Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL cari hesap alacağı olmak üzere toplam 33.500.-TL borcu bulunduğunu, çekin kambiyo takibine konulduğunu, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin haksız fesih hallerinde 50.000.-USD cezai şart ödenmesi kararlaştırıldığından, davalılara cari hesap alacağı ve cezai şartın ödenmesi için ihtarname keşide edildiğini, ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek, 1.432.-TL cari hesap alacağı ile 25.000.-USD cezai şartın faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    katlandığını ve ağır kar mahrumiyetlerine sebep olduğunu, sözleşmede yer alan cezai şart tutarı olan 100.000 USD ve bunu oldukça aşan munzam zararlarının tazmini gerektiğini, uğranılan bütün bu zararlar bir arada düşünüldüğünde davalı şirketin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini imza tarihinden bu güne yerine getirmemeyi sürdürdüğünü ve müvekkil şirketi zarara uğratmaya devam ettiğini, bu nedenlerle cezai şart bedelinin fiili ödeme günü üzerinden hesap edilerek taraflarına ödenmesi, cezai şart tutarını aşkın zararın tespit edilmesini, şimdilik 1.000 TL zararın davalı şirketten tazminine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

      katlandığını ve ağır kar mahrumiyetlerine sebep olduğunu, sözleşmede yer alan cezai şart tutarı olan 100.000 USD ve bunu oldukça aşan munzam zararlarının tazmini gerektiğini, uğranılan bütün bu zararlar bir arada düşünüldüğünde davalı şirketin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini imza tarihinden bu güne yerine getirmemeyi sürdürdüğünü ve müvekkil şirketi zarara uğratmaya devam ettiğini, bu nedenlerle cezai şart bedelinin fiili ödeme günü üzerinden hesap edilerek taraflarına ödenmesi, cezai şart tutarını aşkın zararın tespit edilmesini, şimdilik 1.000 TL zararın davalı şirketten tazminine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

        Noterliğinin 37146 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile yatırımlarından kaynaklı alacak ve cezai şartı ödemesini davalıdan talep ettiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında imzalanan Akaryakıt İstasyonu İşletme Sözleşmesi'nin Satış Taahhüdü başlıklı 5.maddesinde; Bayi'nin aylık bazda belirtilen takvime göre ve aylık taahhütlere aynen uymak kaydı ile Ocak-Kasım aylarında 7 Ton, Aralık ayında ise 3 Ton olmak üzere yılda toplam 80 Ton beyaz ürün satmayı ,taahhütten eksik sattığı her ton beyaz ürün için Şirkete 75 USD cezai şart ödemeyi kabul ettiği, cezai şartın hesaplanırken birden fazla sözleşme dönemini kapsasa bile sözleşme tarihinden başlayarak son sözleşme tarihinin geçerli olduğu tarihin sonuna kadar cezai şart hesaplanacağını, sözleşmenin erken feshi halinde veya bayi kusuruyla şirket tarafından şirket tarafından feshedilmesi halinde de sözleşme süresinin tamamını kapsayacak şekilde cezai şart hesaplanacağının düzenlendiği tespit edilmiştir....

          Davalının cezai şart alacağı bulunduğuna ve asıl alacağın bu miktarına itiraz ettiklerine dair savunması mahsup itirazı olup ayrıca karşılık dava ile ileri sürülmesi zorunlu değildir. İtiraz niteliğinde olduğundan her zaman ileri sürülebileceği gibi dosyadaki kanıtlardan anlaşılması halinde mahkemece de kendiliğinden gözetilir. Bu durumda mahkemece davalının ifaya ekli cezai şart alacağıyla ilgili savunma ve itirazları incelenerek istenebileceğinin kabul edilmesi durumunda davacı alacağından düşülerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken bu husus gözden kaçırılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

            Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı vekilinin 20.05.2013 tarihinde yapılan tespit sonrasında herhangi bir ihtirazı kayıt koymaksızın bağımsız bölüm anahtarlarını teslim aldığı, cezai şart alacağı için eser teslim alınırken ihtirazı kayıt konulmasının gerektiği, eldeki davanın ise teslim alınması tarihinden sonra 13.06.2013 tarihinde açılmış olduğundan geçmiş döneme ilişkin fer'i nitelikte olan cezai şart alacağının son bulduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Her ne kadar mahkemece istem, cezai şart alacağı olarak nitelendirilmişse de; davacının takibi sözleşmenin 10. maddesine göre maktu olarak belirlenen kira tazminatı alacağına ilişkindir. İfanın gecikmesi halinde kira tazminatı talep edilebilmesi için teslim anında, ihtirazı kayıt ileri sürülmesine gerek yoktur. İhtirazı kayıt olmaksızın geç teslimden ötürü kira tazminatı istenebilir....

