Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

çok fazla olması ve iş bu kredi risklerinden kaynaklı taksit aksamalarının zaman geçtikçe çoğalması göz önünde bulundurularak; davacı tarafından bilinçli olarak, ziraat bankasında yer alan emekli maaş hesabının davacının izni ve rızası dahilinde müvekkil bankaya aktarıldığını, aksi yönde iddialar hayatın olağan akışına aykırı ve gerçek dışı olduğunu, müşterinin yazılı talep veya başvurusunu almadan müşterinin bir başka banka nezdinde bulunan emekli maaş hesabını re'sen kendi hesaplarına aktarma yetkisi olmadığı veya bu şekilde bir işlem yapma hakkı kesinlikle olmadığını, davacının müvekkili bankaya olan kredi borçlarını ödememesi üzerine müvekkil bankanın Karamürsel/Kocaeli Şubesi tarafından davacının müvekkil banka nezdinde bulunan emekli maaş hesabına taraflar arasında imzalanan sözleşmeler ile ilgili hukuki mevzuat hükümlerinin müvekkili bankaya tanımış olduğu yetkilere (Rehin, Hapis, Takas, Mahsup, Virman, Bloke) istinaden hukuka,yasaya ve usule uygun olarak bloke işlemi tesis...

Bu nedenle 506 Sayılı Kanunun geçici 20. maddesi kapsamında kurulan sandıklarca bağlanan aylıkların borçlunun Sosyal Güvenlik Kurumundan ayrıca bir emekli maaşı aldığı da tespit edilmediği takdirde 5510 sayılı Yasanın 93/1. maddesi uyarınca haczi mümkün değildir. Ancak 506 sayılı Kanunun 128. maddesi uyarınca kurulmuş olan sandıklardan alınan maaşların ise haczi mümkündür. Bu durumda uygulanması gereken, İİK.nun 83.maddesi hükmü uyarınca, borçluya sözü edilen yardım sandığı vakfından bağlanan iradın, borçlunun ve ailesinin geçinmeleri için icra müdürlüğünce lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra kalan bölümü haczedilebilir. Bu miktar 1/4'den az olamaz. Somut olayda, borçlunun .... Bankası A.Ş. Mensupları Emekli Sandığı...ı'ndan emekli maaşı almakta olduğu, mahkemece dosyaya getirtilen vakıf senedinde, 506 Sayılı Kanunun geçici 20.maddesine atıf yapılmadığı, diğer bir ifade ile anılan vakfın bu madde kapsamında kurulmadığı anlaşılmaktadır....

    İcra Müdürlüğünün 2019/6095 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine yapılan takipte emekli maaşının haczedildiğini, haczin 5510 Sayılı Yasanın 93/1. Maddesine aykırı olduğunu, müvekkilince 03/05/2019 tarihinde emekli maaşının haczi yönünden muvafakat verilmiş ise de, ödeme emrinin 06/05/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, takip kesinleşmeden verilen muvafakatin hüküm ifade etmeyeceğini beyanla, davanın kabulü ile haczin kaldırılmasını istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme ile şikayetin kabulü ile İzmir 19. İcra Müdürlüğünün 2019/6095 Esas sayılı takip dosyasında davacının emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....

    Dairemizin bozma ilamına uyan mahkemece, 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesi uyarınca gelir aylık ve ödeneklerin, 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemeyeceği, bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine yönelik taleplerin, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedileceği, İİK 83/a maddesi uyarınca haczi caiz olmayan mallar ve haklar ve kısmen haczi caiz olan şeyler bakımından aynı Yasa'nın 82-83 maddesinde yazılı mal ve hakların haczedilebileceğine dair önceden yapılan anlaşmaların muteber olmadığı, somut olayda da, davacının davalı banka ile imzaladığı kredi sözleşmesi sırasında vermiş olduğu muvafakat İİK'nın 83/a maddesi gereğince geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili tarafından temyiz etmiştir....

      Şti tarafından borçlu Behlül Çatalkaş hakkında senetten kaynaklanan toplam 8.159,04 TL alacağa ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığı takibin kesinleşmesi nedeniyle borçlunun T1 den almakta olduğu maaş, emekli ikramiyesi tazminat .....alacakların haczi için müzekkere yazıldığı, ilk müzekkerede borç bakiyesinin 10.002,20 TL , 2.müzekkerede de borç bakiyesinin 11.183,76 TL olarak bildirildiği, davacı tarafından da gönderilen bu haciz müzekkerelerine yönelik şikayette bulunulduğu anlaşılmıştır. Şikayete konu haciz müzekkeresindeki alacak miktarı 11.183,76 TL dir. İİK'nun 363.maddesi ve Ek1.madde hükümleri nazara alındığında takip miktarı istinaf kanun yoluna müracaat sınırı olan 12.600,00 TL'yi aşmayıp miktar itibarı ile kesin nitelikte olduğundan istinaf dilekçesinin HMK nun 352- 346 ve İİK nun 363/1 maddeleri gereğince reddine dairemizce oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

