesiyle dahi görüşmesinde problemler çıkardığını, müvekkilinin davacının ve ailesinin kötü muameleleri nedeniyle hasta olduğunu belirterek davanın reddini, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarını, müşterek çocuk Berra'nın velayetinin müvekkiline verilmesini, müşterek çocuk Berra için aylık 1.000,00 TL tedbir-iştirak nafakası, müvekkili için de aylık 2.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası bağlanmasını, müvekkili lehine 200.000,00 TL maddi ve 200.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini ve yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini...
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle, daha önce evlilik birliğine hakimin müdahalesi için dava açtığını ve mahkemece ortak engelli çocukları Sercan için aylık 300,00 TL, evin giderleri için aylık 600,00 TL olmak üzere toplan 900,00 TL'nin davalı tarafından davacıya ödenmesine karar verildiğini, kararın verildiği süreçte davalının kredi ödemesi olduğunu ancak kredi borcunun bittiğini, evli olmalarına rağmen eşinin maaşını başka kadınlarla harcadığını, söz konusu miktarın kendilerine yetmediğini belirterek ortak çocuk için aylık 800,00 TL, ev giderleri için aylık 600,00 TL olmak üzere toplan 1.400,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilerek, davacı kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş ise de; toplanan delillerden davalı erkeğin; ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığı, eşini istemediğini söylediği anlaşılmaktadır. Boşanmaya sebep olan olaylarda kadına atfı kabil bir kusurun varlığı ispat edilememiştir. Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davalı erkeğin tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekir....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı MK.nun 195.maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır. Aynı yasanın 197.maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Buna göre davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve “ayrı yaşamada haklılık” olgusunun kanıtlanması gerekir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacı yararına dava tarihinden başlamak üzere aylık 400,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı MK.nun 195.maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine konunda öngörülen önlemleri alır. Aynı yasanın 197.maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır....
Mahkemece, davacının ayrı yaşamada haklı olduğunu ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.4721 sayılı TMK.nun 195.maddesi uyarınca; evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde, eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilirler. Hakim, gerektiği taktirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır.Aynı yasanın 197. maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır....
TMK.nun 195. maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilirler. Aynı yasanın 197. maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanması halinde tedbir nafakası ile eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK. Md.186 /son). Ayrı yaşamada haklı olan davacı eşin ekonomik durumunun daha iyi olması davalı (koca) yı tedbir nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz. Ancak, hükmedilecek nafakanın miktarını tayinde bu husus dikkate alınmalıdır. Davada davacı kadının ev hanımı bulunduğu, davalının ise Almanya'dan emekli olup 930 TL maaş aldığı tespit edilmiştir....
Mahkemece, davalının davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olacak mahiyette evlilik birliğine saldırıda bulunduğu kanaatine varılarak istemin bir bölümünün ödetilmesine karar verilmiştir. Davacının, dava dilekçesinde ve dava dilekçesine açıklama getirdiği dilekçelerinde davalının kendisine yönelik hakaret, darp ve eşi ile birlikte olması eylemlerinden dolayı manevi tazminat ödetilmesini istediği anlaşılmaktadır. Ne var ki talep edilen manevi tazminat tutarının ne kadarının hangi eylem için olduğuna yönelik bir belirleme yapılmamıştır. 6100 sayılı HMK 31. maddesinin başlığı, Hakimin davayı aydınlatma ödevi olup, madde metninde, Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir, hükmü düzenlenmiştir....