              Mahkemece iş bedeli alacağıyla ilgili davanın kısmen kabulüne, cezai şart istemiyle ilgili davanın HMK'nın 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre asıl ve birleşen davalılar vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Davacılar aleyhine reddolunan iş bedeli alacağı nedeniyle 1.800,00 TL, cezai şart alacağıyla ilgili davanın açılmamış sayılması nedeniyle yine davacılar aleyhine 1.800,00 TL maktu vekâlet ücretine hükmedilmiş ise de cezai şart istemiyle ilgili harcı ödenerek usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından bu talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına ve yine bu taleple ilgili davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken...

                Ancak aksi sözleşmede kararlaştırılabileceği gibi, alacaklı ifadan önce cezai şart talep etme hakkını açıkça saklı tutmuş yahut keşide ettiği ihtarnamede cezai şart talep etmek, cezai şart nedeniyle iş bedelini ödemekten kaçınmak gibi cezai şart hakkını saklı tuttuğunu gösterir davranışlarda bulunmuşsa, ihtirazi kayıt olmaksızın ifayı kabul etmiş olsa dahi cezai şart talep edebilir (15 HD 12.04.2010, ....). İfaya ekli cezai şart olumlu zarar niteliğinde olduğundan, kural olarak ve sözleşmede aksi kararlaştırılmadıkça, sözleşmenin feshi halinde talep edilemez. Ancak Yargıtay'ın yerleşik içtihatları gereğince sözleşmede feshedilemeyen süre varsa, bu süreden sonra sözleşmenin feshi halinde, feshedilmeyen süreyle sınırlı olarak ifaya ekli cezai şart talep edilebilir ( Yargıtay 15. HD, 15.05.2018,....)....

                  Maddesine göre cezai şart talep edebilecektir. Ancak gecikme cezası ifaya ekli cezai şart niteliğinde olup, istenebilmesi için sözleşmede açıkça kararlaştırılmış olmadıkça, gecikmiş ifanın çekincesiz olarak kabul edilmemesi gerekir. Aksi halde cezai şart isteme hakkı düşer. Taraflar arasında yapılan sözleşmede aksine bir düzenleme bulunmadığı gibi, davalılar tarafından işin teslimi sırasında herhangi bir ihtirazi kayıt da konulmamıştır. Bu nedenle davalıların gecikme nedeniyle cezai şart talep hakları bulunmamaktadır. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ve tespit dosyası ile; -- kısım kusurlu işlerin bulunduğu, ancak bu kusurların --- çalışmasını etkilemeyecek hafif nitelikte kusurlar olduğu, işbu kusurlu işler için --- yapılabileceği değerlendirilmiştir. İşbu değerlendirme mahkememizce de benimsenmiştir. Bu itibarla, davacı yanın alacağı [--- tespit olunmuştur....

                    GEREKÇE :Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklı işin geç tesliminden kaynaklı cezai şart alacağından kaynaklı itirazın iptali talebine ilişkindir. TBK'nın 179/II. (BK. md. 158/II) maddesindeki ifaya ekli ceza koşulu (cezai şart) niteliğinde olduğundan burada bu tür ceza koşulu üzerinde durulması gerekmektedir. TBK'nın 179/II maddesine göre; “ceza borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir.”anılan yasa hükmünden de açıkça anlaşılacağı gibi, ifaya eklenen ceza koşulunda, şart gerçekleştiği takdirde alacaklı, hem ifayı hem de cezayı talep edebilecektir. Buna öğretide “taleplerin birleşmesi” veya “toplanması” denmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu