Öte yandan Türkiye tarafından da kabul edilen Çocukların Korunması ve Ülkelerarası Evlat Edinme Kanununda İşbirliğine Dair Sözleşmenin 1. maddesinde ülkelerarası evlat edinmelerin çocuğun yüksek yararlarına uyularak yapılması için koruyucu tedbirleri tesis etmenin sözleşmenin amacı olduğu belirlenmiş, uluslararası evlat edinmelerin şartlarını belirleyen 4. maddede de, evlat edinmenin sınırları gösterilmiş ancak burada belirli bir süre bakım ve eğitim şartından bahsedilmemiştir. Buna göre tabi olduğu yabancı ülke hukukuna göre evlat edinilen küçüğün, Türk Medeni Kanunu'nun 305/1. maddesi uyarınca bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olmaması, küçüğün yüksek yararları da dikkate alındığında Türk kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil etmez....
Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 313. maddesi kapsamında ergin kişinin evlat edinilmesi istemine ilişkindir. Evlatlık ilişkisi, genel olarak, evlat edinen ile evlatlık arasında mahkeme kararı ile kurulan yapay soybağını ifade etmek için kullanılan hukuki bir terimdir. Dolayısıyla, evlatlık ilişkisinin kurulması (evlat edinme), sonradan hukuk düzenince tanınan bir soybağı kurma yoludur. [Akıntürk, Turgut, Türk Medeni Hukuku Yeni Medeni Kanuna Uyarlanmış Aile Hukuku, İkinci Cilt, Yenilenmiş 9. Bası, Beta Basım Yayım Dağıtım AŞ, ..., Mayıs, 2004, s.359; Koç, Evren (İÜHFM C. LXXIII, S. 1, 364 s. 363-388, 2015 )] Ergin bir kişinin evlat edinilmesi TMK'nin 313.maddesinde belli şartlara bağlanmıştır....
edinme işleminin bulunmadığı, halde rıza aranmama kararının evlat işlemi olmadan da istenebileceğini söylemenin mümkün olmadığından bahisle davanın reddedildiği, yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre, evlat edinme işlemi sırasında ana ve babanın rızasının aranmamasına ilişkin kararın kural olarak çocuğun evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilmesinden önce, diğer hallerde ise evlat edinme işlemleri sırasında verileceği, Türk Medeni Kanununun 312. maddesinde “Küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir ve ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinenin veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir....
Evlat edinmede ana babanın rızasının aranmaması kararının , yasal koşulların gerçekleşmesi halinde küçüğün kuruma yerleştirilmesinden önce veya evlat edinme işlemi sırasında (TMK.m.312) verilmesi mümkün olup, küçük ile ilgili evlat edinme işleminin başladığının iddia edilmemesi, çocuğun kuruma yerleştirilmiş olması karşısında mahkemece davanın reddine dair verilen kararının usul ve yasaya uygun bulunmasına göre istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Türk Medeni Kanunu'nun 312. maddesinde "küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir, ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinenin veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir. Diğer hallerde, bu konudaki karar evlat edinme işlemleri sırasında verilir." hükmü getirilmiştir. Çocuk hakkında koruma kararı alınıp kuruma yerleştirildiğine göre, ana ve baba rızasının aranmamasının evlat edinme davası içinde değerlendirilmesi gerektiğinden, açılan davanın bu nedenle reddi doğru olmuştur. İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 05/04/2018 tarih, 2017/8941 Esas, 2018/10707 Karar sayılı içtihadına uygun olduğu anlaşılmakla, davacı kurumun istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesi kanaatine varılarak aşağıda şekilde hüküm kurulmuştur....
ayrımı olmaksızın en büyük evlada verilmesinden farklı olarak batın şartı, kız erkek evlat ayrımı ve en büyük evlat şartları olmaksızın erkek evlada iki pay, kız evlada bir pay verilmesinin şart kılındığı, mahkemece de ikinci sayfada belirtilen şartları dikkate almayan üçüncü sayfada sayılan taşınmazlar için öngörülen batın, kız erkek evlat ayrımı, en büyük evlat şartı olmaksızın değerlendirme yapan bilirkişinin raporunun hükme esas alındığı anlaşılmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; ret gerekçesinin hatalı olduğunu, evlat edinenin yurt dışında yaşadığı, hiçbir şekilde evlatlık evlat edinen ilişkisinin kurulmadığını, baştan itibaren sakat doğmuş bir ilişki olduğunu, davalının da davayı kabul ettiği dikkate alındığında iddialarının doğru olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına ilişkindir. TMK’nın 317. maddesine göre; “Yasal sebep bulunmaksızın rıza alınmamışsa, rızası alınması gereken kişiler, küçüğün menfaati bunun sonucunda ağır biçimde zedelenmeyecekse, hakimden evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını isteyebilirler. TMK’nın 318. maddesine göre; “Evlat edinme esasa ilişkin diğer noksanlıklardan biriyle sakatsa, Cumhuriyet savcısı veya her ilgili evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını isteyebilir....
Türk Medeni Kanununun 312/1. maddesi gereğince, evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilen küçüğün ana- babasından birinin rızası eksik olursa, kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, mahkeme bu rızanın aranıp aranmayacağına karar verecektir. Olayımızda, küçük hakkında koruma kararı alınıp kuruma bağlı bir yuvaya yerleştirildiğine göre, evlat edinmede ana-baba rızası aranmaması kararının ileride gerçekleşecek evlat edinme işlemi sırasında talep edilmesi gerekir. Buna göre davanın usulden reddine dair ilk derece mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından ve yasaya uygun olduğundan, davacı kurum vekilinin istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Aile Mahkemesi'nin 2015/1418 Esas, 2015/1436 Karar sayılı ve 28/01/2016 tarihli kararı ile bakım ve koruma altına alındığını, 21/12/2015 tarih ve 1137 sayılı durum tespit raporu ile terk bebek Melek Deniz'in yaşamını aile ortamında sürdürmesinin psiko-sosyal ve kişilik gelişimini olumlu etkileyeceği, evlat edinme hizmetinden yararlandırılmasının ve evlat edinme işleminde ana-babanın rızasının aranmamasının çocuğun yüksek yararına olacağı kanaatine varıldığını, bu nedenlerle küçük T3'ın evlat edinilmesinde TMK.'nın 311. ve 312. maddeleri kapsamında ana babanın rızasının aranmamasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; '' Dava, küçüğün evlat edinmede TMK'nun 311 ve 312 maddeleri uyarınca ana ve babasının rızasının aranmaması isteğine ilişkindir. Evlat edinmede ana-babanın rızasının aranmaması kararı, evlat edinme davası içinde istenebilir. Evlat edinme kararından bağımsız olarak talep edilmesi söz konusu olamaz. Yargıtay 18....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Evlat Edinmede Ana-Baba Rızasının Aranmaması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kurum tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava dilekçesinde, çocuk mahkemesinin bakım tedbiri kararı gereği Bakanlığın koruma ve bakımı altında olan Kader’in evlat edinilmesinde ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenilmiştir. İlk derece mahkemesince, evlat edinmede ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenen küçüğün kuruma yerleştirilmiş olduğundan TMK'nın 312/1 hükmü gereği rızanın aranmaması kararının ancak evlat edinme işlemleri sırasında verilmesinin mümkün olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....