      Bu nedenle borçlunun maaş haczine muvafakatinin iptalini talep etmiş olması sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile muvafakate dayalı olarak yapılan maaş haczinin kaldırılması talebi olarak değerlendirilmeli ve bu kapsamda incelenmelidir. İİK'nun 83. maddesi gereğince kısmen haczi mümkün olan maaş ve ücretten borçlu ve ailesinin geçinmesi için icra müdürünce lüzumlu olarak takdir edilen miktar indirildikten sonra kalan kısmın haczi mümkündür. Ancak aynı maddenin 2.fıkrasında haczedilecek miktarın maaş ve ücretin 1/4'ünden az olamayacağı belirtilmiştir. Ayrıca, kanun, borçlunun maaş veya ücretinin 1/4'ünün herhalde haczedebileceğini hükme bağlamıştır. Buna göre ücretin tamamı borçlu ve ailesinin geçinmeleri için yeterli olmasa bile, icra memuru bunun 1/4'ünü mutlaka haczetmek zorundadır. İcra memuru haczedeceği miktarın azami sınırını belirlerken borçlunun ve ailesinin ihtiyacını göz önünde bulunduracaktır....

        Aksi halde; kredi isteyen kişinin mali durumu ve maaş gelirine göre borcunun ödenebileceği güvencesiyle kredi veren bankanın alacağının imkansızlaşması, kötü niyetli bir kredi borçlusunun borcunu hiç ödememesi gibi bir sonuç doğacaktır. Nitekim dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile özellikle bilirkişi raporunun incelenmesinde; davacının ödenen maaşının tamamından otomatik kesilmesine muvafakat verdiğini, blokenin bankaca kaldırıldığı, hesabın sadece maaş hesabı olup, başkaca bir amaçla kullanılmadığı ve hesaba yatan maaşların tümüyle borçlara mahsup edilmediği, davacının maaş tutarının 1/4 'lük kısmının 15/02/2018 tarihinden itibaren tahsil edilerek Adana 4. İcra Müdürlüğü'nün 2016/16433 Esas sayılı icra takip dosyasına ödendiği, bu tarihten itibaren maaş haczi dışında herhangi bir blokenin bulunmadığı ve hesaptan kesinti yapılmadığının tespit edildiği görülmekle, mahkemece davanın reddine dair verilen karar yerinde görülmüştür....

        - K A R A R - Davacı, emekli maaşına davalı banka tarafından bloke konulduğunu ve maaşında kesinti yaptıklarını, 2011 yılında davalı bankadan tüketici kredisi çekerken haberi olmadan kendisine emekli maaş rehinnamesi diye bir evrak imzalattıklarını, bankaya sorduğunda ise kredi kart borcu sebebiyle kesinti yaptıklarını beyan ettiklerini ileri sürerek, maaş üzerindeki blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, davacının kredi kartı borcunu ödemediğini, kendisinden alınan muvafakat uyarınca kesinti yaptıklarını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

          Emekli Sandığınca şartları oluştuğunda toptan ve bir defada ödenmekte olan emekli ikramiyesi, anılan madde kapsamında sayılan gelir, aylık ve ödenek niteliğinde olmadığı gibi, bu paranın haczedilemeyeceği yönünde gerek 5510 sayılı Kanunda gerekse İİK.nun 82 ve 83.maddesinde herhangi bir hüküm de bulunmamaktadır.Bu durumda, emekli ikramiyesinin anılan kanun ve maddelerde gösterilen kayıt ve sınırlandırmalara tabi tutulmaksızın tamamının haczi kabildir.Akademik incelemeler ve Yargıtay İçtihatlarının da ışığındaki gelişmeler neticesinde emekli ikramiyesinin haczinin caiz olduğu açıktır. 5510 sayılı Kanunun 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Kanunun 56.maddesi ile değişik 93.maddesinin birinci fıkrasına göre, bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri 88.maddeye göre takip ve takibi gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.Emekli Sandığınca şartları oluştuğunda toptan ve bir defada ödenmekte olan emekli ikramiyesi, anılan madde kapsamında...

            KARAR Davacı, SSK emeklisi olup davalı bankadan emekli maaşını aldığını, davalı bankadan 25.000.00 TL tüketici kredisi kullandığını, banka tarafından kredi kartı verildiğini, davalı banka tarafından tüketici kredisi ödemeleri ve kredi kartı için emekli maaşına haksız olarak bloke konduğunu, bu nedenle uzun süredir maaş alamadığını, 506 sayılı yasa gereğince emekli maaşının haciz edilemeyeceğini ileri sürerek emekli maaşından haksız kesilen 2.500.00 TL'nin iadesine ve emekli maaşına haksız konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

              UYAP Entegrasyonu