Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tarih,150-252 sayılı eski hale getirme ve temyiz isteminin reddine dair ek karar kaldırılarak yapılan incelemede: Sanığın kendisine atanan zorunlu müdafiden haberdar olmadığı ve bu itibarla sanığa 23/05/2006 tarihinde yapılan tebligat usulüne uygun olduğundan sanık müdafiinin eski hale getirme talebinin yerinde olmadığı ve sanığa 23/05/2006 tarihinde tebliğ edilen hükmü sanık müdafiinin 1412 sayılı CMUK’nın 310,maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra 30/03/2009 tarihinde temyiz ettiği anlaşıldığından sanık müdafiinin temyiz isteminin aynı kanunun 317,maddesi uyarınca REDDİNE, 12/09/2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 07.11.2006 gün ve 2006/213-229 sayılı Kararında ayrıntısı açıklandığı üzere; CMK.nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddeleri gereğince kararda başvurulacak kanun yolu, süresi, mercii ve başvuru şeklinin açıkça gösterilmesi gerektiği, aksi halde aynı Kanunun 40. maddesi uyarınca eski hale getirme nedenlerinin oluşacağı, 21.04.2009 günlü kararda ise başvuru şekilleri gösterilmeyerek anılan hükümlere aykırı davranıldığı, bu itibarla hükümlü vekilinin 24.09.2009 günlü temyiz dilekçesinin eski hale getirme yoluyla süresinde yapılmış temyiz istemi niteliğinde olduğu anlaşıldığından, mahkemenin eski hale getirme talebinin reddine dair 28.09.2009 tarihli Ek Kararı, CMK.nın 42/1. maddesi uyarınca temyiz merciince incelenmesi gerekli bir hususa ilişkin olması nedeniyle yok hükmünde sayılarak işin esasına yönelik inceleme yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu...

      Asliye Ceza Mahkemesinin 12/06/2016 tarih, 2014/341 Esas ve 2015/199 Karar sayılı ek kararı kaldırılarak yapılan incelemede; Sanığın yüzüne karşı verilen 28/04/2015 tarihli kararı sanığın CMUK'nun 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra 12/06/2016 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla, eski hale getirme konusundaki soyut, ispatlanabilir bir dayanaktan yoksun ve suistimale açık iddiaları yerinde görülmeyen sanık ...’nın eski hale getirme istemi ile yasal süreden sonraki temyiz isteminin, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi gereğince tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE, 02/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 311. maddesi hükmüne göre, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, inceleme merciinin Yargıtay’ın ilgili dairesi olduğu ve sanığın 13/10/2015 tarihli dilekçesinde sağlık sorunları nedeniyle temyiz hakkını kullanamadığına, temyiz hakkının geri verilmesine ilişkin talebinin ile eski hale getirme istemi mahiyetinde olduğu, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunduğu anlaşıldığından, mahkemenin 16/10/2015 tarih ve 2009/48 E, 2013/706 K. numaralı temyiz isteminin reddine dair ek kararı kaldırılarak yapılan incelemede; Sanığın yokluğunda verilip 18/11/2013 tarihinde tebliğ edilen 04/10/2013 tarihli mahkumiyet hükmüne yönelik, yasal süresi geçtikten sonra yaptığı 13/10/2015 tarihli temyiz inceleme başvurusunun ve temyiz hakkını engelleyecek mahiyette olmayan ve bir belgeye dayanmayan eski hale getirme isteminin,...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli yağmaya teşebbüs HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanık müdafiinin 03/06/2016 tarihli dilekçesindeki anlatımından temyiz başvurusu ile birlikte eski hale getirme isteminde de bulunduğunun anlaşılması ve eski hale getirme isteği hakkında karar verme yetkisinin Yargıtay'ın ilgili dairesine ait olması nedeniyle, dosyaya ibraz etmiş olduğu 27/05/2016 tarihli rapora göre 5 günlük isitirahatı gerektirecek derecede rahatsızlığı bulunduğu anlaşıldığından sanık müdafiinin eski hale getirme istemi ve 23/05/2016 tarihli hükme yönelik temyiz talebinin kabulüyle yapılan incelemede; Yağma suçunda temel cezanın TCK’nın 149/1. maddesinin birden çok bendinin ihlal edilmesi sebebiyle alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....

            Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.06.2007 tarihli ve 2005/1055 Esas, 2007/307 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde gereği düşünüldü: Sanığın 20.06.2017 tarihli dilekçesindeki anlatımından temyiz başvurusu ile birlikte eski hale getirme isteminde bulunduğunun anlaşılması ve eski hale getirme istemi hakkındaki karar verme yetkisinin, 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun 42/1. maddesi uyarınca Yargıtayın ilgili dairesine ait olması nedeniyle İstanbul Anadolu 6....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Temyiz talebinin reddi Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 5271 sayılı CMK'nin 42/1. maddesi “süresi içinde usül işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir.” düzenlemesi gereğince eski hale getirme istemi ile ilgili olarak Yargıtay ilgili ceza dairesinin karar vermesi gerektiğinden İstanbul 29....

                Asliye Ceza Mahkemesinin, 04.07.2013 tarihli ve 2013/245 Esas, 2013/432 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde gereği düşünüldü: Sanığın, 07.10.2022 tarihli dilekçesindeki anlatımından temyiz başvurusu ile birlikte eski hale getirme isteminde bulunduğunun anlaşılması ve eski hale getirme istemi hakkındaki karar verme yetkisinin, 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun 42/1. maddesi uyarınca Yargıtay'ın ilgili dairesine ait olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın yokluğunda verilip 29.08.2013 tarihinde usûlüne uygun şekilde tebliğ edilen karara karşı, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 310/1. maddesinde belirlenen bir haftalık kanunî süre geçtikten sonra 07.10.2022 tarihlerinde temyiz eden sanığın temyiz isteğinin ve yerinde bulunmayan eski hale getirme isteminin, 1412 sayılı Kanun’un 317. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, REDDİNE, esası incelenmeyen dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet...

                  ın yokluğunda verilen 21.03.2013 tarihli temyiz isteminin reddine dair ek kararın, sanığa 22.03.2013 tarihinde tebliğ edildiği ancak temyiz edilmediği belirlenerek, Sanıklar ... ve ... hakkında temyiz isteminin reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5271 sayılı CMK’nun 42. maddesinin 1. fıkrasında, “süresi içinde usul işlemi yapılsaydı esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerektiği, bu itibarla 08.03.2013 tarihli ek kararların hukuki geçerlilikten yoksun olduğu ve bundan sonraki işlemlerin yok hükmünde olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Haklı bir sebebe dayanmadığı anlaşılan eski hale getirme taleblerinin CMK.nun 42. maddesi gereğince REDDİ ile temyiz isteminin reddine ilişkin 05.02.2013 ... ve 2011/35 esas sayılı ek kararlarda bir isabetsizlik görülmediğinden...

                    cihetle, sanığın 1 haftalık yasal süresinden sonra hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, eski hale getirme ve temyiz talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 18/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu